Meclis Anayasa Uzlaşma Komisyonu, nihayet Anayasanın tümü üzerindeki parti önerileri aldı, kayda geçirdi.
Aşağıda bütün partilerin önerilerinin bir araya getirilmiş halini bulacaksınız. Üzerinde uzlaşılamayan maddeler, ki ezici çoğunluk böyle, kırmızı ile yazılmış.
Bir belge olduğu, üzerinde düşünülmesi gereken önemli bir belge olduğu için, uzunluğuna bakmaksızın bu metni buraya koyuyorum.
Ne demişler, 'İyilik yap denize at, halik bilmezse balik bilir.'
TEMEL HAKLAR VE HÜRRİYETLER (ÖZGÜRLÜKLER)
“A. Temel Haklar ve Hürriyetler (Özgürlükler)
a) Temel İlkeler
İnsan onur ve haysiyeti
Madde 1. (1) İnsan onur
ve haysiyeti dokunulmazdır. İnsan onur
ve haysiyeti insan haklarının ve anayasal düzenin temelidir.
(2) Devlet, insan onur ve haysiyeti
ile insanın maddi ve manevi varlığını geliştirme hakkına saygı duyar, bu
değerleri korur ve bunların önündeki tüm engelleri kaldırır.
Gerekçe notu:
(Aşağıdaki not temel hak
ve hürriyetlerle ilgili gerekçelerin yazılması aşamasında dikkate alınmak üzere
yazılmıştır.)
İnsan onuru ve haysiyeti, insanın sırf insan olmaktan
kaynaklanan değerinin tanınmasını, korunmasını ve geliştirilmesini ifade
etmektedir.
Devlet kavramı, geniş anlamıyla, kamu yetkisi veya gücünü
kullanan bütün organları veya kurumları içermektedir.
Temel hak ve
hürriyetlerin (özgürlüklerin) niteliği ve bütünlüğü
Madde 2. (1) Herkes,
kişiliğine bağlı dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve
hürriyetlere/özgürlüklere sahiptir.
(2) Temel hak ve hürriyetler/özgürlükler bir bütündür
ve birbirini tamamlar.
Gerekçe notu:
(Aşağıdaki not temel hak
ve hürriyetlerle ilgili gerekçelerin yazılması aşamasında dikkate alınmak üzere
yazılmıştır.)
Bir hakkın Anayasada yer almamış olması onun insan haklarından
sayılmasına engel teşkil etmez.
Eşitlik
Madde 3. (1) Herkes hukuk önünde eşittir.
(2) Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa
imtiyaz tanınamaz.
(3) Hiç kimse, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî
inanç, din, mezhep, (CHP ve BDP Önerisi: etnik köken, cinsel yönelim ve cinsiyet
kimliği) ve diğer sebeplerle ayırımcılığa
tabi tutulamaz.
(3) (MHP Önerisi: Hiç kimse hiçbir sebeple ayrımcılığa tabi
tutulamaz.)
(4) Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin hayata
geçmesini sağlamak ve kadına yönelik her türlü şiddeti ve kötü muameleyi
önlemekle yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı
olarak yorumlanamaz. (CHP ve BDP önerisi: Bir
cinsiyetin üstünlüğüne dayanan kültürel veya toplumsal önyargılardan
kaynaklanan uygulamaları ve hukuk kurallarını ortadan kaldırmak devletin
ödevidir.)
(5) Çocuklar, yaşlılar, engelliler, harp ve vazife şehitlerinin
dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine
aykırı sayılmaz. Devlet
fırsat eşitliğinin sağlanması amacıyla bu kesimler için özel tedbirler alır.
(6) Devlet organları ve kamu görevi ifa edenler eylem ve
işlemlerinde, herkesin temel hak ve özgürlükler ile kamu hizmetlerinden hukuk
önünde eşitlik ilkesine uygun olarak yararlanmasını sağlamak ve sosyal hayattan
dışlanmayı önlemek zorundadır.
b)
Kişi Hak ve Hürriyetleri (Özgürlükleri)
Hayat (yaşam) hakkı
Madde 4. (1) Herkes hayat (yaşama) hakkına sahiptir.
(2) Meşru müdafaa ve
suçla mücadele esnasında kanunun cevaz verdiği durumlarda, hayat (yaşam) hakkını
ortadan kaldıracak ya da tehlikeye düşürecek ölçüde güç kullanımının kesinlikle
zorunlu olması hali istisnadır.
Gerekçe notu: “Iztırar (zorunluluk) hali” madde metni
içerisinde yer almamakla birlikte istisnai durumlar içerisinde ele alınır.
Öldürme fiilleri…
İnsanın maddi ve manevi varlığı, bütünlüğü ve
korunması
Madde 5. (1) Herkes, maddi ve manevi varlığını (AK Parti
ve CHP Önerisi: kendi kültürünü ve kimliğini) koruma,
geliştirme ve buna saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir.
(2) Tıbbi
zorunluluklar ya da kişinin aydınlatılarak rızası alınmak şartıyla (koşuluyla),
kanunda açıkça belirtilen haller dışında, bilimsel ve tıbbi deneyler dâhil,
vücut bütünlüğüne dokunulamaz.
(3) İnsan bedeni (vücut bütünlüğü),
organları (ve uzuvları) (doku), onur (şeref) ve haysiyetine aykırı bir şekilde
metalaştırılamaz.
Çocuk Hakları
Madde 6. (1) (CHP önerisi: 18 yaşını doldurmayan herkes çocuktur.) Her çocuk, kendi iyiliği için gereken himaye
ve bakımdan yararlanma, maddi ve
manevi varlığını geliştirme, (BDP önerisi: kendi kültüründen yararlanma
ve kendi dilini kullanma) görüşlerini serbestçe açıklayabilme; cinsel sömürü, şiddet, her
türlü kötü muamele ve istismardan korunma, aile içinde yaşamını (hayatını)
sürdürme, kendi menfaatine açıkça ters düşmedikçe ana ve babasıyla kişisel ve
doğrudan ilişki kurma, aile ortamından ayrılması halinde uygun bakımdan
yararlanma; barınma, temel sağlık ve sosyal hizmetlerden faydalanma hakkına
sahiptir. Devlet, bu fıkrada sayılan hakların kullanımına ilişkin her türlü
tedbiri alır.
(2) Çocukla ilgili her durumda çocuğun üstün yararı gözetilir.
(3) (CHP ve BDP önerisi: Çocukla ilgili kararların alınmasında
çocuğun katılımın sağlanması esas alınır.)
(4) Çocuğun tutuksuz yargılanması esastır. Tutukluluk veya
hükümlülük hallerinde çocuk yetişkinlerden
ayrı olarak ve (MHP “yetişkinlerden ayrı olarak”
tabirine muhalefet etmektedir.) yaşına uygun
kurumlarda bulundurulur.
(MHP notu: Yaşına uygun tabirinin anlamı ıslahevinin kapasitesine
göre çocukların en yakın yaş grupları ile birlikte barındırılmasını,
Kurumdan anlaşılması gereken ise cezaevi değil
çocuk ıslahevidir. Bu nedenle kırmızı ile boyalı kısma muhalifiz.)
İşkence, insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele yasağı
Madde 7. (1) İşkence, insanlık dışı ve
aşağılayıcı muamele yasaktır.
(2) Hürriyetlerin
(özgürlüklerin) kısıtlanması ve cezaların infazı halleri dahil olmak üzere hiç
kimseye insan onur (şeref) ve haysiyetiyle bağdaşmayan bir ceza verilemez ve
muamele yapılamaz.
Gerekçe notu: Adli kontrol ve
güvenlik tedbirleri, “muamele yapılamaz” ibaresinin kapsamına dahildir.
Zorla çalıştırma ve
angarya yasağı
Madde 8. (1) Hiç kimse zorla
çalıştırılamaz. İnsan ticareti ve angarya yasaktır.
(2) Ülke ihtiyaçlarının zorunlu kıldığı
alanlarda öngörülen vatandaşlık ödevi ile vatan hizmeti niteliğindeki veya
hükümlülük hallerinde yapılan çalıştırmalara ilişkin esaslar kanunla
düzenlenir.
Gerekçe notu: Seçenek tedbir ve yaptırımlar hükümlülük
kapsamında değerlendirilecektir.
Demokratik toplum düzeninin gereklerine, ölçülülük ve hakkın
özüne dokunulmaması ilkelerine uygun olarak.
Kişi hürriyeti
(özgürlüğü) ve güvenliği
Madde 9. (1) Herkes kişi hürriyeti (özgürlüğü) ve
güvenliğine sahiptir.
(2) Aşağıda gösterilen haller (durumlar) dışında kimse kişi
hürriyetinden (özgürlüğünden) mahrum (yoksun) bırakılamaz;
a) Mahkemelerce verilmiş hürriyeti kısıtlayıcı cezaların ve
güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesi,
b) Mahkemelerce verilmiş yakalama ve tutuklama kararlarının
yerine getirilmesi,
c) Kişinin kendisinin veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin
(özgürlüklerinin) korunması amacıyla verilmiş mahkeme kararının veya kanunda
öngörülen idari tedbirlerin yerine getirilmesi,
d) Usulüne aykırı şekilde ülkeye giren veya hakkında sınır dışı
etme ya da iade kararı verilen kişinin yakalanması, gözaltına alınması veya
tutuklanması,
(3) Yakalama ve tutuklama hâkim kararı
ile olur. Tutuklama kararı, hakkında kuvvetli suç şüphesi bulunan kişilerin,
ancak kaçmalarını, delillerin yok edilmesini veya değiştirilmesini önlemek
amacıyla veya bunlar gibi tutuklamayı zorunlu kılan ve kanunda gösterilen diğer
hallerde verilebilir. Kuvvetli suç şüphesinin varlığı veya isnat edilen suçun
ağırlığı tek başına tutuklama nedeni sayılamaz. Tutuklama nedenlerinin varlığı
somut olgulara (müşahhas hadise) dayandırılarak gerekçeli olarak
belirtilmedikçe ve adli kontrol önlemlerinin yetersizliği açıklanmadıkça tutuklamanın
devamı kararı verilemez. Hâkim kararı olmadan yakalama, ancak suçüstü
halinde veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, suçluluğu hakkında kuvvetli
suç şüphesi bulunan kişilerle ilgili olarak yapılabilir. Yakalama ve
tutuklamanın usul ve esasları kanunla düzenlenir.
(4) Yakalanan veya tutuklanan kişiye, yakalama veya tutuklama
sebepleri ile hakkındaki iddialar ve kanunen kendisine tanınan haklar herhalde yazılı, bunun hemen mümkün olmaması halinde
sözlü olarak derhâl; toplu suçlarda ise en geç hâkim huzuruna çıkarılıncaya
kadar bildirilir. Kişi gözaltına alınır alınmaz derhal müdafii ile
görüştürülür. Soruşturma evresinde müdafiin dosyayı inceleme
yetkisi savunma hakkını ortadan kaldıracak biçimde sınırlanamaz. Müdafii
olmayan kişiye baro tarafından bir müdafii görevlendirilir. Kişinin yakalandığı veya tutuklandığı
yakınlarına derhâl bildirilir.
Not: (BDP Önerisi) Anadilini kullanma hakkı ve adil yargılanma hakkı
maddelerinde bir uzlaşma sağlanmazsa “tercih ettiği dilde” ibaresinin tekrar
eklenmesi önerilmiştir.
(5) Yakalanan veya gözaltına alınan kişi, tutulma yerine en
yakın mahkemeye gönderilmesi için gerekli süre hariç, en geç yirmi dört saat; toplu
olarak işlenen suçlarda ise en çok doksan altı saat içinde hâkim önüne
çıkarılır. Hiç kimse, bu süreler geçtikten sonra hâkim kararı olmaksızın
hürriyetinden mahrum bırakılamaz.
(6) Tutuklanan kişilerin,
makul süre içinde yargılanmayı ve soruşturma veya kovuşturma sırasında serbest
bırakılmayı isteme hakları vardır. Serbest bırakılma, ilgilinin yargılama
süresince duruşmada hazır bulunmasına veya hükmün infazını sağlamak için bir
güvenceye veya başka yükümlülüklerin yerine getirilmesine bağlanabilir.
(7) Her ne sebeple olursa olsun, hürriyeti kısıtlanan kişi, kısa
sürede durumu hakkında karar verilmesini ve bu kısıtlamanın kanuna aykırılığı
halinde hemen serbest bırakılmasını sağlamak amacıyla yetkili bir yargı
merciine başvurma hakkına sahiptir. Yargı mercii kararını vermeden önce
hürriyeti kısıtlanan kişiyi dinler. Soruşturma ve kovuşturma aşamalarındaki
tutukluluğa ilişkin azami süreler kanunla belirlenir. Tutuklama hiçbir surette
cezalandırma şekline dönüştürülemez.
Gerekçe notu: Akıl hastalığı gibi 1982 Anayasasının 19.
Maddesinin 3. fıkrasındaki sebepler
Kadının korunması, 4320 sayılı Kanunda öngörülen ailenin
korunması, şiddetin önlenmesi
Maddenin 3. fıkrasındaki “Bunlar gibi” ibaresinden ….
kastedilmektedir.
Not: “Çocuğun gözetim altında tutulması veya yetkili
merci önüne çıkarılması için verilen kararın yerine getirilmesi” çocuk hakları
maddesinde müzakere edilecektir.
Not: (1. Öneri: Bu süreler olağanüstü hal,
sıkıyönetim ve savaş hallerinde, bu hallerin şartları ile sınırlı olmak
kaydıyla toplu olarak işlenen suçlar için uzatılabilir.) (2. Öneri: Bu süreler olağanüstü haller ve savaş
hallerinde üç güne kadar uzatılabilir.) (3. Öneri: Böyle bir cümle bulunmasın.)
olağanüstü hal ile ilgili maddede müzakere edilecektir.
Not: “Bu esaslar dışında bir işleme tâbi tutulan kişilerin
uğradıkları zarar, tazminat hukukunun genel prensiplerine göre devletçe
ödenir.” Temel hak ve hürriyetlerin ihlali ile ilgili ayrı bir maddede müzakere
edilecektir. Sadece devlet değil, zarara sebebiyet veren kişiye de rücu imkanı
değerlendirilecektir.
Özel hayatın (yaşamın) ve
aile hayatının (yaşamının) gizliliği ve korunması
Madde 10. (1) Özel hayatın (yaşamın) ve aile hayatının
(yaşamının) gizliliğine dokunulamaz. Herkes, özel hayatına (yaşamına) ve aile hayatına (yaşamına) saygı
gösterilmesi ve korunması hakkına sahiptir.
(2) Millî güvenliğin, kamu düzeninin, (BDP Önerisi: Bu iki kavram metinde yer almasın.) genel sağlığın, genel ahlâkın (BDP ve CHP Önerisi: Bu kavram metinde yer almasın.) veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması veya
kuvvetli şüphenin varlığı halinde suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla usulüne
göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça; ayrıca bu sebeplere ve adli soruşturma
gereklerine bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde (AK Parti ve MHP Önerisi: kanunla yetkili kılınmış
merciin)/(CHP ve BDP Önerisi: cumhuriyet savcısının) yazılı emri bulunmadıkça, kimsenin üstü, özel kâğıtları
ve hiçbir eşyası aranamaz; bunlara el konulamaz. Yetkili merciin kararı yirmi dört saat içinde görevli hâkimin
onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırk sekiz saat içinde
açıklar; aksi halde el koyma kararı kendiliğinden kalkar.
Gerekçe Notu: “Demokratik toplum düzeninin gereklerine
uygun olarak ve hakkın özüne dokunulmaması kaydıyla” ibaresi temel hakların
sınırlandırılmasıyla ilgili ayrı bir madde olarak görüşülecek.
Kamu düzeni, genel sağlık, genel ahlak ve milli güvenlik
kavramları gerekçede sınırları belirlenecek şekilde tanımlanmalıdır.
Kişisel bilgi ve
verilerin korunması
Madde 11. (1) Kişisel bilgi ve verilerin gizliliği
esastır.
(2)
Herkes, kişisel bilgi ve verilerinin korunması hakkına sahiptir. Bu hak;
kişisel bilgi ve verileri konusunda bilgilendirilme, bunlara erişme, bunların
düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları doğrultusunda kullanılıp
kullanılmadığını öğrenmeyi de kapsar.
(3) Kişisel bilgi ve veriler, ancak
kişinin açık rızasına veya kanunla öngörülen meşru bir sebebe dayalı olarak,
ayrımcılığa yol açmayacak şekilde toplanabilir, işlenebilir ve kullanılabilir.
Kişisel bilgi ve veriler otomatik olarak toplanamaz veya işlenemez.
(4) Kişisel
bilgi ve verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller, bu hakkın etkili olarak
kullanılmasını sağlayacak şekilde kanunla düzenlenir.
Gerekçe notu: Bu hakkın kullanılmasının basın özgürlüğü
açısından doğuracağı sakınca ilgili maddede veya gerekçede yer alacaktır.
Makul süre ve istisnalar gerekçede izah edilecektir.
BDP önerisi olan “Kişilerin ırk, etnik köken,
siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep veya diğer inançları, dernek, vakıf,
parti ve sendika üyeliği, sağlık ve özel yaşamları ile ilgili kişisel veriler
toplanamaz veya işlenemez.” kavramları gerekçe notu olarak tartışılacaktır.
Konut dokunulmazlığı
Madde 12. (1) Hiç kimsenin konutuna ve kamuya açık olmayan özel işyerine dokunulamaz. Herkes,
konutuna ve işyerine yönelik hukuk dışı müdahale ve saldırılara karşı korunma
hakkına sahiptir.
(2) Millî güvenliğin, kamu düzeninin, (BDP Önerisi: Bu iki kavram metinde yer almasın.)
(CHP Önerisi: Kamu düzeni kavramı metinde yer almasın) genel sağlığın, genel ahlâkın (BDP ve CHP Önerisi: Bu kavram metinde yer almasın.) veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması veya
kuvvetli şüphenin varlığı halinde suç
işlenmesinin önlenmesi amacıyla usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça;
ayrıca bu sebeplere ve adli soruşturma gereklerine bağlı olarak gecikmesinde
sakınca bulunan hallerde kanunla yetkili
kılınmış merciin/(CHP ve BDP Önerisi: cumhuriyet savcısının) yazılı emri bulunmadıkça, kimsenin konutuna girilemez,
konutunda arama yapılamaz ve buradaki eşyaya el konulamaz. Yetkili merciin
kararı yirmi dört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hakim, kararını
el koymadan itibaren kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi halde, el koyma kararı kendiliğinden kalkar.
(BDP Öneri: Suç
işlemenin önlenmesi veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması
sebebiyle, usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça; yine bu sebeplere
bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunla yetkili kılınmış
merciin yazılı emri bulunmadıkça; kimsenin konutuna girilemez, arama yapılamaz
ve buradaki eşyalara el konulamaz. Yetkili merciin kararı yirmi dört saat
içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren
kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi halde, el koyma kendiliğinden kalkar.)
(3) İdari kolluğun genel sağlığın korunmasına ilişkin yetkileri
saklı kalmak kaydıyla, kimsenin konutunda ve kamuya açık olmayan özel
işyerlerinde önleme araması yapılamaz.
Haberleşme hürriyeti
(özgürlüğü)
Madde 13. (1) Herkes haberleşme hürriyetine
(özgürlüğüne) sahiptir. Haberleşmenin (ve haberleşmede kullanılan gönderilerin)
gizliliği ve dokunulmazlığı esastır.
(2) Millî
güvenliğin, kamu düzeninin, (BDP Önerisi: Bu iki kavram metinde yer almasın.)
genel ahlâkın (BDP ve CHP
Önerisi: Bu kavram metinde yer almasın.) veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması veya
kuvvetli şüphenin varlığı halinde suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla usulüne
göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça; ayrıca bu sebeplere ve adli soruşturma
gereklerine bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde kanunla yetkili kılınmış merciin/(CHP ve BDP Önerisi:
cumhuriyet savcısının) yazılı emri
bulunmadıkça haberleşme engellenemez ve haberleşmenin gizliliğine dokunulamaz.
Yetkili merciin kararı yirmi dört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur.
Hâkim, müdahaleyi izleyen en geç kırk sekiz saat içinde kararını verir; aksi
halde karar kendiliğinden ortadan kalkar.
(3) İstisnaların uygulanacağı kamu kurum ve kuruluşları kanunda
belirtilir.
(3) CHP ve BDP Önerisi: Haberleşmenin denetiminin zorunlu olduğu
kurum ve kuruluşlarda uygulanacak usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
(AK Parti Notu: Anayasa Uzlaşma Komisyonunda alınan karar, üzerinde
mutabakat sağlanamayan hususların 1 Numaralı Yazım Komisyonunda görüşüleceğine
dair olduğu için daha önce mutabık kalınan maddelerin müzakeresini doğru
bulmuyoruz.)
Not: Hak ve özgürlükler ile ilgili genel kısıtlama
hükümleri düzenlenirken bu fıkranın kalıp kalmayacağı yeniden
değerlendirilecektir.
Yerleşme
ve seyahat hürriyeti (özgürlüğü)
Madde 14. (1) Herkes yerleşme ve seyahat hürriyetine
(özgürlüğüne) sahiptir.
(2) Yerleşme hürriyeti, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi
gerçekleştirmek, çevreyi ve kültürel varlıkları korumak; seyahat hürriyeti ise
genel sağlığın korunması (suç işlenmesini önlemek, kamu düzeni) ve suç
soruşturması veya kovuşturması sebepleri ile sınırlanabilir.
(3) Vatandaş sınır dışı edilemez ve yurda girme hakkından mahrum
bırakılamaz.
(4) Vatandaşın yurt dışına çıkma hürriyeti ancak suç
soruşturması veya kovuşturması sebebiyle hâkim kararına bağlı olarak
sınırlanabilir.
Gerekçe notu: Milli güvenlik konusu ileride mülkiyet konusunda
değerlendirilecektir.
Din, vicdan ve inanç hürriyeti (özgürlüğü)
Madde 15- (1) Herkes din, vicdan ve inanç hürriyetine
(özgürlüğüne) sahiptir. Bu hürriyet, inanma, inanmama ve inancını değiştirme
hürriyetini de içerir.
(2) Bu hak, (CHP önerisi:
kamu düzeni, genel sağlık veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması
amaçlarına aykırı olmamak koşuluyla) tek
başına veya topluca, kamuya açık veya kapalı olarak (CHP bu ifadeye karşı çıkmaktadır) ibadet, (AK Parti-BDP
önerisi: eğitim), öğretim (CHP bu ifadeye
karşı çıkmaktadır), (CHP önerisi: dini ayin), uygulama
ve tören (AK Parti-BDP önerisi: örgütlenme) yapmak sureti ile dinini ve inancını yaşama, açıklama ve
yayma hürriyetini de kapsar.
Not: MHP, öğretim ve uygulama kavramlarının aynı zamanda eğitimi
de kapsadığını düşünmektedir.
Bu
açıklamalar bağlamında MHP önerisi: “Bu hürriyet; tek başına veya topluca,
kamuya açık veya kapalı olarak ibadet, uygulama, tören yapma, dinini açıklama,
yaşama, öğrenme ve çocuklarına öğretme hürriyetlerini de kapsar.”
Not: CHP ise öğretimin eğitimi kapsamadığını; öğretimin aile
tarafından çocuğa dini öğretmeyi içerdiğini ve kamu kurumlarında eğitimi
kapsamaması gerektiğini düşünmektedir.
(3) Hiç kimse, ibadet, dini uygulama ve törenlere katılmaya,
dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; (AK Parti-BDP önerisi: ya da bunları yapmaktan men
edilemez) dini
inanç, düşünce ve kanaatlerinden ve
inancının gereklerini yerine getirmekten ya da getirmemekten dolayı kınanamaz,
suçlanamaz, (AK Parti-BDP önerisi: ve farklı bir
muameleye tabi tutulamaz). (CHP, “farklı bir muameleye tabi tutulamaz” ibaresi
eşitlik maddesinde ve bu maddenin 4. fıkrasında ifade edileceğinden gereksiz
olduğunu düşünmektedir.)
(4) (CHP ve BDP önerisi) Devlet, işlem ve eylemlerinde bütün din ve
inançlara karşı tarafsızdır; din, inanç ve kanaatlerin çeşitliliğine dayalı
toplumsal çoğulculuğa saygı gösterir.
(5) (MHP Önerisi: Din ve ahlak eğitim ve öğretimi Devletin gözetim
ve denetimi altında yapılır.) Devlet, eğitim ve öğretim alanındaki görevlerini yerine
getirirken, eğitim ve öğretimin ana ve babanın dini ve felsefi inançlarına göre
yapılmasını isteme hakkına saygı gösterir. (CHP
bu düzenlemenin kendi önerdiği düzenlemede tam anlamıyla yer aldığı ve bu
düzenlemeyle amaçlandığı söylenen tüm ilkeleri içerdiği gerekçesiyle bu ifadeye
karşıdır) (Ak Parti ve MHP Önerisi: Din kültürü ve ahlak öğretimi, ilk ve
ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır.) Din eğitimi ve öğretimi kişilerin kendisinin, küçüklerin
ise kanuni temsilcilerinin isteğine bağlıdır. (CHP,
din ve din kültürü eğitim ve öğretiminin devletin gözetimi ve denetimi altında
yapılmasını önermektedir. Ancak CHP bu konunun eğitim ve öğrenim özgürlüğü ve
hakkının düzenlendiği maddede seçmeli din kültürü ve ahlak bilgisi dersi esas
olmak üzere yer alması gerektiği görüşündedir.)
(6) (BDP önerisi) İbadet, dini ayin ve törenler, ancak başkalarının
hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla sınırlandırılabilir.
(MHP önerisi) İbadet ve dini törenler kamu düzeni, genel ahlak,
genel sağlık, başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması amaçlarıyla
sınırlanabilir.
(7) (CHP önerisi) Din, vicdan ve ibadet özgürlüğü, devletin sosyal,
ekonomik, siyasal veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına
dayandırma veya siyasal veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla
kullanılamaz. Kimse dini veya dini duyguları ya da dince kutsal sayılan şeyleri
istismar edemez ve kötüye kullanamaz. Bu fıkraya ilişkin yaptırımlar kanunla
düzenlenir.
(MHP önerisi) Din, vicdan, inanç ve ibadet hürriyeti, anayasal
düzeni dini kurallara dayandırmaya yönelik eylemler biçiminde kullanılamaz.
(8) (BDP önerisi) Dini hizmetlerin sağlanması için kamu
kaynaklarının kullanımında devlet adil bir dağılımı sağlamakla yükümlüdür ve
elverişsiz konuda olan farklı inanç grupları lehine pozitif ayrımcılık
hükümleri uygulanır.
Gerekçe notu: BDP’nin madde önerisi iken gerekçe notu olarak
değerlendirilecektir.
“Her türlü inanç mensupları, tüzel kişiliği haiz dernek, vakıf ve
benzeri kurumlar kurabilir. Herkes bunlara üye olma ve üyelikten ayrılma
hakkına sahiptir. İnanç mensuplarının, dini faaliyetler ve törenler
düzenlemesi, dini okullar ve yardım kuruluşları kurabilmelerine ilişkin esaslar
kanunla düzenlenir.”
Düşünce ve ifade
hürriyeti (özgürlüğü)
Madde 16. (1) Herkes düşünce,
kanaat ve ifade hürriyetine (özgürlüğüne) sahiptir.
(2) Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse, düşünce ve
kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce ve kanaatleri sebebiyle kınanamaz
ve suçlanamaz.
(3) Herkes, düşünce ve kanaatlerini (BDP Önerisi: tercih ettiği dilde) söz, yazı, resim veya başka yollarla, tek
başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hürriyetine sahiptir. Bu hürriyet,
resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir alma ya da verme serbestliğini
de kapsar.
(4) İfade
hürriyetinin kullanılması;
(CHP ve MHP Önerisi: milli güvenliğin) (AK Parti ve MHP
Önerisi: kamu düzeninin, genel ahlâkın), başkalarının
haklarının korunması ile şiddetin teşviki veya övülmesinin, yargının
bağımsızlığı ve tarafsızlığının sağlanması, kişiler arasında kin ve nefret
duygularının oluşturulmasının önlenmesi sebepleriyle sınırlanabilir.
(5) (CHP ve BDP Önerisi: Açıklanmasında üstün kamu yararı bulunan
düşünce ve haberlerin açıklanması, yayımı ve bunlara erişim devlet sırrı,
ticari ya da meslek sırrı gerekçesiyle de olsa güçleştirilemez ya da
engellenemez.)
Eğitim ve öğrenim hakkı
ve hürriyeti (özgürlüğü)
Madde 17. (1) Herkes eğitim ve öğrenim hak ve hürriyetine
(özgürlüğüne) sahiptir. Hiç kimse eğitim ve
öğrenim hakkından mahrum bırakılamaz.
(2) (CHP Önerisi: Devlet herkesin eğitim ve öğrenim hakkından eşit, etkili ve
kesintisiz biçimde yararlanmasını sağlayacak gerekli tedbirleri alır.)
(3) (BDP Önerisi: Herkesin nitelikli ve
anadilinde eğitim ve öğrenim görmesini sağlamak devletin başta gelen
ödevlerindendir.)
Bilim ve sanat hürriyeti
(özgürlüğü)
Madde 18. (1) Herkes, bilim ve sanatı serbestçe öğrenme
ve öğretme, açıklama, icra etme, yayma ve bu alanlarda her türlü araştırma hak
ve hürriyetine (özgürlüğüne) sahiptir.
(2) Devlet, bu hak ve hürriyetin (özgürlüğün) önündeki engelleri
kaldırmak ve etkili biçimde kullanılmasını sağlamakla yükümlüdür.
(3) Devlet, sanatı ve kültürel etkinlikleri destekler ve
sanatçıyı korur. Özgür, yaratıcı ve çoğulcu
sanat ortamının gerçekleşmesini, sanat yapıtlarının korunmasını ve sanata
ilişkin toplumsal bilincin yaygınlaşmasını sağlar. (AK Parti bu cümlenin madde
metninde yer almamasını savunmaktadır.)
Not: Bilimsel özerklik ilgili maddede yazılacaktır.
Basın Hürriyeti
(Özgürlüğü)
Madde 19- (1) Basın hürdür
(özgürdür) ve demokrasinin vazgeçilmez unsurlarındandır, hiçbir şekilde sansür
edilemez.
(2) Süreli veya
süresiz yayın yapmak ve bu amaçla basımevi kurmak, önceden izin alma ve malî
teminat yatırma gibi basın hürriyetini (özgürlüğünü) engelleyen şartlara
bağlanamaz.
(3) Devlet basın ve haber alma hürriyetinin
(özgürlüğünün) kullanılmasını, kamuoyunun serbestçe oluşmasını ve medyada
çoğulculuğu sağlayacak tedbirleri alır.
Gerekçe notu: Maddede ifade edilen medyada çoğulculuk basında tekel
oluşmasının önlenmesini kapsayıcı bir ifadedir.
(4)
Radyo ve televizyon istasyonu ve haber ajansları kurmak ve işletmek (BDP
Önerisi: ve tercih ettiği dilde yayın yapmak) serbesttir.
Radyo, televizyon, sinema veya benzeri yollarla yapılan yayınlar izin sistemine
bağlanabilir.
(5) Basın hürriyetinin (özgürlüğünün)
kullanılması; (CHP ve MHP
Önerisi: milli güvenliğin) (AK Parti ve MHP Önerisi: kamu düzeninin, genel
ahlâkın,) başkalarının haklarının korunması
ile şiddetin teşviki veya övülmesinin, kişiler arasında kin ve nefret
duygularının oluşturulmasının önlenmesi sebepleriyle sınırlanabilir.
Gerekçe notu: Basının kamuoyunu bilgilendirme, haber verme
hakkı ve görevi adil yargılamayı etkileyecek şekilde kullanılamaz.
(6) Kanunla belirtilecek sınırlar içinde, yargılamanın amacına
uygun olarak yapılabilmesi için, hâkim tarafından verilen kararlar saklı kalmak
üzere, yayım yasağı konulamaz.
Gerekçe notu: Bu fıkranın
koruduğu hukuki değerler gerekçede açıkça ifade edilecektir. (Masumiyet
karinesi, kamunun haber alma hakkı ve basın ve yayın yoluyla yargının
yönlendirilmesi sorunu)
(7) Süreli ve süresiz yayınların toplatılması; beşinci fıkrada
sayılan sınırlama sebeplerinden birinin varlığı halinde (CHP Önerisi: şiddet ya da nefretin
teşviki, insan haklarına dayalı, demokratik ve laik anayasal düzene açık
saldırı veya çocukların cinsel istismarının önlenmesine yönelik olarak kanunun
açıkça gösterdiği suçlarda) ancak hâkim
kararıyla yapılır. Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde kanunun açıkça yetkili
kıldığı merciin (CHP ve BDP Önerisi: Cumhuriyet
savcısının) kararıyla toplatılır. Bu karar, alınmasından itibaren en
geç yirmi dört saat içinde yetkili hâkime sunulur. Hâkim bu kararı,
alınmasından itibaren en geç kırk sekiz saat içinde onaylamazsa toplatma kararı
kendiliğinden kalkar.
(8) Yayınların dağıtımı ancak hâkim kararıyla; gecikmesinde
sakınca bulunan hallerde kanunun yetkili kıldığı merciin (CHP ve BDP Önerisi: Cumhuriyet savcısının) kararıyla önlenebilir. Bu karar, alınmasından itibaren en
geç yirmi dört saat içinde yetkili hâkime sunulur. Hâkim bu kararı,
alınmasından itibaren en geç kırk sekiz saat içinde onaylamazsa, dağıtımı
önleme kararı kendiliğinden kalkar.
(9) Süreli veya süresiz yayınlara el koyma,
özel hayatı açıkça ihlal eden ya da suç delili olarak gösterilen yayınlar
dışında yasaktır.
(10) Kanuna uygun şekilde basın işletmesi
olarak kurulan basımevi ve eklentileri ile basın araçlarına suç aleti olduğu
gerekçesiyle el konulamaz ve bunlar müsadere edilemez veya işletilmekten
alıkonulamaz.
(11) Kişiler ve siyasi partiler, kamu tüzel kişilerinin
elindeki basın dışı kitle haberleşme ve yayım araçlarından eşitlik ve adalet
ilkelerine uygun olarak yararlanma hakkına sahiptir. Bunun şartları ve usulleri
haber veya fikir alma hakkı ve kamuoyunun serbestçe oluşumu esas alınarak
kanunla düzenlenir.
(12) Gazetecilik mesleği ile ilgili düzenlemeler, sendikal hak
ve özgürlüklerin serbestçe kullanılması, basın özgürlüğünün etkili biçimde
gerçekleşmesi ve kamuoyunun serbestçe oluşumu esas alınarak kanunda gösterilir.
Düzeltme ve cevap hakkı
Madde 20- (1) Şeref ve haysiyetlerine dokunulan veya
kendileriyle ilgili gerçeğe aykırı yayınlar yapılan herkes düzeltme ve cevap
hakkına sahiptir.
(2) Düzeltme ve cevap yayımlanmazsa, yayımlanmasının gerekip
gerekmediğine hâkim, ilgilinin müracaat tarihinden itibaren en geç kırk sekiz
saat içerisinde karar verir.
Mülkiyet ve miras hakkı
Madde 21. (1) Herkes, mülkiyet ve miras haklarına
sahiptir.
(2) Miras hakkı, kamu yararı; mülkiyet hakkı ise kamu yararı ve
yabancılar için milli güvenlik sebebiyle sınırlanabilir.
(4) (CHP ve BDP Önerisi: Doğal, kültürel ve tarihsel ortak zenginlik ve mal varlığı
üzerinde bu varlık ve değerlerin özgünlüklerini yitirmelerinde ve başkalarının
kültürel amaçlarla yararlanmasına engel olabilecek şekilde mülkiyet hakkı talep
edilemez.)
(BDP Önerisi: Su, hava, gen, tohum ve doğanın
diğer unsurları gibi diğer doğal varlıklar bütün canlılara aittir, mülkiyete
tabi olamaz. Kendileri veya genetik bilgileri patentlenemez.)
Gerekçe Notu: Bu fıkranın “çevre ve doğal hayat hakkı” içinde görüşülmesi
ortak kanaattir. Fikri ve sınai mülkiyet hakları da mülkiyet hakkının kapsamı
içerisinde değerlendirilecektir.
Çalışma ve sözleşme
hürriyeti (özgürlüğü)
Madde 22. - (1) Herkes,
dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. Özel teşebbüsler
kurmak serbesttir.
(2)
Devlet, özel teşebbüslerin millî ekonominin gereklerine ve sosyal devlet
ilkesine uygun yürümesini, güvenlik ve istikrar içinde çalışmasını sağlayacak,
tekeller oluşmasını engelleyecek tedbirleri alır.
(3) Her türden teşebbüslerin, doğal kaynakların tüketilmesi,
çevre kirliliği, çalışanların iş güvenliği ve iş sağlığı açısından gerekli
önlemleri almalarını sağlamak ve denetlemek devletin yükümlüğündedir.
Dernek Kurma Hürriyeti
(Özgürlüğü)
Madde 23- (1) Herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma, derneğe üye olma ve üyelikten
ayrılma hakkına sahiptir. Hiç kimse bir derneğe üye olmaya veya dernekte üye kalmaya
zorlanamaz.
(2) Dernek kurma hürriyeti
(özgürlüğü) (AK Parti ve MHP
Önerisi: millî güvenlik), kamu düzeni, (BDP
kamu düzeni kavramına itiraz etmektedir.) (AK Parti ve MHP Önerisi: genel ahlâk), başkalarının hak ve
hürriyetlerinin korunması veya suç işlenmesinin önlenmesi (BDP suç işlenmesinin önlenmesi kavramına itiraz etmektedir.) sebepleriyle sınırlanabilir.
(3) Dernekler, kanunun öngördüğü zorunlu hallerde hâkim
kararıyla kapatılabilir veya faaliyetten alıkonulabilir. Ancak, milli güvenliğin, kamu düzeninin, suç işlenmesini
veya suçun devamını önlemenin yahut yakalamanın gerektirdiği hallerde gecikmede
sakınca varsa, kanunla yetkili kılınan merci, dernek faaliyetini men edebilir.
Bu merciin kararı, yirmidört saat içinde görevli
hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırksekiz saat içinde açıklar; aksi
halde, bu idari karar kendiliğinden yürürlükten kalkar. (BDP: Bu fıkranın 2. ve 3. cümlesine tümden karşı
çıkmaktadır.)
(4) Derneklerin iç düzeni, işleyişi ve faaliyetleri demokrasi
ilkelerine uygun olmak zorundadır.
(5)
Sivil toplum örgütleri demokratik toplum hayatının temel unsurlarındandır.
(6) Birinci fıkra hükmü, Türk Silâhlı Kuvvetleri ve genel kolluk
mensuplarına, görevlerinin niteliklerinin zorunlu kıldığı hallerle sınırlı
olmak üzere hâkim ve savcılar ile devlet memurlarına sınırlamalar getirilmesine
engel değildir. (BDP Önerisi: Bu fıkraya itiraz
edilmektedir.)
(7) Bu madde hükümleri, vakıfların mal topluluğu
olduğu dikkate alınarak hukuki niteliklerine uygun düştüğü ölçüde onlar
hakkında da uygulanır.
(8) Devlet, gençlerin, engellilerin ve tüm dezavantajlı kesimlerin kendilerini
ilgilendiren kararlarda görüşlerini belirtme ve kararlara katılma olanaklarının
artırılması için örgütlenmeler oluşturmalarını teşvik eder, kolaylaştırır ve
gerekli tedbirleri alır. Kadınların örgütlenme hakkına ve bu hakkın kullanımına
dair pozitif ayrımcılık hükümleri uygulanır.
Gerekçe notu: Hürriyetçi, demokratik temel düzeni ihlal
eden durumlar (ve ırkçı, etnik ya da dinsel nefreti veya şiddet, kin ve
düşmanlığı teşvik ya da tahrik eden faaliyetlerde bulunan dernekler)
derneklerin kapatılmasında dikkate alınacaktır.
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Düzenleme Hakkı
Madde 24– (1) Herkes, önceden izin
almadan, silâhsız ve saldırısız toplantı ve gösteri
yürüyüşü düzenleme ve bunlara katılma hakkına sahiptir.
(2) Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı (AK Parti ve MHP Önerisi: millî güvenliğin), kamu düzeninin (BDP:
itiraz var), genel sağlığın, (AK Parti ve MHP Önerisi: genel ahlâkın), başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması veya suç
işlenmesinin önlenmesi (BDP: itiraz var) amaçlarıyla sınırlanabilir.
(3)
(CHP-BDP Önerisi) İdari
makamlar, kanuna dayanarak toplantı ve gösteri yürüyüşünün yapılacağı yeri,
güzergâhı ve zamanı belirlerken hakkın demokratik işlevini ve etkisini dikkate
alır.
Gerekçe notu: Bildirimin izin zorunluluğuna dönüşmesini
önleyecek şekilde yorumlanması gerekliliği vurgulanacak. Bildirimin toplantı,
gösteri ve yürüyüş hakkını kısıtlamayacak şekilde yer, güzergâh vs.
belirlenmesi amacını taşıması gerektiği vurgulanacaktır.
Hak arama hürriyeti
(özgürlüğü) ve adil yargılanma hakkı
Madde 25. (1) Herkes, meşru vasıta ve yollardan
faydalanmak suretiyle hakkını arama, yargıya erişme ve yargı mercileri önünde
davacı veya davalı olarak iddia ve savunma hakkına sahiptir. Kanun yollarına ve
alternatif uyuşmazlık çözümlerine ilişkin düzenlemeler yargıya erişim hakkına
aykırı sayılamaz.
(2)
Herkes, yetkili, bağımsız ve tarafsız mahkeme önünde, makul bir süre içinde
adil yargılanma hakkına sahiptir. (CHP
ve BDP Önerisi: Ancak yargıya erişmeyi etkisiz hale getiren veya güçleştiren
mali ve idari kayıtlar konulamaz.)
(3)
Davalar alenî olarak görülür. Ancak, davalar, milli güvenliğin, kamu düzeninin (BDP: kamu düzeni kavramına itiraz etmektedir.) genel ahlâkın, küçüklerin korunmasının veya
davaya taraf olanların özel hayatlarının, hak ve özgürlüklerinin korunması için
zorunlu olan durumlarda kısmen ya da tamamen kapalı olarak yapılabilir.
(4)
Kendisine suç isnad edilen herkes yöneltilen suçlamaların niteliği ve sebepleri
hakkında en kısa zamanda, (AK
Parti ve CHP Önerisi: anladığı bir dilde) (BDP önerisi: tercih ettiği dilde) ve ayrıntılı olarak haberdar edilme;
savunmasını hazırlamak için gerekli zamana ve suçlamayla ilgili
belgelerin tamamına ulaşma da dahil olmak üzere her türlü olanağı kullanma;
davada hazır bulunma; kendisini bizzat ya da bir müdafi aracılığıyla savunma;
tanık gösterme ve tanıkları sorguya
çekme; mahkeme dilini anlayamadığı ya da konuşamadığı durumlarda bir
çevirmenden yararlanma hakkına sahiptir. (MHP,
“anladığı bir dilde” veya “tercih ettiği dilde” ibarelerinin Anayasada yer
almasına karşıdır. “Mahkeme dilini anlayamadığı ya da konuşamadığı durumlarda
bir çevirmenden yararlanma hakkına sahiptir” ibaresi Ceza Muhakemesi Kanununda
düzenlendiğinden bu fıkrada yer verilmesine gerek görmemektedir.)
(5)
Yargılamanın her aşamasında iddia ve savunma makamları arasında silahların
eşitliği esastır.
(6)
Hiç kimse tabii hâkiminden başka bir merci önüne çıkarılamaz. Bir kimseyi tabii
hâkiminden başka bir merci önüne çıkarma sonucunu doğuran yargı yetkisine sahip
olağanüstü merciler kurulamaz.
(7)
Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz.
(8)
Hukuka aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez.
(9)
Mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.
(10)
Çocukların yargılanması kanunla düzenlenecek özel hükümlere tabidir.
Gerekçe notu: Nitelikli ya da etkin yargı kavramından ne
anlaşıldığı ayrıntılı şekilde açıklanacaktır.
Gerekçe notu: “İlgili başvuru yollarının gösterilmesi”
hükmü üzerinde ileride tartışılacaktır. (Mevcut madde 129/5)
Milli güvenliğin casusluk
Başvuru ve bilgi edinme
hakkı
Madde 26- (1) Herkes kendisiyle veya kamu ile ilgili dilek
ve şikâyetleri hakkında yetkili makamlara ve Türkiye Büyük Millet Meclisine
bireysel ya da topluca başvuruda bulunma hakkına sahiptir. Başvurulara yetkili makamlar
gecikmeksizin cevap verir.
(2) Herkes kendisiyle veya kamu ile ilgili eylem
ve işlemler hakkında bilgi edinme hakkına sahiptir. Bu hakkın kullanımına
ilişkin usul ve esaslar eşitlik, tarafsızlık ve şeffaflık ilkelerine uygun
olarak kanunla düzenlenir.
(3) Devlet, işlemlerinde,
ilgili kişilerin başvuracağı kanun yollarını, mercilerini ve sürelerini
belirtir.
Not: Bu fıkranın uygun bir bölüme aktarılması
düşünülecektir.
(4) Yabancıların bilgi edinme hakkından
yararlanması karşılıklılık esasına göre kanunla düzenlenir.
Not: Yabancılar ile ilgili bu fıkra, yabancıların
kişi hak ve hürriyetlerini düzenleyen genel bir madde içinde
değerlendirilecektir.
Not: Bilgiye erişim hakkı, bilişim özgürlüğü ile
birlikte bilgi toplumuna ilişkin haklar olarak ayrıca görüşülecektir.
Not: Kamu denetçisine başvurma hakkı, yasama ile
ilgili bölümde değerlendirilecektir.
Not: Anayasa şikâyeti hakkı,
Anayasa Mahkemesi ile ilgili bölümde değerlendirilecektir.
Suç ve Cezalara Dair Esaslar
Madde
27- (1)
Suçlar, cezalar ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur.
(2) Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun
suç saymadığı bir fiili işlemesinden dolayı cezalandırılamaz ve kimseye suçu
işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza
verilemez.
(3) Suç ve ceza zamanaşımı ile ceza mahkûmiyetinin
sonuçları konusunda da yukarıdaki fıkra uygulanır.
(4) Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu
sayılamaz.
(5) Hiç kimse, kendisini ve kanunda gösterilen
yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye
zorlanamaz.
(6) Ceza sorumluluğu şahsidir.
(7) Hiç kimseye aynı suçtan dolayı birden fazla ceza
verilemez.
(8) Hiç kimse, yalnızca sözleşmeden doğan bir
yükümlülüğü yerine getirememesinden dolayı özgürlüğünden alıkonulamaz.
(9) Ölüm cezası ve genel müsadere cezası verilemez.
(10) (BDP Önerisi) Devlet, Ceza uygulamasında
kadınlara yönelik pozitif ayrımcılığa yönelik tüm yasal ve idari önlemleri
alır.
(11) (CHP ve BDP Önerisi) Tedavisi cezaevinde
mümkün olmayan ağır hastalıklı tutuklu ve hükümlülerin tedavilerinin cezaevi
dışında yapılmasına ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
(12) (BDP Önerisi) Tutuklu ve hükümlülere işkence
ve zalimane, aşağılayıcı ve onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz. Tutuklu ve
hükümlünün kimliğini yok etmek, zihinsel ve fiziksel kapasitesini azaltmak
amacıyla zihni ve bedeni üzerinde her türlü yaptırım ve tecrit ve bu durumu
ağırlaştırıcı koşullar uygulanamaz.
(13) (BDP Önerisi) Cezaların infazında suç tipine
göre hukuk dışı biçimde ayrım yapılamaz.
(14) (BDP Önerisi) Cezalar ve cezaların infazı,
suçlunun topluma kazandırılması amacını gözetmelidir. Yakalanan, tutuklanan ve
hüküm giyen kişilerin maddi ve manevi varlığı; cezaların infazı esnasında,
kişilerin inançlarını yaşamaları, kültürel hayatlarını sürdürmeleri ve kendi
dillerini konuşmaları; kişisel güvenlik hakkı ve herhangi bir birey, grup veya
görevli tarafından uygulanacak şiddete ya da yapılacak her türlü saldırıya
karşı korunmaları devletin güvencesi altındadır.
(15) İdare, kişi hürriyetinin kısıtlanması sonucunu doğuran bir
müeyyide uygulayamaz. Silahlı Kuvvetlerin iç düzeni bakımından bu hükme kanunla
istisnalar getirilebilir. (BDP son cümlenin metinden çıkarılmasını önermektedir.)
(16) Vatandaş, Türkiye’nin uluslararası hukuktan
doğan yükümlülükleri dışında, işlediği iddia edilen bir suç sebebiyle geri
verilemez.
Yabancıların Durumu
Madde 28- (1) Temel hak ve hürriyetler, yabancılar için, milletlerarası hukuka
uygun olarak kanunla sınırlanabilir.
(2) İltica hakkı, Türkiye’nin uluslararası
antlaşmalardan doğan yükümlülükleri dikkate alınarak kanunla düzenlenir.
(3) Ölüm cezasına veya insan onuruyla bağdaşmayan bir muamele ya
da cezaya maruz kalma ihtimali kuvvetli olan kişiler iade edilemez.
c) Siyasi Haklar ve
Hürriyetler (Özgürlükler)
Vatandaşlık (AK Parti ve BDP) / Türk Vatandaşlığı
(MHP) / Vatandaşlık-Türk Vatandaşlığı (CHP)
Madde 29- (AK Parti)
(1) Devlete vatandaşlık bağı ile bağlı
olan herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır.
(2)
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ana veya babanın çocuğu doğumla vatandaşlık
kazanır.
(3)
Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak kanunda belirtilen
hallerde kaybedilir.
(4)
Hiç kimse vatandaşlıktan çıkarılamaz.
(CHP) (1) “Türk vatandaşlığı” dil, din, ırk, cinsiyet, etnik
köken, siyasi düşünce, felsefi inanç, mezhep ve benzeri sebeplere bağlı
olmaksızın herkesin “eşitlik” temelinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması
anlamına gelir.
(2) Vatandaşlığın kazanılması ve kaybedilmesine dair usul ve esaslar
kanunla düzenlenir. Vatana bağlılık ile bağdaşmayan eylemlerin mutlak biçimde
zorunlu kıldığı haklı nedenler bulunmadıkça kimse vatandaşlıktan çıkarılamaz.
(MHP) (1) Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı
olan herkes Türk’tür.
(2) Türk vatandaşı babanın veya Türk vatandaşı ananın çocuğu Türk
vatandaşıdır.
(3) Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak
kanunda belirtilen hallerde kaybedilir.
(4) Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde
bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.
(5) Vatandaşlıktan çıkarma ile ilgili karar ve işlemlere karşı yargı
yolu kapatılamaz.
Not: Vatandaşlığı edinme ve vatandaşlıktan çıkarılma konusu üst
komisyonda değerlendirilebilir.
(BDP) (1) Türkiye
vatandaşlığının kazanılmasında, kullanılmasında ve kaybedilmesinde, dil, din,
ırk, etnik köken, kültür, cinsiyet, cinsel yönelim ve benzeri farklılıklar
gözetilemez. Vatandaşlığa ilişkin esaslar kanunla düzenlenir.
(2) Hiç kimse kendi isteği dışında
vatandaşlıktan çıkartılamaz.
Seçme, seçilme ve siyasi
faaliyette bulunma hakkı
Madde 30- (1) Vatandaşlar, kanunda gösterilen şartlara
uygun olarak seçme, seçilme ve bağımsız olarak veya bir siyasi parti içinde siyasî faaliyette
bulunma ve halkoylamasına katılma haklarına sahiptir. Yurt dışında ikamet eden vatandaşların oy
hakkını kullanabilmelerini sağlayacak esaslar kanunla düzenlenir.
(2) Seçimler ve
halkoylaması serbest, eşit, gizli, tek dereceli, genel oy, açık sayım ve döküm
esaslarına göre, yargı organının yönetim ve denetimi altında yapılır.
(3) On sekiz yaşını dolduran her (MHP Önerisi: Türk vatandaşı) vatandaş
seçme ve halkoylamasına katılma hakkına sahiptir.
Not: Yabancıların yerel seçimlerde oy kullanması hususu
yabancılarla ilgili maddede görüşülecektir.
(4) Silah altında bulunan er ve erbaşlar ile
askerî öğrenciler oy kullanamazlar. (CHP Önerisi: Ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüler ancak
kanunda belirtilen hallerde oy kullanamaz. Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde oy kullanılması ve
oyların sayım ve dökümünde seçim emniyeti açısından alınması gerekli tedbirler
Yüksek Seçim Kurulu tarafından tespit edilir ve görevli hâkimin yerinde yönetim
ve denetimi altında yapılır.) (MHP Önerisi: Taksirli suçlardan hüküm giyenler hariç ceza infaz kurumlarında bulunan
hükümlüler oy kullanamazlar.)
(5) Seçim kanunları, yönetimde istikrar ilkesini gözetecek;
ancak hiçbir durumda temsilde adalet ilkesini zedelemeyecek biçimde düzenlenir.
(BDP
Notu: Seçim kanunlarında cinsiyetler arası eşit temsil ve ulusal ve yerel
düzeyde seçim barajının kaldırılması ilgili maddelerde düzenlenmediği durumda
BDP kendi önerisine geri dönecektir. “Seçim kanunları, temsilde adalet ilkesini
gözetir, ulusal ve yerel düzeyde seçim barajı konulamaz; cinsiyetler arası adil
temsil ve katılımı sağlayacak özel tedbirler öngörür”)
Not: CHP seçim barajının düşürülmesi ve cinsiyetler arası
eşitsizliğin giderilmesine tamamen katılmakla birlikte bu konuları farklı
maddelerde düzenlemeyi önerdiği için burada yer almasını gereksiz görmektedir.
(6) Seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği
tarihten itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmaz.
(7) Seçimlerin başlamasından bitimine
kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğü ile ilgili bütün işlemleri
yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili
bütün yolsuzluklar, şikâyet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama ve
Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin seçim tutanaklarını kabul etme görevi
Yüksek Seçim Kurulunundur. Yüksek Seçim Kurulunun kararları aleyhine başka bir
mercie başvurulamaz.
Not: Bütün partiler Yüksek Seçim Kurulu ile ilgili
fıkranın özel maddesinde düzenlenmesini kabul etmişlerdir.
Siyasi parti hürriyeti (özgürlüğü)
Madde 31- (1) Siyasî partiler, demokratik siyasî hayatın
vazgeçilmez unsurlarıdır.
(2) Seçme hakkına sahip olan (MHP Önerisi: Türk) vatandaşlar, önceden izin almaksızın, siyasi
parti kurma, partilere üye olma ve üyelikten ayrılma haklarına sahiptir.
(3) Hâkimler ve savcılar ile bu meslekten sayılanlar, silahlı
kuvvetler, kolluk gücü mensupları, memur statüsündeki çalışanlar (MHP önerisi: Hâkimler ve savcılar, Sayıştay başkan ve üyeleri, Silahlı Kuvvetler
ve güvenlik güçleri, Milli İstihbarat Teşkilatı mensupları, mülki idare
amirleri hariç memur ve diğer kamu görevlileri siyasi
partilere üye olabilirler.) (BDP: Memurların ve kamu görevlilerinin siyasi
partilere üye olma yasağına itiraz etmektedir.) ve yükseköğretim öncesi öğrencileri siyasî
partilere üye olamazlar.
(4) (CHP ve BDP Önerisi: Devlet, son milletvekili
genel seçimlerinde geçerli oyların en az %3’ü oranında oy alan siyasal
partilere, bunlar arasında seçimlerde fırsat eşitliğini sağlayacak şekilde
yeterli düzeyde ve hakça malî yardım yapar. Siyasal partilere yapılacak devlet
yardımı ve partilerin gelirleri ile giderlerinin bağlı olduğu esaslar saydamlık
ilkesine uygun olarak kanunla düzenlenir.)
(AK Parti ve MHP Önerisi: Devlet, siyasî partilere hakkaniyete uygun
bir şekilde malî yardım yapar. Partilere yapılacak yardımın, partilerin
alacakları üye aidatının ve bağışların tâbi olduğu esaslar kanunla düzenlenir.)
(5) Siyasi partilerin ve adayların gelir ve harcamaları ile
kabul edecekleri bağışların sınırı ve bunlara dair usul, esas ve yaptırımlar
şeffaflık ilkesi gözetilerek kanunla düzenlenir.
Not:
Bu fıkranın uygulanmasında yetkili merciin Yüksek Seçim Kurulu olacağı YSK’nın
görevleri ile ilgili maddede belirtilecektir.
(6)
(AK Parti Önerisi: Partilerin uyacağı esaslar ayrı bir
fıkra olarak yer almamalıdır. Kapatma sebepleri tersinden partilerin uyacakları
esaslar anlamına gelir.)
(CHP Önerisi: Siyasal partilerin tüzükleri,
programları ve eylemleri, insan haklarına ve hukuk devleti esaslarına dayalı
çoğulcu demokrasi ile lâik Cumhuriyet ilkelerine ve devletin bütünlüğüne aykırı
olamaz; şiddeti, ırkçılığı ve suç işlenmesini destekleyemez veya teşvik edemez.)
(MHP Önerisi: Siyasi partilerin tüzük ve
programları ile eylemleri, Devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle
bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, hukuk devleti ilkelerine ve Cumhuriyetin
niteliklerine aykırı olamaz; terör, şiddet ve toplumsal nefreti teşvik edemez.)
(BDP Önerisi: Siyasi partiler, insan haklarına ve hukukun
üstünlüğüne dayalı demokratik anayasal düzeni yıkmayı amaç edinemezler; savaş
kışkırtıcılığı, yabancı düşmanlığı, ayrımcılık veya kin ve nefret savunuculuğu
yapamazlar.)
(7) Siyasî partilerin parti içi düzenlemeleri demokratik
esaslara aykırı olamaz. Siyasi partiler, temsilde cinsiyet eşitliğini teşvik için
gerekli tedbirleri alır. (CHP ve BDP Önerisi:
Siyasi parti teşkilatlarının karar organları, cinsiyetler arası eşit temsil ve
katılımı sağlayacak şekilde oluşturulur.) (BDP Önerisi: Cinsiyet Kotası %40’ın
altında olamaz.)
(8) Siyasî partilerin gelir ve giderlerinin
incelenmesi kanunda gösterilen özel hükümlere göre (AK Parti ve BDP Önerisi: Sayıştay tarafından)
(CHP ve MHP Önerisi: Anayasa Mahkemesi tarafından) yapılır.
Gerekçe notu: Gelir ve giderlerinin incelenmesinde siyasi partinin
amacına uygunluğu ve harcamalardaki takdir hakkı gözetilir.
(9) Siyasi partiler ancak şiddete
başvurmaları ya da şiddet kullanmayı teşvik etmeleri durumunda kapatılabilir.
Kapatma kararı verilebilmesi için partinin bu fillerin odağı haline gelmesi
şarttır. Odak haline gelmenin esasları demokrasi amacı gözetilerek kanunla
düzenlenir. Kapatmaya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının talebi ve Türkiye Büyük
Millet Meclisi üye tamsayısının beşte üç çoğunluğunun vereceği izne bağlı
olarak açılan dava üzerine Anayasa Mahkemesi üye tamsayısının üçte ikisi
tarafından karar verilir. Anayasa Mahkemesi dava konusu fillerin ağırlığına
göre kapatma yerine devlet yardımından kısmen veya tamamen mahrum bırakma veya
uyarma kararı verebilir.
Müeyyideler
1.
İhtar
2.
Para
cezası
3.
Hazine
yardımından kısmen veya tamamen mahrum bırakma
4.
Seçimlere
katılmayı yasaklama
5.
Geçici
olarak faaliyetten men
6.
Kapatma
Not: “Siyasal partiler, ticarî faaliyetlere
girişemezler.”
Bu fıkra Anayasada yer almayacak ancak siyasi partilerin kuruluş
amacı ile ilgili gerekçe bölümünde ticari faaliyette bulunamayacakları ve bu
amaçla kurulamayacakları yazılacak.
Kamu
Hizmetine Girme Hakkı
Madde 32- (1) Her vatandaş (MHP Önerisi: Her Türk
vatandaşı) kamu hizmetlerine girme hakkına sahiptir.
Not: Vatandaşlık maddesinde
kabul edilecek kavram bu madde için de geçerli olacaktır.
(2) Hizmete alınmada, görevin gerektirdiği
niteliklerden başka hiçbir ayrım yapılamaz; görevin gerektirdiği nitelikler
saklı kalmak kaydıyla cinsiyetler arası eşitlik ilkesi gözetilir.
d) Sosyal ve Ekonomik
Haklar
Sağlık hakkı
Madde 33- (1) Herkes sağlık hakkına sahiptir.
(2) Hiç kimse temel sağlık hizmetlerinden yoksun bırakılamaz.
(3) Hasta hakları dâhil sağlık hakkının esasları, yaşam hakkı
ile sağlığın korunması da gözetilerek, kanunla düzenlenir.
(4) Her kadın üreme sağlığı ve doğurganlık hakları konusunda
ücretsiz hizmet alma hakkına sahiptir.
(5) Devlet sağlık hakkının gerçekleşmesi için gerekli her türlü
tedbiri almakla yükümlüdür. Devlet, sağlık alanındaki görevini, kamu ve özel kesimlerdeki
sağlık ve sosyal kuruluşlardan yararlanmak suretiyle etkili bir sağlık hizmeti
ağı kurarak, onları denetleyerek yerine getirir.
Not: BDP maddenin 2. fıkrasının formülasyonunda temel sağlık
hizmetlerinin sağlanmasında ücretsizlik unsurunun vazgeçilmez bir öğe olarak
belirtti ve iradesini sürdürdü. CHP de bu önerinin kabul edilebilir olduğunu
beyan etti.
Gerekçe notu: Doğurganlık hakkının doğurmama hakkını da içerdiği
belirtilecektir. Genel sağlık sigortasına ilişkin hükme, yasamanın yetkisi
dahilinde ele alınacağı varsayılarak, anayasada yer verilmemiştir.
Sosyal güvenlik hakkı
Madde 34- (1) Herkes sosyal güvenlik hakkına
sahiptir.
(2) Hiç kimse sosyal güvenlik sistemiyle bağlantısı olmaksızın
çalıştırılamaz.
(3) Devlet, sosyal güvenlik hakkının kullanılmasını
sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve buna uygun sosyal güvenlik sistemini
kurar.
(4) Devlet, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimlerinin,
malûl ve gazilerin, engellilerin, yaşlıların, korunmaya muhtaç çocuklar gibi
toplumsal anlamda güçsüz kesimlerin sosyal güvenlik hakkından yararlanmaları
için gerekli özel önlemleri alır.
Not: Ev kadınlarına ilişkin ayrıca bir hükmün bu maddede yer
alması hususunda BDP ısrar etmektedir.
Gerekçe notu: Son fıkrada kastedilmek istenen dar anlamda sosyal güvenlik
hakkı değil, geniş anlamda sosyal güvenlik hakkıdır.
Sosyal
güvenlik hakkının etkin kullanılması da vurgulanacaktır.
Çevre Hakkı
Madde 35- (1) Herkes çevre hakkına sahiptir. Bu hak, insanî gelişimi
mümkün kılan, sağlıklı, (BDP Önerisi: ekolojik açıdan) dengeli bir çevrede yaşama, çevrenin
etkili biçimde korunmasını isteme haklarını da kapsar.
(2) Gelecek kuşaklara yönelik sorumlulukları da gözeterek
çevreyi geliştirmek, çevre değerlerini korumak, çevre kirliliğini önlemek,
çevre kalitesini yükseltmek ve gıdaların doğallığını sağlamak herkesin ve
devletin görevidir.
(3) Çevre hakkının yaptırımlar dahil bütün
esasları (CHP ve BDP Önerisi: ile doğayı ve çevreyi olumsuz biçimde etkileyebilecek olan tüm plan ve
uygulamalarda halkın karar mekanizmalarına katılma hakkının usul ve esasları) kanunla düzenlenir.
(4) Devlet doğal hayatı ve hayvanları korur. Hayvanlara yönelik eziyet ve
kötü muamele yapılmaması amacıyla gerekli tedbirleri alır.
Gerekçe notu: 1) Çevre hakkının etkin biçimde korunmasını
isteme hakkı, çevre konusunda bilgilenme, katılma ve başvuru haklarını da
kapsar.
2) “Devlet kamu ve özel kesimin çevreyi temiz tutacak ve tahrip
etmeyecek teknolojileri kullanmasını teşvik eder ve destekler” ifadesinin
gerekçede yer almasını savunmaktadır.
Konut ve barınma hakkı
Madde 36- (1) Herkes temel insanî gereksinimlerini
karşılayabilecek, insan haysiyetine yakışır biçimde konut ve barınma hakkına
sahiptir.
(2) Devlet bu hakların gerçekleşmesi için şehirlerin ve diğer
yerleşim birimlerinin tarihi ve kültürel nitelikleri ile çevre değerlerini de
esas alan bir plan çerçevesinde gerekli tedbirleri alır.
Not: Hukuka aykırı (zorla) tahliyelere ve hakkın özüne etki eden
ihlallere karşı anayasal güvence getirilmesi konusunda çalışılacaktır.
Sendika hakkı
Madde 37- (1) Çalışanlar ve işverenler, önceden izin
almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma
ve üyelikten çekilme haklarına sahiptir.
(2) Hiç kimse sendikaya üye olmaya veya
üyelikten ayrılmaya zorlanamaz.
(3) Sendikaların ve üst kuruluşlarının
kuruluş, yönetim ve işleyişleri (CHP ve BDP önerisi: kadın-erkek arasında eşit
temsil ve katılım ilkelerine uygun olarak) demokratik esaslara aykırı olamaz.
(4) Sendika hakkının sınırlanması sebebi olarak AK Parti kamu düzenini;
MHP milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi ile başkalarının
hak ve özgürlüklerinin korunması; BDP başkalarının hak ve özgürlüklerinin
korunmasını önermektedir. CHP ise herhangi bir sınırlama sebebi önermemektedir.
Şu kadar ki CHP güvenlik güçleriyle silahlı kuvvetleri mensuplarının bu haktan
ne derece yararlanacağının yasayla düzenlemesi gerektiğini ifade etmektedir.
(5) Sendikalar ancak mahkeme kararıyla
kapatılabilir.
(6) (CHP önerisi) İşyerinde sendika üyeliğini teşvik amacıyla
uygulanacak vergi ve prim muafiyetleri ile diğer önlemler kanunla düzenlenir.
(7) (CHP-BDP önerisi) Farklı istihdam biçimlerinin
uygulanması suretiyle çalışanların ekonomik, sosyal ve sendikal hakları
kısıtlanmaz. Devlet bu tür kısıtlayıcı uygulamalara karşı gerekli önlemleri
alır.
(8) (BDP önerisi) Sendika kuruculuğu ve üyeliğinde
fiilen çalışma şartı aranmaz.
(9) (BDP önerisi) Hizmet
mekânı ev olan bütün işler, temizlik, bakım ve diğer hizmetler ev işçiliği
kapsamındadır ve sendika kurma hakkından yararlanır.
(10) Sendika hakkının
yaptırımlar dahil usul ve esasları kanunla düzenlenir.
Not: CHP
önerisinde yer alan “uluslararası düzeyde” ifadesini değerlendirip komisyona
ayrıca beyanda bulunacaktır.
Gerekçe notu: Çalışanlar ifadesinin kamu-özel ayrımı
yapılmaksızın tüm çalışanları kapsadığı yazılacaktır.
Toplu Sözleşme ve Grev
Hakkı
Madde 38- (1) Çalışanlar ve işverenler, karşılıklı
olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla
toplu sözleşme yapma hakkına sahiptirler.
(AK Parti, kamu istihdam reformu yapılmadıkça, işçilerle işverenler
arasında toplu iş sözleşmesi; memurlarla kamu işvereni arasında toplu sözleşme
hakkı biçimindeki teklifini korumaktadır.)
(2) (AK Parti önerisi) Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin, toplu
sözleşme yapmaları sırasında uyuşmazlık çıkması halinde taraflar Kamu
Görevlileri Hakem Kuruluna başvurabilir. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu
tarafsızlık ve objektiflik esaslarına göre kurulur; kararları kesindir ve toplu
sözleşme hükmündedir.
(3) Toplu sözleşmenin nasıl yapılacağı, kapsamı, istisnaları,
toplu sözleşmeden yararlanacaklar ve toplu sözleşme hükümlerinin emeklilere
yansıtılması ile diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
(4) (AK Parti Önerisi: Toplu iş sözleşmesinin yapılması ve uygulanması
sırasında uyuşmazlık çıkması halinde işçiler grev hakkına sahiptirler.) (CHP
Önerisi: Çalışanlar grev hakkı dahil, toplu eylem
hakkına sahiptir.) (Ayrıca CHP, MHP ve BDP’nin önerilerine yaklaşmakla birlikte
grev hakkı için uyuşmazlık kriterine yer vermemektedir.) (MHP Önerisi:
Çalışanlar ve işverenler arasında toplu sözleşmenin yapılması ve uygulanması
sırasında uyuşmazlık çıkması halinde çalışanlar grev hakkına sahiptirler.) (BDP
Önerisi: Çalışanlar, işverenleriyle olan ilişkilerinde ekonomik ve sosyal
durumlarını korumak ve geliştirmek, haklarından yararlanmak ve geliştirmek
amacıyla grev hakkına sahiptirler.)
(5) Grev hakkı, ancak, bir kamu hizmetinin kesintiye uğraması,
toplumun tümünün veya bir bölümünün hayatını (yaşamı), sağlığını veya
güvenliğini ciddi biçimde tehlikeye düşürmesi halinde kamu hizmetinin asgari
ölçüde sağlanması şartıyla sınırlanabilir.
(MHP önerisi: Grev hakkı iyi niyet kurallarına ve
toplum zararına aykırı tarzda kullanılamaz.)
(6) (AK Parti ve MHP önerisi) Grev hakkının
yasaklandığı veya ertelendiği durumlarda tarafların ortak talebi üzerine
uyuşmazlık, Yüksek Hakem Kurulu’nca çözülür.
(7) Grev hakkının kapsamı, kullanılması, istisnaları, sınırları (MHP önerisi: yasaklanabileceği ve erteleneceği
haller ile) ve diğer usul ve
esasları kanunla düzenlenir.
Gerekçe notu: (1) Evsizliğin önlenmesi hususu gerekçede
ifade edilecektir.
(2) Bu maddenin 1. fıkrası Devlete program mükellefiyeti
yükleyen bir düzenlemedir. Devlet kataloğun 39. maddesi çerçevesinde
mükellefiyetini yerine getirir.
Çalışma, İş Güvenliği ve
Adil Ücret Hakkı
Madde 39- (1) Herkes, çalışma, iş
güvenliği, insan onur ve haysiyetine uygun bir hayat sürmesini sağlayacak
ölçüde adil ücret hakkına sahiptir.
(2) Hiç kimse, yaşına ve gücüne
uymayan işlerde çalıştırılamaz.
(3) Devlet, çalışanların işlerine uygun adil bir ücret elde
etmelerini, sosyal yardımlardan yararlanmalarını, hayat seviyelerinin
yükseltilmesini, istihdamın artırılmasını, çalışanların ve işsizlerin korunmasını, çalışmanın
desteklenmesini, işsizliğin önlenmesine elverişli ekonomik bir ortam
yaratılmasını, iş güvenliğini ve çalışma barışını sağlamak için gerekli
tedbirleri alır. Çalışan kadın ve erkekler için eşit işe eşit ücret ilkesi
esastır.
(4) Asgarî ücretin tespitinde çalışanların geçim şartları göz
önünde bulundurulur, asgari ücretten vergi alınmaz.
(5) Çalışanlar dinlenme, yıllık izin, hafta ve bayram tatili
hakları ile iş koşullarının ve çalışma ortamlarının düzenlenmesi ve
iyileştirilmesi sürecine katılma hakkına sahiptir.
(6) (CHP-BDP Önerisi) Devlet, istihdam konusunda cinsiyet farkı
gözetmeksizin fırsat eşitliği ve eşit muamele görme hakkını güvence altına
alarak, kadınların çalışma hayatına katılmasının önündeki engelleri ve çalışma
yaşamında toplumsal cinsiyet temelli eşitsizlikleri kaldırmakla yükümlüdür.
(7) Hamileler, yeni doğum yapmış kadınlar ile küçükler, bedeni ve ruhi
yetersizliği olanlar çalışma şartları bakımından özel olarak korunurlar. Bu tür
koruyucu kanunlar, kadınlar ve engellilerin ekonomik ve toplumsal hayata
katılımını zorlaştırıcı ya da geciktirici hükümler içeremezler.
(8) İşveren iş kazası ve
meslek hastalıklarından doğan tazminatlar için primi kendisi tarafından ödenen
sorumluluk sigortasını yaptırmak zorundadır. Bu sigortanın usul ve esasları
kanunla düzenlenir.
(9) Devlet, işverenlerin çocuk bakım
hizmetleri sağlamasını teşvik eder.
Gerekçe Notu: “Küçüklerin,
yaşlarına uygun olmayan, güvenliklerine, sağlıklarına veya fiziksel, ruhsal,
ahlaki veya sosyal gelişimlerine zarar verecek veya eğitimlerini engelleyecek
her türlü işte çalıştırılmaları yasaktır.” ifadesine gerekçede yer verilmesi
uygun görülmüştür.
Devletin Sosyal ve Ekonomik Görevlerinin
Sınırı
Madde
40- (1) Devlet, sosyal ve
ekonomik alanlarda Anayasa ile belirlenen görevlerini, bu görevlerin amaçlarına uygun öncelikleri gözeterek, malî
kaynaklarının yeterliliği ölçüsünde yerine getirir.
(2) Sağlık, sosyal güvenlik ve iş güvenliği hakları birinci
fıkradaki mali kaynakların yeterliliği sınırına tabi değildir. Devletin bu haklara ilişkin görevleri,
asgari güvenceler sağlanmadıkça yerine getirilmiş sayılmaz.
Not: BDP bu maddenin hiç düzenlenmemesi gerektiğini
düşünmektedir.
e) Temel hak ve hürriyetlerin (özgürlüklerin) sınırlanması
ve durdurulması
Temel Hak ve Hürriyetlerin (Özgürlüklerin) Sınırlanması
Madde 41- (1) Hürriyet esas, sınırlama istisnadır.
Tereddüt halinde yorum hürriyet lehine yapılır.
(2)
Temel hak ve hürriyetler, sadece Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplerle ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar,
öngörülen amaca, demokratik toplum düzeninin gereklerine ve ölçülülük ilkesine
aykırı olamaz; temel hak ve hürriyetlerin özüne dokunamaz.
Not: CHP’nin “Yasama, yürütme ve yargı organları ile idare
makamları, sınırlamanın sınırına ilişkin bu ilkelere uymakla yükümlüdür”
biçimindeki fıkra önerisi anayasanın üstünlüğü ve bağlayıcılığının
düzenleneceği maddede kabul edilecektir.
Not: Temel hak ve özgürlüklerin kötüye kullanılması ile ilgili
olarak yeni bir düzenleme yapılacaktır. Bu yeni bir madde olabileceği gibi 40.
maddeye ayrı bir fıkra olarak eklenebilecektir.
Temel
hak ve hürriyetlerin (özgürlüklerin) kullanılmasının geçici olarak durdurulması
Madde
42- (1) Anayasada öngörülen olağanüstü yönetim
usullerinin ilan edildiği hallerde, milletlerarası hukuktan doğan yükümlülükler
ihlâl edilmemek kaydıyla, durumun gerektirdiği ölçüde temel hak ve
hürriyetlerin kullanılması, sınırlandırılabilir veya geçici olarak
durdurulabilir. (BDP durdurulabilir ifadesine karşı çıkmaktadır)
Gerekçe notu:
Sınırlandırma ve durdurma hallerinde olağanüstü yönetimin ilan sebeplerini
ortadan kaldırmak amacıyla alınacak tedbirlerin anayasaya aykırılığının iddia edilmemesi gerekmektedir. Bu
ifade yargı yolunun kapatılması anlamına gelmez.
Madde içinde ifade edilen sınırlandırma ve durdurma tabirleri ve alınacak
tedbirleri de içermektedir. (CHP ve BDP gerekçe notuna
katılmamaktadır.)
(2) Birinci fıkrada belirtilen durumlarda dahi, insan onur
ve haysiyetine, savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler
dışında, kişinin yaşama hakkına, maddî ve manevî varlığının bütünlüğüne
dokunulamaz; kimse dinî
inançlarını, vicdanî kanaatlerini ve düşüncelerini açıklamaya zorlanamaz,
bunlardan dolayı suçlanamaz; suç ve cezalara
ilişkin hükümler geçmişe yürütülemez; suçluluğu kesinleşmiş mahkeme kararı ile
sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz ve kimsenin hak arama özgürlüğü
ortadan kaldırılamaz.
Not: Olağanüstü hallerde hayat hakkının koruma halinin istisnası olarak
savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler belirtilmiştir. Bunun
dışındaki ölüm halleri bu fıkra kapsamı dışında tutulmuştur. Oysa Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesinin 15. maddesinin 1 fıkrası da savaş hali dışında “ulusun
varlığını tehdit eden başka bir genel tehlike halini” de istisna olarak
değerlendirmektedir.
Olağan hallerde dahi hayat
hakkı ile ilgili istisnaların olağanüstü hallerle ilgili bu maddede yazılmamış
olmasına Milliyetçi Hareket Partisi karşıdır.
Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması
Madde 43- (1) Devlet
organları, temel hak ve özgürlüklerden herkesin etkili biçimde yararlanmasını
sağlayacak her türlü düzenlemeyi yapmak, tedbiri almak ve ihlalini önlemekle
yükümlüdür.
(2) Temel hak ve
hürriyetlerin ihlali halinde doğan zarardan Devlet sorumludur ve dava Devlet
aleyhine açılır. Devlet ihlale neden olan kamu görevlisine davayı ihbar eder.
Tazminata mahkûm olması halinde Devlet, ilgiliye derhal rücu eder.
(CHP Önerisi: 2. fıkraya ek: Temel hak ve özgürlüklerin, görevin
kötüye kullanılması suretiyle ağır biçimde ihlali halinde işlemi tesis eden
eylemi yapan kamu görevlileri doğmuş olan zarardan müştereken ve müteselsilen
sorumludur.)
Not: Sayıştay’ın görevleri maddesine “idarenin rücu alacaklarını
Sayıştay denetler.” cümlesi eklenecektir.
(3) Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve hürriyetlere
dair uluslararası anlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi
sebebiyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda kanun özgürlükleri daha genişletici hüküm
içermediği sürece anlaşma hükümleri esas alınır.
(BDP Önerisi: Usulüne
uygun olarak yürürlüğe konulmuş insan hak ve özgürlüklerine ilişkin
uluslararası anlaşmalar, anayasal güvence altındadır. Bu anlaşmalar, mahkemeler
ve diğer devlet organları tarafından doğrudan uygulanır.)
Gerekçe notu: Yasama, yürütme ve yargı organları
işlemlerinde ve bunların yorumunda Türkiye’nin taraf olduğu temel hak ve
özgürlüklere ilişkin anlaşmaları esas alır.
MHP uluslararası anlaşmaların kanun hükmünde olduğunun Anayasa
metnine yazılması halinde daha öz, anlaşılabilir ve uygulanabilir bir metin
olacağını düşünmekte ve bu hükmün milletlerarası anlaşmaları uygun bulma ile
ilgili Anayasa maddesinde yer almasını önermektedir. Çelişki ve yorum
farklılığı halinde hak ve özgürlükler lehine olan hükümler uygulanacaktır.
(4)
(CHP) Anayasa
hükümlerinden hiçbiri, Devlete veya kişilere, Anayasayla tanınan temel hak ve
özgürlüklerin yok edilmesini veya Anayasada belirtilenden daha geniş şekilde
sınırlandırılmasını amaçlayan bir faaliyette bulunmayı mümkün kılacak şekilde
yorumlanamaz.
Bu
hükümlere aykırı faaliyette bulunanlar hakkında uygulanacak yaptırımlar kanunla
düzenlenir.
(MHP) Anayasadaki
hak ve hürriyetlerden hiçbiri, ülkenin ve milletin bölünmez bütünlüğünü bozmayı
veya nefret ve terörü teşvik edici fiillerde bulunmayı amaçlayan faaliyetler
biçiminde kullanılamaz; Devlete veya kişilere, Anayasada tanınan hak ve
hürriyetleri yok etme veya Anayasada öngörüldüğünden daha geniş ölçüde
sınırlandırılmasına imkan verecek şekilde yorumlanamaz.
EK MADDE ÖNERİLERİ
(BDP Önerisi) Barış Hakkı
Madde 44– (1) Herkes, barış içinde ve şiddetten korunarak
yaşama hakkına sahiptir. Devlet ülke içinde barışı sağlamak ve korumak, dış
ilişkilerini barışçıl hedef ve amaçlarla yürütmekle yükümlüdür.
(2) Barış kültürünü geliştirmek, belli bir toplumsal kesime ya da
gruba yöneltilmiş nefreti yayan, körükleyen, teşvik eden ya da meşrulaştıran
tüm ifade biçimlerinin ve savaş kışkırtıcılığı, militarizm, antisemitizm,
ırkçılık ve yabancı düşmanlığı ile her türden ayrımcılığın önlenmesi için yasal
düzenlemeleri yapmak etkin ve caydırıcı önlemler almak devletin
yükümlüğündedir.
(3) Devlet, silah üretimine sınır ve denetim getirmek, silaha
erişimi zorlaştırmak ve silah kullanımını mümkün olan en alt seviyeye indirmek
için gerekli önlemleri alır, yasal düzenlemeleri yapar, etkili ve
sürdürülebilir bir silahsızlanma politikası yürütür.
(AK Parti ve MHP böyle bir maddenin anayasada yer almasına
karşıdır.)
(CHP Önerisi) Barış İçinde ve
Silahsızlanmış Bir Toplumda Yaşama Hakkı
Herkes barış içinde ve silahsızlanmış bir toplumda yaşama hakkına
sahiptir. Devlet bu hakkı güvence altına almak amacıyla silaha erişimi
zorlaştıracak önlemler ile silahın satın alınması ve el değiştirmesini kamuya
açık olarak kayıt altına alır. Toplumda silahsızlanmayı sağlayacak eğitim
programları ile etkili ve sürdürülebilir bir silahsızlanma politikası uygular.
(AK Parti ve MHP böyle bir maddenin anayasada yer almasına
karşıdır.)
(BDP Önerisi) Hakikat Hakkı
Madde 45– (1) Herkesin hakikate ulaşma, ülkenin tarihsel geçmişiyle
ilgili gerçek bilgilere erişme, devlet arşivi dahil bu geçmişe ilişkin belge ve
bilgilerin açıklanmasını isteme hakkı vardır.
(2) Hakikat hakkının kullanımını sağlamak için geçici ya da kalıcı
kurumlar oluşturmak devletin yükümlülüğündedir.
(3) Soykırım ve insanlığa karşı suçlarda zaman aşımı işlemez.
(AK Parti ve MHP böyle bir maddenin anayasada yer almasına
karşıdır.)
Evlilik ve Aile Kurma Hakkına İlişkin Öneriler
AK Parti
Ailenin korunması
Madde 46-
(1)
Evlenme çağına gelen her kadın ve her erkek evlenme ve aile kurma
hakkına sahiptir.
(2) Aile, toplumun temelidir; eşler arasında
eşitliğe dayanır. Aile ve evlilik kurumu ile annelik ve babalık hakları
devletin koruması altındadır.
(3) Devlet, çocukların ve gençlerin gelişimi
ve maddi ve manevi varlıklarının korunması için gerekli tedbirleri alır.
(4) Her çocuğun anne ve babasını bilme ve
ebeveynin de çocuklarla ilişkisini sürdürme hakkı vardır.
(5) Küçüklerin bakım ve eğitimi anne ve
babanın hakkı ve ödevidir. Devlet bu hak ve ödevin yerine getirilip
getirilmediğini denetler.
(6) Çocukların ve kadınların aile içi şiddete karşı korunmasını sağlamak,
kız çocuklarının erken yaşta ve zorla evlendirilmelerini önlemek için gerekli
önlemleri almakla devlet yükümlüdür.
CHP
Aile
(1)
Evlenme çağına gelen her kadın ve her erkek evlenme ve aile kurma
hakkına sahiptir.
(2)
Devlet, aile yaşamının ekonomik, hukuksal ve
toplumsal bakımdan korunmasını destekleyici önlemleri alır. Aile ve evlilik
ilişkisine dair hak ve yükümlülükler, eşler arası eşitlik ilkesine dayanır.
(3)
Aile sorumlulukları olan kadın ve erkek çalışanlar
ile diğer çalışanlar arasında çalışma yaşamında, fırsat eşitliğinin sağlanması
ve eşit muamele ilkesi esastır.
(4)
Devlet, çocuklar ve kadınların aile içi şiddete karşı korunması, kız çocuklarının erken yaşta ve zorla evlendirilmelerinin önlenmesi, doğum ya da evlat edinme sonrası aile izni,
çocukların bakımının kreş ve diğer hizmetlerle desteklenmesi ve aile
planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli önlemleri alır
ve kurumsal yapıyı kurar.
MHP
Aile
Madde - (1) Her kadın ve her erkek evlenme ve aile kurma
hakkına sahiptir.
(2) Aile, toplumun temelidir; eşler arasında eşitliğe dayanır.
(3) Devlet aileyi, aile birliğini ve aile bireylerini koruyucu
tedbirleri alır.
(4) Küçüklerin bakım, yetiştirilmesi ve eğitimi anne ve babanın
hakkı ve ödevidir. Devlet bu hak ve ödevin yerine getirilip getirilmediğini
gözetir, aile içi şiddete karşı
korumayı sağlar, erken yaşta ve zorla evlendirilmeleri önlemek için gerekli
tedbirleri alır.
BDP
Evlilik ve Aile Kurma Hakkı
Madde 38 - (1) Evlenme yaşına gelen her erkek ve kadın,
evlenmek ve aile kurma hakkına sahiptir.
(2) Aile, toplumun temel birimlerinden biridir. Aile, eşler arasında
eşit hak ve özgürlük esasına dayanır ve her türlü hukukî, ekonomik ve sosyal
korunmadan yararlanır.
(3) Devlet çocuklar ve kadınların
aile içi şiddete karşı korunmasını sağlamak, kız çocuklarının erken yaşta ve
zorla evlendirilmelerini önlemek için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür.
Kıyıların korunması ve kıyılardan yararlanma
Madde 47- (1) Kıyılar, devletin
hüküm ve tasarrufu altındadır; özel mülkiyete konu olamaz.
(2) Herkesin deniz, göl ve akarsular ile
bunların kıyılarından yararlanma hakkı vardır.
(3) Bu hak, kamu yararı gözetilerek kanunla
düzenlenir.
(CHP Önerisi) Kamu yararının gerekli kıldığı
hallerde dolgu ve kurutma yoluyla toprak edinilmesine ilişkin usul ve esaslar
kanunda gösterilir.
Tarih, kültür ve tabiat varlık ve
değerlerinin korunması
Madde 48-
(1)
Devlet,
tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar; bu
amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirleri alır. Bunlardan
özel mülkiyet konusu olanlara kamu yararı amacıyla getirilecek sınırlamalar ve
bu nedenle hak sahiplerine yapılacak yardımlar ve tanınacak muafiyetler kanunla
düzenlenir.
Gerekçe notu: 1. fıkra tüm uygarlıkları, farklı kültür ve
inanç topluluklarının değerlerini ve varlıklarını da kapsar.
(2)
Devlet,
Türkiye dışında bulunan tarihi ve kültürel mirasını korumak için gerekli
tedbirleri alır.
Gerekçe notu: Türkiye’nin sahiplenmesi ve Türkiye’ye getirme hakkı
Doğal Servetlerin ve Kaynakların
Aranması ve İşletilmesi
Madde 49-
(1)
Doğal servetler ve kaynaklar Devletin hüküm ve
tasarrufu altındadır. Bunların aranması ve işletilmesi hakkı Devlete aittir.
Devlet, çevresel varlıkların korunmasını esas almak kaydıyla, bu hakkını belli
bir süre için gerçek ve tüzel kişilere devredebilir. Hangi doğal servet ve
kaynağın devletin gerçek ve tüzel kişilerle ortak olarak; hangisinin doğrudan
gerçek ve tüzelkişiler eliyle aranacağı ve işletileceği kanunun açık iznine
bağlıdır. Bu durumda gerçek ve tüzel kişilerin uyması gereken şartlar ve
Devletçe yapılacak gözetim ve denetimin usul ve esasları ile uygulanacak
yaptırımlar kanunda gösterilir.
Not: Bu madde devletin görev ve yükümlülükleri
başlığı altında yer alacaktır.
CHP ve MHP Önerisi
Ormanlar ve Orman Köylüsü
Madde 50- Devlet, ormanların korunması ve sahalarının
genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır. Yanan
ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık
yapılamaz. Bütün ormanların gözetimi Devlete aittir.
Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna
göre, Devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk
edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz.
Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade
edilemez. Orman suçları için hiçbir şekilde genel ve özel af çıkarılamaz.
Orman olarak muhafazasında bilim ve fen bakımından hiçbir yarar
görülmeyen, aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde kesin yarar olduğu tespit
edilen yerler ile 31/12/1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman
niteliğini tam olarak kaybetmiş olan tarla, bağ, meyvelik, zeytinlik gibi
çeşitli tarım alanlarında veya hayvancılıkta kullanılmasında yarar olduğu
tespit edilen araziler, şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu
yerler dışında, orman sınırlarında daraltma yapılamaz.
Ormanlar içinde veya hemen yakınında oturan köy halkının
kalkındırılması, ormanları koruma bakımlarından, ormanın gözetilmesi ve
işletilmesinde devletle bu halkın işbirliğini sağlayıcı tedbirler ve gereken
durumlarda başka yere yerleştirme kanunla düzenlenir.
AK Parti ve BDP Önerisi: Devlet, ormanları ve biyolojik çeşitliliği
korumak, orman sahalarını genişletmek, toprağın verimli olarak işletilmesini
sağlamak, erozyonla mücadele etmek ve tarım alanlarını geliştirmek amacıyla
gerekli tedbirleri alır.
CHP, MHP ve BDP’nin ek cümlesi: Orman alanlarında özel ve kamusal
amaçlı yapılaşmaya ve ormanlara zarar verebilecek hiçbir işlem ve faaliyete
izin verilemez.
(AK Parti ve BDP bu
hükmün çevre hakkına bir fıkra olarak eklenmesini önermektedir.)
CHP Önerisi
Toprak Mülkiyeti
Madde 51- (1) Devlet, topraksız olan veya yeter toprağı
bulunmayan çiftçilikle uğraşan köylüye toprak sağlamak, toprağın verimli olarak
işletilmesini korumak ve geliştirmek, toprağın kalitesini korumak ve erozyonla
kaybedilmesini önlemek amacıyla gerekli önlemleri alır. Kanun, bu amaçla,
değişik tarım bölgeleri ve çeşitlerine göre toprağın genişliğini tespit
edebilir. Topraksız olan veya yeter toprağı bulunmayan çiftçiye toprak
sağlanması, üretimin düşürülmesi, ormanların küçülmesi ve diğer toprak ve
yeraltı servetlerinin azalması ya da çevresel değerlerin tahribi sonucunu
doğuramaz.
(MHP Önerisi) Devlet toprağın
verimli işletilmesi, tarım ve hayvancılığın korunması ile geliştirilmesine
yönelik gerekli tedbirleri alır.
Bu tedbirlere ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
Özel olarak
korunması gereken kesimlerin hakları
Madde 52- (1) Devlet, gençlerin, yaşlıların, engellilerin, sürekli
hastaların, harp ve vazife şehitlerinin yakınlarının, malul ve gazilerin, dul
ve yetimlerin ve özel olarak korunması gereken diğer toplum kesimlerin
haklarını korumak; bunların insan onuruna yaraşır bir hayat sürdürmelerini ve
toplum hayatına etkin bir şekilde katılmalarını sağlamak amacıyla gerekli
tedbirleri alır. Özel olarak
korunması gereken toplum kesimlerinin siyasi hayata katılmasını kolaylaştıracak
tedbirleri almak devletin görevlerindendir.
Gerekçe notu: Gerekçede dul kelimesinin kadın ve erkekleri kapsayacak şekilde
anlaşılmasını sağlayacak açıklama yapılacaktır.
BDP Önerisi
Kadın Hakları
Madde 53- (1) Devlet, kadın ile erkek eşitliğine dayalı bir
toplumsal düzeninin koşullarını sağlamakla yükümlüdür. Bu amaçla devlet, medeni
durumlarına bakılmaksızın tüm kadınların siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel
alanlardaki hak ve özgürlüklerinin tanınmasını, kullanılmasını ve bunlardan
yararlanılmasını engelleyen, zedeleyen veya ortadan kaldıran veya bunu
amaçlayan her türlü ayrımcılıkla mücadele eder, buna yönelik gerekli tedbirleri
alır.
(2) Devlet, kadına yönelik her türlü kötü muamele ve şiddeti, kadın
ticaretini ve kadın bedeninin istismarını önlemekle yükümlüdür. Devlet, aile
içi şiddet ve namus cinayetlerinin insanlık suçları olduğunu kabul eder.
(3) Toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı bir toplumsal düzenin
koşullarının oluşturulması için kadınların tüm haklarının kullanımına ilişkin
olarak devlet pozitif ayrımcılık hükümleri uygular.
(4) Kadınların, siyasal partilerin genel merkez ve il örgütleri,
üniversiteler ile sendika ve üst kuruluşların yönetim organlarına, Türkiye
Büyük Millet Meclisi’ne, il genel meclisi, il belediye meclisi ve büyükşehir
belediye meclislerine eşit katılımını sağlamak amacıyla kota uygulaması da
dahil olmak üzere özel politikalar uygulanır.
(5) (BDP ve CHP Önerisi) Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak
amacıyla, ulusal eylem planları hazırlayacak ve uygulanmasını denetleyecek,
özerk bütçeli ve bağımsız bir Kadın-Erkek Eşitliği Konseyi oluşturulur. Bu
Konsey’in oluşturulmasında ve üyelerinin belirlenmesinde kadın örgütlerinin
katılımı ve söz hakkı esastır.
BDP Önerisi
Vicdani Red Hakkı
Madde 54-
(1) Kimse vicdani kanaatlerine aykırı olarak askerlik hizmetini yerine
getirmeye veya silah altına alınmaya zorlanamaz.
(2) Vicdani sebeplerle askerlik hizmetini
reddedenler için öngörülecek alternatif kamu hizmetlerinin yerine getirilmesine
ilişkin esaslar kanunla düzenlenir. Kamu hizmetinin süresi her halükarda askerlik
süresinden uzun olamaz.
Bilgiye Erişim Hakkı ve Bilişim
Özgürlüğü
Madde 55-
(1)
Herkes, bilgiye, internete ve diğer elektronik iletişim
ortamlarına serbestçe erişim hakkına sahiptir. Devlet, bu hakkın etkin ve adil
bir biçimde kullanılabilmesi için gerekli düzenlemeleri yapar.
(2)
İnternet aracılığıyla yapılan haberleşmenin gizliliği esastır.
Herkes, internet aracılığıyla paylaştığı kişisel verilerinin korunmasını;
düşünce ve kanaatlerinin gizliliğine saygı gösterilmesini isteme hakkına
sahiptir.
(3)
İnternet ve diğer elektronik iletişim
ortamlarına erişim hakkı özel yaşam ve aile yaşamının gizliliği ile kişisel
verilerin korunması, haberleşme özgürlüğü, bilgiye erişim hakkı, düşünceyi
açıklama ve basın özgürlüğü ve sözleşme özgürlüğüne, çocukların cinsel sömürüye
karşı korunmasına ilişkin anayasal esaslar dikkate alınarak kanunla düzenlenir.
Gerekçe notu: 3. fıkrada yer alan anayasal esaslar
ifadesinde, ilgili anayasa maddelerinde hak ve özgürlüğe ilişkin yer alan
güvence ve sınırlamalar birlikte dikkate alınır.
Makul ve İnsanca Hayat (Yaşam) Sürdürme
Hakkı
Madde 56- (1) Herkes toplumsal dışlanmaya (AK Parti bu ibarenin madde metninde yer almasına
karşıdır) ve yoksulluğa karşı
korunma, eğitim, barınma, tıbbi bakım, beslenme, temiz suya erişme ile sosyal
hizmetlerden yararlanma haklarını
da içerecek biçimde makul ve insanca hayat (yaşam) sürdürme hakkına sahiptir.
(2) Makul ve insanca hayat (yaşam) sürdürme
imkânından yoksun olan herkes temel gelir hakkına sahiptir.
(3) Devlet, fertlerin (bireylerin) makul ve
insanca hayat (yaşam) sürdürmesi için gerekli tedbirleri alır.
Not: BDP, “Çevre Hakkı”
maddesinde kendi önerisi olan “Temiz Suya ve Yeterli Gıdaya Erişim Hakkı”
maddesinin ikinci fıkrası olan “Devlet bu amaçla, biyoçeşitliliğin korunması, GDO’lu
ürünlerin ülkeye girişinin üretiminin ve pazarlanmasının engellenmesi, tarım
arazilerinin ve köylerin ortak mülkiyetinde olan meraların korunması ve
geliştirilmesi, tohumların serbest dolaşımının ekiminin ve çoğaltılmasının
sağlanması için gerekli önlemleri alır, yasal düzenlemeleri yapar, küçük ölçekli çiftçiliği güçlendirir,
doğaya uyumlu yerel girişimleri, üretim kooperatiflerini ve geleneksel tarımı
destekler.” ifadesinin eklenmesini önermektedir.
(AK Parti - CHP – MHP Önerisi)
Vatan Hizmeti
Madde 57- (1) Vatan hizmeti, her (MHP Önerisi: Türkün)
vatandaşın hakkı ve ödevidir. Bu hizmetin Silahlı Kuvvetlerde veya kamu
kesiminde ne şekilde yerine getirileceği veya getirilmiş sayılacağı kanunla
düzenlenir.
Not: BDP, vicdani ret hakkına
yer verilmemesi halinde bu maddenin anayasada yer almaması gerektiğini
düşünmektedir.
Vergi Yükümlülüğü
Madde 58-
(1)
Herkes kamu giderlerini karşılamak üzere
mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür.
(2)
Vergi yükünün adaletli ve dengeli
dağılımı maliye politikasının sosyal amacıdır.
(3)
Vergi, resim, harç ve benzeri mali
yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir ve kaldırılır.
(4)
Vergi, resim, harç ve benzeri mali
yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin
hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik
yapma yetkisi Bakanlar Kuruluna; mahalli idareler (BDP Önerisi: Seçimle
Oluşan Bölgesel Kamu İdareleri) tarafından tarh, tahakkuk ve tahsil
edilenler için ise ilgili mahalli idarenin seçimle oluşan karar organına
verilebilir.
(5)
Dış ticaretin ülke ekonomisinin yararına
olmak üzere düzenlenmesi amacıyla ithalat, ihracat ve diğer dış ticaret
işlemleri üzerine vergi ve benzeri mali yükümlülükler koymaya ve bunları
kaldırmaya kanunla Bakanlar kuruluna yetki verilebilir.
(BDP Önerisi)
Kültürel Kimlik Hakkı
Madde 59- (1) Herkes, insani varoluşun çoğulcu yapısından kaynaklanan farklı
kültürlere ve kimliklere sahiptir. Herkesin kendi kültürünü ve kimliğini
geliştirme hakkı vardır.
(2)
Devlet, bütün kimlikleri ve kültürleri tanır; bütün kültürlerin ve kimliklerin
kendilerini özgürce ifade etme, koruma, geliştirme ve yayma hakkını güvence
altına alır.
(3)
Devlet, bütün kültür ve kimliklere mensup bireyler ve topluluklar arasında
hoşgörü ve diyalog kültürünün gelişmesini teşvik eder; karşılıklı saygı,
anlayış ve işbirliğini sağlamak için eğitim, kültür ve medya alanlarında etkili
tedbirler alır.
Kamulaştırma
Madde 60- (1) Devlet ve kamu
tüzelkişileri; kamu yararının gerektirdiği hallerde, gerçek karşılıklarını
peşin ödemek şartıyla, özel mülkiyette bulunan taşınmaz malların tamamını veya
bir kısmını, kanunla gösterilen esas ve usullere göre, kamulaştırmaya ve bunlar
üzerinde idarî irtifaklar kurmaya yetkilidir.
(2) (“Kamulaştırma
bedeli ile kesin hükme bağlanan artırım bedeli nakden ve peşin olarak ödenir.” Bu cümle tekrar değerlendirilecektir.)
(Kamulaştırmasız el atma, kamulaştırma etkisi doğuran dolaylı işlemler, artırım
bedeli hususları madde yazımında göz önünde bulundurulacaktır.)
(3) Tarım
reformunun uygulanması, çevresel değerlerin, ekolojik çeşitliliğin (MHP bu ibarenin anayasada yer almasına karşıdır.) ve kültürel varlıkların korunması, sulama projeleri
ile iskân projelerinin gerçekleştirilmesi, yeni ormanların yetiştirilmesi ve
kıyıların korunması amacıyla kamulaştırılan toprakların bedellerinin ödenme
usulü kanunla gösterilir. Kanunun taksitle ödemeyi öngördüğü hallerde,
taksitler en çok beş yıl içinde eşit olarak ödenir.
Gerekçe notu: Ödeme usulünün uygulanmasında malikin haklarının zarar görmemesi için
gerekli düzenlemeler kanunla yapılır.
Devletleştirme ve Özelleştirme
Madde 61- (1) Kamu hizmeti
niteliği taşıyan özel teşebbüsler, kamu yararının zorunlu kıldığı hallerde
gerçek değeri üzerinden kanunla devletleştirilebilir.
(2) Devletin, kamu iktisadî teşebbüslerinin ve
diğer kamu tüzelkişilerinin mülkiyetinde bulunan işletme ve varlıkların
özelleştirilmesine ilişkin esas ve usuller kanunla gösterilir. (MHP Önerisi: Ancak özelleştirmede rekabetçi piyasa şartları ve mülkiyetin
yaygınlaştırılması ilkesi esas alınır.)
(3) (CHP Önerisi) Stratejik açıdan önem taşıyan sektörlerin
özelleştirilmesinde ve işletilmesinde ülke çıkarları ve kamu yararı esas
alınır.
(MHP Önerisi) Milli güvenlik
açısından stratejik işletme ve varlıklar özelleştirilemez.
(4) Devlet, kamu iktisadî
teşebbüsleri ve diğer kamu tüzelkişileri tarafından yürütülen yatırım ve
hizmetlerden hangilerinin özel hukuk sözleşmeleri ile gerçek veya tüzelkişilere
yaptırılabileceği veya devredilebileceği kanunla düzenlenir.
(5) Devletleştirme ve özelleştirmede çalışanların haklarını
koruyacak önlemler kanunla düzenlenir.
Tüketicinin Korunması
Madde 62-
(1) Devlet, tüketicileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirler alır; tüketicilerin
kendilerini koruyucu girişimlerini teşvik eder ve destekler.
Yabancı Ülkelerde Yaşayan Vatandaşlar
Madde 63- (1) Devlet, yabancı ülkelerde
yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının aile birliğinin, çocuklarının
eğitiminin, kültürel ihtiyaçlarının ve sosyal güvenliklerinin sağlanması,
anavatanla bağlarının korunması için gereken önlemleri alır.
Sporda Tahkim
Madde 64- (1) Spor federasyonlarının spor
faaliyetlerinin yönetimine ve disiplinine ilişkin kararlarına karşı ancak
zorunlu tahkim yoluna başvurulabilir. Tahkim kurulu kararları kesin olup bu
kararlara karşı iç hukuk bakımından hiçbir yargı merciine başvurulamaz.
Not: Bu fıkra
yargı bölümüne eklenebilir.
Tarım, Hayvancılık ve Bu Üretim Dallarında Çalışanların
Korunması
Madde 65- (1) Devlet, tarım arazileri ile
çayır ve meraların amaç dışı kullanılmasını ve tahribini önlemek, tarımsal
üretim planlaması ilkelerine ve yerli türlerin çeşitliliğinin korunması esasına
uygun olarak bitkisel ve hayvansal üretimi artırmak ve organik tarım ve
hayvancılık yöntemlerini teşvik etmek amacıyla tarım ve hayvancılıkla
uğraşanları özel olarak destekler. Bunların işletme araç ve gereçlerinin ve
diğer girdilerinin sağlanmasını kolaylaştırır.
Not: “Sporda Tahkim”
haricindeki üç maddenin anayasada yer alıp almaması üst komisyonda
görüşülmek üzere mutabakat sağlanmıştır.
YASAMA
Türkiye Büyük Millet
Meclisinin Kuruluşu ve Milletin Temsili
Madde 66- (1) Türkiye
Büyük Millet Meclisi, genel oyla seçilen beş yüz elli milletvekilinden oluşur.
(2)
(BDP Önerisi) Türkiye Büyük Millet Meclisi bütün vatandaşların iradesini temsil
eden en yüksek organdır.
Dört
yüz elli milletvekili, seçim çevrelerinden nisbi temsil sistemine göre seçilir.(CHP önerisi: Seçim barajı yüzde 5’i aşamaz) (BDP önerisi: Seçim barajı
konulmamalı) Yüz milletvekili ise ülke seçim çevresi
esas alınarak (CHP ve BDP önerisi: ayrı oyla) seçilir.
(3) Milletvekilleri sadece seçildikleri bölgeyi veya kendilerini
seçenleri değil, bütün Milleti (BDP Önerisi: bütün vatandaşları) temsil ederler.
(CHP Önerisi) Kadın ve erkeklerin Türkiye Büyük
Millet Meclisinde eşit temsiline ilişkin esaslar ve bu esaslara ilişkin
yaptırımlar kanunla düzenlenir.)
(AK Parti ve MHP önerisi) Kadınlar ve erkeklerin
seçimle gelinen görev ve mevkilerin yanı sıra mesleki konumlara ve sosyal
sorumluluklara eşit şekilde erişebilmeleri kanunla teşvik edilir. (Bu hüküm
Seçme Seçilme ve Siyasi Faaliyette Bulunma Hakkı başlıklı 29. Maddede ele
alınacaktır.) (Bu maddenin kabul edilmesi durumunda CHP önerisinin yerinden
vazgeçmiş sayılacaktır.)
(BDP
Önerisi) Türkiye Büyük Millet Meclisi, genel doğrudan, serbest, eşit ve gizli
oyla seçilen beş yüz elli milletvekilinden cinsiyetler arası eşit temsil,
çoğulculuk ve nisbi temsil esaslarına göre oluşur.
Milletvekili seçilme yeterliliği
Madde 67- (1) (AK Parti ve BDP Önerisi) On sekiz (CHP Önerisi) Yirmi bir (MHP Önerisi)
Yirmi beş yaşını
dolduran her vatandaş milletvekili seçilebilir.
(2)
Aşağıda sayılanlar aday olamazlar ve milletvekili seçilemezler:
(a) İlköğretim mezunu olmayanlar ve Türkçe okuma yazma
bilmeyenler, (BDP:
İlköğretim diploması veya Türkçe okur yazarlık Milletvekilliği seçiminde ön
şart olamaz.)
(b) Kısıtlılar, (BDP önerisi: Ceza
mahkumiyetinden kaynaklı kısıtlama kararı hariç)
(c) (AK Parti : Askerlik ve yerine kaim
olan diğer kamu hizmetlerinin önemi ve herhangi bir sürede yerine
getirilebilmesi karşısında Milletvekili seçilme yeterliliği şartı olarak
görülemez.) (CHP Önerisi: yükümlü olduğu vatan hizmetini yerine getirmemiş
olanlar)
(MHP Önerisi: Askerlik hizmetini yapmamış
olanlar)
(BDP Önerisi: Askerlik hizmeti veya vatan hizmeti
Milletvekili seçilme yeterliliğine engel bir hal olması doğru değildir)
(ç) Taksirli suçlar hariç toplam iki yıl (BDP önerisi: 5 yıl) veya daha fazla hapis cezasına hüküm giymiş
olanlar; zimmet, irtikâp, rüşvet,
hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, hileli iflâs,
kaçakçılık, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, cinsel
dokunulmazlığa karşı suçlar, kadına ve çocuğa yönelik şiddet, insanlığa karşı
suçlar, işkence,(BDP Önerisi: askeri darbe)
(AK Parti: Şiddet içeren terör suçları) (MHP Önerisi: terör eylemlerine katılma
ve bu eylemleri tahrik ve teşvik suçlarından) biriyle hüküm giymiş olanlar (MHP Önerisi: affa uğramış olsalar bile)
(3) Aday olmak memurluktan çekilme koşuluna bağlanamaz. Kamu
görevlileri seçimlerde aday olmaları halinde aylıksız izinli sayılırlar.
(4) Hâkimler ve savcılar ile bu meslekten sayılanlar, Türk
Silahlı Kuvvetleri ve genel kolluk mensupları, istihbarat teşkilatlarında
çalışanlar, mülki idare amirleri, büyükelçiler ve rektörler seçimlerde aday
oldukları takdirde görevlerinden istifa etmiş sayılırlar ve tekrar görevlerine
dönemezler. (CHP Önerisi: Görevlerine
geri dönebilirler)
(BDP Önerisi) Hâkimler, savcılar yüksek mahkeme ve yüksek yargı
üyeleri, kamu denetçileri, yüksek idari yetkililer görevlerinden çekilmedikçe
aday olamazlar.
Silahlı kuvvetler, güvenlik, istihbarat ve kolluk mensupları için,
en az bir yasama dönemi öncesinde görevlerinden çekilme koşulu aranır. Bu
görevleri icra edenler, askeri darbe, cinsel istismar, kadınlara ve çocuklara
yönelik şiddet, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, edimin ifasına fesat
karıştırma, işkence, insanlığa karşı işlenmiş suçlardan ulusal ya da iç hukukla
uyumlu uluslararası mahkemelerde suçlu bulunmuş oldukları takdirde aday
olamazlar.
Milletvekilliği ile
Bağdaşmayan İşler
Madde 68- (1) Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri,
devlet ve diğer kamu tüzelkişilerinde ve bunlara bağlı kuruluşlarda; devletin
veya diğer kamu tüzelkişilerinin doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak
katıldığı teşebbüs ve ortaklıklarda; özel gelir kaynakları ve özel imkânları
kanunla sağlanmış kamu yararına çalışan derneklerin ve devletten yardım
sağlayan ve vergi muafiyeti olan vakıfların, kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşları ile sendikalar ve bunların üst kuruluşlarının ve katıldıkları
teşebbüs veya ortaklıkların yönetim ve denetim kurullarında görev alamazlar,
vekili olamazlar, herhangi bir taahhüt işini doğrudan veya dolaylı olarak kabul
edemezler, temsilcilik, arabuluculuk ve hakemlik yapamazlar.
(2) Milletvekilleri yürütme organının teklif, inha, atama veya
onamasına bağlı resmî veya özel herhangi bir işle görevlendirilemezler. Bir
milletvekilinin belli konuda ve altı ayı aşmamak üzere Bakanlar Kurulunca
verilecek geçici bir görevi kabul etmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisinin
kararına bağlıdır.
(3) Milletvekilleri, bu sıfatlarından kaynaklanan konum ve
yetkilerini kendilerine çıkar ve yarar sağlamak amacıyla kullanamaz, üçüncü
kişilere doğrudan veya dolaylı ücretli iş yapamaz. (AK Parti) (Öneri prensipte doğru olmakla
birlikte, bir Anayasa sorunu değil yasa sorunudur.)
(4) Milletvekilliği ile bağdaşmayan diğer görev ve işler kanunla
düzenlenir.
(5) (CHP ve BDP Önerisi) Türkiye
Büyük Millet Meclisi üyelerinin seçildikleri anda ve görev yaptıkları süre
içinde mal bildiriminde bulunurlar. Bu bildirim kamuya açıklanır.
(Ak Parti) bu maddenin üçüncü fıkrasında öngörülen yöntemle sorun
yürürlükteki hukukumuz bakımından çözülmüştür. Bu gibi sorunları Anayasaya
taşımak, Anayasanın bu fıkra hükmünü işlevsiz kılabileceği gibi Anayasayı
gereksiz ayrıntıyla doldurmak anlamına gelir.
(MHP) Milletvekillerinin mal bildiriminde bulunması esasen yasal bir
zorunluluktur, Anayasada yer almasına gerek yoktur. Bu fıkra ile önerilen mal
bildirimi Milletvekillerinin hesap verebilirliğini ve vatandaşların bilgi
edinme haklarını yeterince korumamaktadır.
(6) Siyasi Parti
gruplarının bildireceği en kıdemli veya en yaşlı ikişer üyesinin katılımı ile Türkiye
Büyük Millet Meclisi üyelerinin uyması gereken siyasal etik ilkelerini
belirlemek ve etik kurallarının ihlaline ilişkin başvuruları incelemek üzere Siyasi Etik Komisyonu kurulur. Görev ve
yetkileri kanun ve Meclis İçtüzüğünde gösterilir. Komisyon, mutabakat ve
aleniyet esasına göre çalışır. Mutabakat sağlanamaması durumunda raporlama
yapılır. Komisyon gerekli
gördüğü hallerde gizlilik kararı verebilir.
Gerekçe Notu: Kıdemden Parlamento
kıdemi anlaşılır. Komisyonun bütün rapor ve kararları kamuya açıklanır.
Yasama Sorumsuzluğu ve
Dokunulmazlığı
Madde 69- (1) Milletvekilleri, Meclis çalışmalarındaki
oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düşüncelerinden ve bunları Meclis
dışında tekrarlamalarından dolayı sorumlu tutulamaz. Milletvekillerinin
görevleri ile ilgili olmak şartıyla Meclis dışındaki düşünce açıklamalarında da
aynı hüküm uygulanır. (MHP) (Bu
fıkra kürsü sorumsuzluğunu ifade etmektedir. 2. fıkrada yazılması
gereken cezai dokunulmazlık hali, kavramlar karıştırılarak, suça konu fiiller
müeyyidesiz bırakılacak şekilde değerlendirilemez.)
(BDP önerisi) Yasama sorumsuzluğu nefret söylemini ve ırkçılığı
kapsamaz.
Not: Bu fıkranın son cümlesi tekrar gözden geçirilecektir.
(2) (AK Parti ve BDP Önerisi) Seçimden önce veya sonra bir suç
işlediği ileri sürülen bir milletvekili Meclisin gizli oyla vereceği bir izin
kararı olmadıkça yakalanamaz, gözaltına alınamaz, tutuklanamaz, sorgulanamaz ve yargılanamaz. Meclis,
kararında bu izinlerden bazılarını geçici veya sürekli olarak vermeyebilir.
Meclisin izin kararı, isnad olunan suçla sınırlıdır. Kasten insan öldürmeye
ilişkin suçüstü hali dokunulmazlığın kapsamı dışındadır. Ancak bu halde yetkili
makam, durumu hemen ve doğrudan Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirir. (BDP
Önerisi) Ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçlarda suçüstü hali ile cinsel
istismar, kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet, zimmet, irtikâp, rüşvet,
hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflâs,
kaçakçılık, ihaleye fesat karıştırma ve edimin ifasına fesat karıştırma
suçlarından dolayı bir milletvekilinin sorguya çekilmesi ve yargılanması için
Türkiye Büyük Millet Meclisinin kararı aranmaz. Bu hallerde yetkili makam,
durumu hemen Meclis'e bildirir.
(2) (CHP Önerisi) Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri
sürülen bir milletvekili hakkında Türkiye Büyük Millet Meclisinin izni
olmadıkça; arama, yakalama, dinleme kararı verilemez, gözaltına alınamaz,
sorguya çekilemez. Milletvekilleri yasama işlevini aksatmayacak biçimde
tutuksuz olarak yargılanırlar. Kasten adam öldürmeye ilişkin suçüstü haliyle kasten
yaralama sonucu ölümün meydana gelmesine ilişkin haller bu hükmün dışındadır.
Ancak bu halde yetkili makam, durumu hemen ve doğrudan Türkiye Büyük Millet
Meclisine bildirir.
(2) (MHP Önerisi) Suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili
Meclisin gizli oyla vereceği kararı olmadıkça gözaltına alınamaz, yakalanamaz,
aranamaz, sorguya çekilemez ve
tutuklanamaz. Meclis izin kararında bu yetkilerden bazılarını geçici
veya sürekli olarak vermeyebilir. Meclisin izin kararı, isnad olunan suçla
sınırlıdır. Terör suçları ile suçüstü halinde ağır ceza mahkemesinin görevine
giren suçlar dokunulmazlık kapsamı dışındadır. Ancak, bu halde yetkili makam
durumu hemen Meclise bildirir.
(3) (MHP ve CHP Önerisi) Suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili
hakkındaki soruşturma Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, kovuşturma
Yargıtayca yapılır. Soruşturmayı yürütecek Cumhuriyet Savcıları ile davaya
bakacak heyetin üyeleri ceza daireleri üyeleri arasından ad çekme suretiyle
belirlenir. Heyetin başkanı en kıdemli üyedir. Buna ilişkin usul ve esaslar
kanunla düzenlenir. (AK Parti ve BDP, bu konunun genel hükümlere tabi olduğu
görüşündedir)
(4) Dokunulmazlığın kaldırılması talebi doksan gün içinde Meclis
tarafından karara bağlanmamışsa reddedilmiş sayılır. (MHP, bu düzenlemeye halen Mecliste bulunan
dokunulmazlık dosyalarının kaldırılması ihtimali olduğundan karşıdır.)
(5) Milletvekili hakkında, milletvekili seçilmeye engel bir
suçtan dolayı kesin hüküm giyme hali dışında seçiminden önce veya sonra
verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, milletvekilliğinin sona ermesine
bırakılır. Tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma,
Meclis'in yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlıdır.
Not: BDP, Milletvekili seçilme yeterliliğinde suç
tipleri konusunda anlaşma sağlandığı takdirde bu fıkraya katılacaktır)
(6) Milletvekilliği süresince zamanaşımı işlemez.
(7) Türkiye Büyük Millet Meclisindeki siyasal parti gruplarınca,
yasama dokunulmazlığı ile ilgili görüşme yapılamaz ve karar alınamaz.
(BDP Önerisi) Hakkında suç isnadı bulunan milletvekili, Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına başvurmak suretiyle, isnad edilen suçla
ilgili olarak dokunulmazlığından feragat edebilir.)
(BDP Önerisi) Dokunulmazlık kapsamında olmayan suçları işleyen,
dokunulmazlığı kaldırılan veya dokunulmazlıktan feragat eden milletvekillerinin
yargılanmaları, tutuksuz olarak ve yasama çalışmaları engellenmeyecek şekilde
yürütülür.
(BDP Önerisi) Dokunulmazlık kapsamında olmayan suçları işleyen,
dokunulmazlığı kaldırılan veya dokunulmazlıktan feragat eden milletvekilleri
hariç hiçbir milletvekilinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kararı olmaksızın
üstü veya evi aranamaz ve kişisel özgürlüklerinden mahrum bırakılamaz.
(BDP Önerisi) Milletvekillerinin görevlerini yerine getirmesine
hiçbir kurum ya da kişi engel olamaz. Bütün kamu görevlileri milletvekillerine
yardımcı olmakla yükümlüdür. Milletvekillerinin zorunlu kamu hizmetleri
ertelenir; milletvekillerine yurtdışına çıkış yasağı getirilemez.
Milletvekilliğinin Düşmesi
Madde 70- (1) İstifa eden milletvekilinin
milletvekilliğinin düşmesine, istifanın geçerli olduğunun Meclis Başkanlık
Divanınca tespit edilmesinden sonra, Genel Kurulca karar verilir.
(2)
Milletvekilliğinin seçilmeye engel bir suçtan kesin hüküm giyme veya kısıtlanma
halinde düşmesi, bu husustaki kesin mahkeme kararının Genel Kurula
bildirilmesiyle gerçekleşir.
(3)
Milletvekilliğiyle bağdaşmayan bir görev veya hizmeti sürdüren milletvekilinin
milletvekilliğinin düşmesine, yetkili komisyonun bu durumu tespit eden raporu
üzerine Genel Kurulca üye tamsayısının salt çoğunluğunun gizli oyuyla karar
verilir.
(4) Meclis
çalışmalarına özürsüz veya izinsiz olarak bir ay içinde toplam beş birleşim
günü katılmayan milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesine, durumun Meclis
Başkanlık Divanınca tespit edilmesi üzerine, Genel Kurulca üye tamsayısının
salt çoğunluğunun gizli oyuyla karar verilir.
İptal İstemi
Madde 71- (1) Yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına veya milletvekilliğinin
düşmesine yukarıdaki maddenin birinci, üçüncü veya dördüncü fıkralarına göre
karar verilmiş olması hallerinde, Genel Kurul kararının alındığı tarihten
başlayarak yedi gün içerisinde ilgili milletvekili veya bir diğer milletvekili,
kararın, Anayasaya, kanuna veya İçtüzüğe aykırılığı iddiasıyla iptali için
Anayasa Mahkemesine başvurabilir. Anayasa Mahkemesi, iptal istemini on beş gün
içerisinde kesin karara bağlar.
Yemin
Madde 72- (1) Milletvekilleri (AK
Parti: Başkan, Başkan Yardımcısı ve Bakanlar) göreve başlarken aşağıdaki
şekilde yemin ederler:
(AK Parti Önerisi) "İnsan haklarına, hukukun
üstünlüğüne ve demokrasiye bağlı kalacağıma; Devletin bağımsızlığını, ülkenin
bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma
mukaddesatım ve şerefim üzerine yemin ederim."
(CHP Önerisi) “Milletvekili sıfatıyla, Anayasaya sadakatten
ayrılmayacağıma; Türkiye Cumhuriyetinin bağımsızlığını ve ülkenin bütünlüğünü,
milletin kayıtsız şartsız egemenliğini koruyacağıma; insan haklarına dayanan
demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine ve Atatürk Devrimlerine bağlı kalacağıma;
milletvekili sıfatımdan kaynaklanan konum ve yetkilerimi kişisel çıkar ve yarar
sağlamak amacıyla kullanmayacağıma; vatandaşların refah ve mutluluğu için
çalışacağıma Türk Milleti önünde namusum ve şerefim üzerine andiçerim.”
(MHP Önerisi) Türkiye Büyük
Millet Meclisi üyeleri, göreve başlarken inandıkları mukaddes kitap huzurunda
aşağıdaki şekilde yemin eder:
"Devletin varlığı ve bağımsızlığını,
vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız
egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve lâik Cumhuriyete
ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; Anayasa'ya sadakatten
ayrılmayacağıma; büyük Türk Milleti huzurunda, bütün mukaddesatım, namusum ve
şerefim üzerine yemin ederim."
Madde
notu: Adalet ve Kalkınma Partisinin parantez
içinde düştüğü not Başkanlık sistemi ile ilgili olduğundan Komisyon tarafından
müzakere edilmemiş, ancak teklif sahibi tarafından açıklama yapılmıştır.
Toplanma ve Tatil
Madde 73- (1) Türkiye Büyük Millet Meclisi, her yıl Ekim ayının birinci
günü kendiliğinden toplanır.
(2) Meclis, tatil veya
ara verme sırasında doğrudan doğruya Cumhurbaşkanı (AK Parti Önerisi:
Başkanca), veya
Bakanlar Kurulunun istemi üzerine toplantıya çağrılır. Meclis Başkanı da
doğrudan doğruya veya üyelerin beşte birinin yazılı istemi üzerine Meclisi
toplantıya çağırır.
(3) Tatil ve ara vermeye ilişkin hükümler
İçtüzükte düzenlenir.
Madde
notu: Adalet ve Kalkınma Partisinin parantez
içinde düştüğü not Başkanlık sistemi ile ilgili olduğundan Komisyon tarafından
müzakere edilmemiş, ancak teklif sahibi tarafından açıklama yapılmıştır.
Başkanlık Divanı
Madde 74- (1) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanı, milletvekilleri arasından seçilen
Meclis Başkanı, başkan vekilleri, kâtip üyeler ve idare amirlerinden oluşur. (CHP ve BDP Önerisi) Divanın oluşumunda
cinsiyetler arası eşit temsil ilkesi gözetilir.
(2) Başkanlık Divanı, Meclisteki siyasî parti
gruplarının milletvekili sayısı oranında katılmalarını sağlayacak şekilde
kurulur. Siyasî parti grupları Meclis Başkanlığı için aday gösteremezler.
(3) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık
Divanı için bir yasama döneminde iki seçim yapılır.
(4) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan
adayları, Meclis üyeleri içinden, Meclisin toplandığı günden itibaren beş gün
içinde, Başkanlık Divanına bildirilir, Başkan seçimi gizli oyla yapılır. İlk
iki oylamada üye tamsayısının üçte iki ve üçüncü oylamada üye tamsayısının salt
çoğunluğu aranır. Üçüncü oylamada salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en
çok oy alan iki aday için dördüncü oylama yapılır; dördüncü oylamada en fazla
oy alan üye, Başkan seçilmiş olur. (CHP Önerisi: Dördüncü oylamada karar
yetersayısı, üye tamsayısının dörtte birinin iki fazlasından az olamaz.) Başkan seçimi, aday gösterme süresinin
bitiminden itibaren, beş gün içinde tamamlanır.
(5) Başkan ve oturumu
yöneten başkanlık divanı üyelerinin tarafsızlığı
esastır, oylamalara
katılamazlar.
(6) Bu maddede düzenlenmeyen diğer hususlar
İçtüzükte gösterilir.
İçtüzük ve Siyasi Parti Grupları
Madde 75- (1) Türkiye Büyük Millet Meclisi,
çalışmalarını, kendi yaptığı İçtüzük hükümlerine göre yürütür.
(2) İçtüzük hükümleri, siyasî parti
gruplarının, Meclisin bütün faaliyetlerine milletvekili sayısı oranında
katılmalarını sağlayacak şekilde düzenlenir. Anayasada yer alan özel hükümler
saklıdır.
(3) Siyasî parti grupları, en az yirmi (BDP Önerisi: on) milletvekilinden meydana gelir.
(4) İçtüzük değişiklikleri, Anayasanın değiştirilmesine ilişkin
usule tabidir. (AK Parti Önerisi: İçtüzüğün
değiştirilmesi usulü İçtüzükte gösterilir. İçtüzük yapım usulüne göre oluşmamış hiçbir Meclis kararı, İçtüzük
kuralı olarak nitelendirilemez.)
Toplantı ve Karar Yeter
Sayısı
Madde 76- (1) Türkiye
Büyük Millet Meclisi, yapacağı seçimler dahil bütün işlerinde üye tamsayısının
en az üçte biri ile toplanır. Meclis, Anayasada başkaca bir hüküm yoksa
toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile karar verir; ancak karar yeter
sayısı üye tamsayısının dörtte birinin bir fazlasından az olamaz.
(2) Genel ve yerel seçimler, halkoylaması, siyasal partiler, yerel yönetimler,
olağanüstü yönetim usulleri, yargı organı ve bağımsız idari kurullar konusunda
çıkarılacak kanunlar bakımından karar yeter sayısı üye tam sayısının salt
çoğunluğudur.
(AK Parti Önerisi) Bu tür nitelikli nisaplar anayasanın ilgili
maddesinde ve değişken şekilde öngörülebilir.
Not: (MHP) İşin önemine ve özelliğine uygun olarak bazı tasarı
ve tekliflerin yasalaşması için nitelikli çoğunluk aranması doğrudur. Nitelikli
çoğunluğun bu maddeye kapsayıcı bir istisna şeklinde yazılması uygulamada sorun
doğurabilir. Bunların giderilmesi için öncelikli olarak nitelikli çoğunluğun
ilgili maddelerde müzakere edilmesi, bu müzakerelerden ortaya çıkan sonuca göre
gerektiğinde bu maddeye dönülmesi gerekmektedir.
(3) Bakanlar Kurulu
üyeleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin katılamadıkları oturumlarında,
kendileri yerine oy kullanmak üzere bir bakana yetki verebilirler. Ancak bir
bakan kendi oyu ile birlikte en çok iki oy kullanabilir. Gizli oylamalarda
vekâletle oy kullanılamaz. (AK Parti
Önerisi: Böyle bir hükme ihtiyaç yoktur.)
Madde notu: Vekâletin dönem başında verilmesi veya belli aralıklarla
verilmesi hususunun İçtüzük çalışmalarında değerlendirilmesi gereklidir.
Görüşmelerin Açıklığı ve
Yayınlanması
Madde 77- (1) Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel
Kurulundaki görüşmeler açıktır ve tutanak dergisinde tam olarak yayımlanır.
(2) Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının salt
çoğunluğuyla kapalı oturum yapabilir. Bu oturumlardaki görüşmelerin yayımı Meclisin kararına
bağlıdır.
(3) Meclisteki açık görüşmelerin canlı ve her türlü araçla yayımı
esastır. Türkiye Radyo Televizyon Kurumunun bir kanalı bu iş için tahsis
edilir.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin Görev ve Yetkileri
Madde 78- (1) Türkiye
Büyük Millet Meclisinin görev ve yetkileri şunlardır:
a)
Kanun koymak, değiştirmek ve kaldırmak,
b)
Bakanlar Kurulu ve bakanları denetlemek
c)
(MHP Önerisi) Cumhurbaşkanını seçmek
ç) (CHP-MHP Önerisi) Bakanlar Kuruluna belli konularda kanun
hükmünde kararname çıkarma yetkisi vermek (BDP, parlamenter sistemde yasama
yetkisi yürütme organına devredemeyeceği gerekçesiyle katılmamıştır.)
d) Bütçe ve kesin hesap kanun tasarılarını
görüşmek ve kabul etmek
e) Para basılmasına ve savaş ilânına (BDP Önerisi: güç kullanımına) karar vermek,
f) Milletlerarası andlaşmaların onaylanmasını
uygun bulmak
g) Üye tam sayısının beşte üç çoğunluğunun
kararı ile genel ve özel af ilânına karar vermek, (BDP, özel bir nisap öngörülmesine karşıdır.)
ğ) Anayasanın diğer maddelerinde öngörülen
yetkileri kullanmak ve görevleri yerine getirmek.
h) (BDP Önerisi) Güç kullanımına ve barış ilanına
karar vermek
ı) (BDP Önerisi) Silahlı kuvvetleri, güvenlik ve
kolluk güçlerini, istihbarat kurumlarını ve bu kurumların harcamalarını
denetlemek,
i) (BDP Önerisi) Yasama ve denetim işlemlerini
gerçekleştirmek için daimi, geçici ya da özel komisyonlar kurmak,
j) (BDP Önerisi) Kuruluş ve çalışma esasları
yasayla belirlenmek kaydıyla, belli bir konuyu incelemek için araştırma ve
soruşturma komisyonu kurmak,
k) (BDP Önerisi) Devlet sırrı ve ticari sır
kavramlarının tanımını ve kapsamını belirlemek ve bu niteliklerin ilgili
durumda geçerli olup olmadığını saptamak,
Madde
notu: AK Parti, Başkanlık sistemi önerdiği
için, (b) ve (c) ve (ç) bent hükümlerine müzakeresine katılmamıştır.
Madde notu: (CHP) “Adalet
ve Kalkınma Partisi notunda belirttiği bentlerde teklifte bulunmamış ve bu
nedenle Komisyon tarafından müzakere edilmemiştir”.
Kanunların teklif edilmesi ve görüşülmesi
Madde 79- (1) Kanun teklif etmeye Bakanlar Kurulu ve
milletvekilleri yetkilidir. (BDP Önerisi: parti
grupları ve kayıtlı üç yüz bin seçmenin imzasıyla halk inisiyatifi yoluyla halk
da yetkilidir.)
(2) Kanun teklif ve tasarılarının Türkiye Büyük Millet
Meclisinde görüşülmesi demokratik müzakere anlayışı ve muhalefetin söz hakkının
etkili biçimde kullanılması esasları gözetilerek İçtüzükte düzenlenir. Kanun
teklif ve tasarılarının Türkiye Büyük Millet Meclisi komisyonlarında
görüşülmesi sırasında ilgili meslek gruplarının, uzmanların, kurum ve
kuruluşların görüşlerine başvurulması ile bu görüşlerin ayrı bir raporla
Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulmasına ilişkin usul ve esaslar İçtüzükte
düzenlenir.
2. fıkraya ek olarak (BDP Önerisi) Meclis acil bir durum olmadıkça,
iki ay öncesinden usulüne uygun olarak gündeme almadığı bir yasayı görüşmez.
Genel Kurul gündemi en az iki ay önce belirlenir, kamuya açık olarak ilan
edilir. Bir ay öncesinden kesin gündem yayımlanır ve hangi tasarın hangi gün ve
saatte tartışılacağı kamuya açıklanır.
(3) Konu ve içerik bakımından birbiri ile bağlantılı olmayan
hükümler ya da bu tür hükümlerde yapılan değişiklikler tek bir kanunda
düzenlenemez.
(4) Genel ve yerel seçimler, halkoylaması, siyasal partiler, yerel yönetimler,
olağanüstü yönetim usulleri, yargı organı, bağımsız idari kurullara ilişkin
kanunlar ile bir hukuk dalını sistematik olarak bütünüyle veya kapsamlı olarak
değiştiren temel kanunlarda tamamen veya kısmen değişiklik öngören teklif ve
tasarılar dağıtımından sonra esas komisyonda, esas komisyon raporunun
dağıtılmasından sonra Genel Kurulda bir hafta geçmedikçe görüşülemez.
(AK Parti, 1. Fıkradan sonraki fıkraları içtüzük meselesi olarak
görür, teklifinde yer alan 2. Fıkranın kapsamının yeterli olduğunu düşünür)
(AK Parti Önerisi) Kanun tekliflerinin Türkiye Büyük Millet
Meclisinde görüşülme usul ve esasları İçtüzükle düzenlenir. İçtüzük,
tekliflerin ihtisas komisyonlarında ayrıntılı olarak değerlendirilmesi, Genel
Kurulda ise komisyon raporlarının genelinin görüşülmesi ve oylanması esasına
göre düzenlenir. İçtüzük ile özel yasama usulleri getirilebilir.
Madde
notu: AK Parti, Başkanlık sistemi önerdiği
için, 1. fıkradaki Bakanlar Kurulu
ifadesinin müzakeresine katılmamıştır.
Kanunların
Cumhurbaşkanınca (AK Parti: Başkanca) yayımlanması
Madde 80- (1) Cumhurbaşkanı
(AK Parti: Başkan), Türkiye Büyük Millet Meclisince kabul edilen
kanunları on gün içinde yayımlar.
(2) Cumhurbaşkanı (AK Parti: Başkan), bütçe kanunları hariç olmak üzere,
yayınlanmasını uygun bulmadığı kanunları bir daha görüşülmek üzere, bu hususta
gösterdiği gerekçe ile birlikte aynı süre içinde Türkiye Büyük Millet Meclisine
geri gönderir. Cumhurbaşkanınca (AK Parti: Başkanca) kısmen uygun bulunmama durumunda,
Türkiye Büyük Millet Meclisi sadece uygun bulunmayan maddeleri görüşebilir.
Cumhurbaşkanı (AK Parti: Başkan), bütçe kanunlarını geri gönderemez.
(3) Türkiye Büyük. Millet Meclisi geri
gönderilen kanunu aynen kabul ederse, kanun, Cumhurbaşkanınca (AK Parti: Başkanca) beş
gün içinde yayınlanır.
(4) Cumhurbaşkanının geri göndermediği
veya süresinde yayınlamadığı kanunlar Meclis Başkanı tarafından yayınlanır.
Madde notu: AK Partinin teklifindeki Başkanlık sistemine ilişkin unsur
müzakere edilmemiştir.
Milletlerarası
(Uluslararası) anlaşmaları uygun bulma
Madde 81- (1) Türkiye
Cumhuriyeti adına yabancı devletlerle ve milletlerarası (uluslararası) veya
milletlerüstü (ulusalüstü) kuruluşlarla yapılacak andlaşmaların onaylanması,
Türkiye Büyük Millet Meclisinin onaylamayı bir kanunla uygun bulmasına
bağlıdır.
(2) (MHP-CHP Önerisi) Milletlerarası
andlaşmalar Meclis tarafından uygun bulunmadan önce Anayasa Mahkemesi
incelemesinden geçirilir.
(3) Ekonomik, ticarî veya teknik ilişkileri
düzenleyen ve süresi bir yılı aşmayan andlaşmalar, Devlet maliyesi bakımından
bir yüklenme getirmemek, kişi hallerine ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının
yabancı ülkelerdeki mülkiyet haklarına dokunmamak şartıyla, yayınlanma ile
yürürlüğe konabilir. Bu takdirde bu andlaşmalar, yayınlarından başlayarak bir
ay içinde Türkiye Büyük Millet Meclisinin bilgisine sunulur.
(4) Milletlerarası bir anlaşmaya dayanan uygulama anlaşmaları
ile kanunun verdiği yetkiye dayanılarak yapılan ekonomik, ticarî, teknik veya
idarî anlaşmaların Türkiye Büyük Millet Meclisince uygun bulunması zorunluluğu
yoktur. Ancak, bu fıkraya göre yapılan ekonomik, ticarî veya özel kişilerin
haklarını ilgilendiren anlaşmalar, yayınlanmadan yürürlüğe konulamaz.
(5) Uluslararası anlaşmalara çekince
konulması durumunda, ilgili çekince uygun bulma kanununa veya Bakanlar Kurulu
kararnamesine eklenir ve anlaşma ile birlikte yayımlanır.
(6) Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında değişiklik
gerektiren (BDP Önerisi: veya askeri
nitelikte yükümlülükler öneren) her türlü anlaşmaların yapılmasında birinci fıkra hükmü
uygulanır.
(7) Usulüne göre yürürlüğe konulmuş uluslararası anlaşmalar
kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa
Mahkemesine başvurulamaz. (MHP Önerisi) Bu kanunların Anayasa Mahkemesinin ön incelemesine
tabi olması gerekir.
Savaş hali ilânı ve
silahlı kuvvet kullanılmasına izin verme (BDP Önerisi: Güç Kullanımına İzin Verme)
Madde 82- (1) Uluslararası hukukun meşru saydığı
hallerde savaş hali ilânına ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası
anlaşmaların veya uluslararası nezaket kurallarının gerektirdiği haller
dışında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yabancı ülkelere gönderilmesine veya yabancı
silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunmasına izin verme yetkisi Türkiye Büyük
Millet Meclisinindir.
(BDP Önerisi) Türkiye Büyük Millet Meclisi, uluslararası hukukun
meşru saydığı hallerde ya da uluslararası anlaşmalar gereğince ortak savunma
yükümlülüğü çıktığında güç kullanımına izin verme yetkisine sahiptir.
(2) Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde veya ara vermede iken
ülkenin ani bir silahlı saldırıya uğraması ve bu sebeple silahlı kuvvet
kullanılmasına derhal karar verilmesinin kaçınılmaz olması halinde
Cumhurbaşkanı Bakanlar Kurulunun önerisi üzerine (AK Parti: Başkan), Türk Silahlı Kuvvetlerinin kullanılmasına
karar verebilir.
(BDP Önerisi) Türkiye sınırları dışına silahlı kuvvet gönderme
esasları, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından onaylanmış bir uluslararası
anlaşma uyarınca yasa ile belirlenir. Türkiye sınırları içinde yabancı
ülkelerin silahlı güçlerinin varlığı ve dolaşımı Türkiye Büyük Millet Meclisi
tarafından onaylanmış uluslararası anlaşmalar ve ilgili yasalarla belirlenir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi bu kararları nitelikli çoğunlukla alır.
Madde notu: AK Partinin teklifindeki Başkanlık sistemine ilişkin unsur
müzakere edilmemiştir.
Türkiye Büyük Millet
Meclisinin Seçim Dönemi
Madde 83- (1) Türkiye Büyük Millet Meclisinin seçimleri
dört yılda bir yapılır.
(2) Meclis veya
anayasada belirtilen şartlar dahilinde Cumhurbaşkanı, bu süre dolmadan seçimin yenilenmesine karar verebilir.
(3) Yenilenmesine karar verilen
Meclisin yetkileri, yeni Meclisin toplanmasına kadar sürer. Seçimlerin
yenilenmesine karar verilmesi durumunda en geç doksan gün içinde seçim yapılır,
yeni Meclis seçim sonuçlarının kesin ilanından itibaren en geç beş gün içinde
toplanır.
Madde notu: AK Parti başkanlık sistemi önerisi sebebiyle önceki
maddelerde yer alan atfıyla yetinir. Başkanlık sisteminin hiçbir unsuru
müzakere edilmemiştir.
Maddeye ilişkin AK Parti Önerisi
(1) Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Başkanlık seçimleri beş yılda
bir aynı günde yapılır.
(2) Meclis ve Başkanlık seçimlerine ilişkin usûl ve esaslar kanunla
düzenlenir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Seçimlerinin
Ertelenmesi ve Ara Seçimler
Madde 84- (1) Savaş sebebiyle (BDP Önerisi: uluslararası hukuka uygun olmak
kaydıyla savunma ve güç kullanımını gerektiren bir durumda) yeni seçimlerin yapılmasına imkân görülmezse,
Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye tamsayısının salt çoğunluğuyla (BDP Önerisi: üye tam sayısının üçte iki oranıyla
alınır.) seçimlerin bir yıl
ertelenmesine karar verebilir. Erteleme sebebi ortadan kalkmamışsa, aynı usule
göre bu işlem tekrarlanabilir. (BDP Önerisi: Bu cümlenin metinde yer almaması gerektiğini
düşünmektedir.)
(2) Türkiye Büyük Millet
Meclisi üyeliklerinde boşalma olması halinde, ara seçime gidilir. Ara seçim,
her seçim döneminde bir defa yapılır ve genel seçimden on sekiz ay geçmedikçe
ara seçime gidilemez. Ancak, boşalan üyeliklerin sayısı, üye tamsayısının yüzde
beşini bulduğu hallerde, ara seçimlerin üç ay içinde yapılmasına karar verilir.
Genel seçimlere bir yıl kala, ara seçim yapılamaz.
(AK Parti önerisi) Siyasi partilerin seçim
çevrelerindeki milletvekili aday listelerinde bulunup da seçilemeyen adaylar
bulundukları sıra esas alınarak yedek milletvekili sayılırlar. Ayrıca siyasi
partiler genel seçimlerde her seçim çevresinde en az bir olmak üzere seçilecek
milletvekili sayısının beşte biri oranında, bağımsız adaylar ise bir yedek
milletvekili adayı gösterirler. Milletvekilliklerinde boşalma olması halinde
boşalan üyelikler öncelikle o seçim çevresindeki asıl aday listesinde bulunup
da seçilemeyen yedek milletvekilleri ikame olunur. Bir seçim çevresinde tüm
milletvekilliklerinin aynı parti adayları tarafından kazanılmış olduğu
hallerde, yedek milletvekili listesindeki adaylar sırayla boşalan
milletvekilliğine ikame olunur. Boşalan milletvekilliğinin bağımsız adaylardan
olması halinde, bu milletvekilinin oy pusulasında gösterilen yedek milletvekili
adayı, boşalan milletvekilliğine ikame olunur. İkame gerçekleşmedikçe yedek
milletvekilliği için hiçbir hak oluşmaz.
Not: Yürütme Bölümünde “Seçilen meclisin başkanlık
divanı oluşumundan sonra, başbakanın istifası ya da Bakanlar Kuruluna
güvensizlik oyu verilmesi halinde, Meclisin kararıyla seçimlerin yenilenmesine
karar verilebilir.” Hükmü ele alınacaktır.
Madde notu: AK Parti başkanlık sistemi önerisi sebebiyle önceki
maddelerde yer alan atfıyla yetinir. Başkanlık sisteminin hiçbir unsuru
müzakere edilmemiştir.
Maddeye ilişkin AK Parti Önerisi
(1) Savaş sebebiyle seçimlerin yapılmasına imkân görülmezse, Türkiye
Büyük Millet Meclisi ve Başkanlık seçimlerinin bir yıl ertelenmesine Meclis
karar verebilir. Erteleme sebebi ortadan kalkmamışsa, aynı usule göre bu işlem
tekrarlanabilir.
(CHP-MHP Önerisi) Kanun
hükmünde kararname çıkarma yetkisi verme
Madde 85- (1) Türkiye Büyük Millet Meclisi, zorunlu ve
ivedi durumlarla sınırlı olmak üzere üye tamsayısının salt çoğunluğu ile
Bakanlar Kuruluna kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi verebilir. Ancak
olağanüstü yönetim usulleri saklı kalmak üzere kişi hakları, siyasal haklar ve
devletin olumsuz edimini gerektiren sosyal ve ekonomik haklar kanun hükmünde
kararnamelerle düzenlenemez.
(2) Yetki kanunu, çıkarılacak kanun hükmünde kararnamenin, amacını,
kapsamını, ilkelerini, kullanma süresini ve yürürlükten kaldırılacak kanun
hükümlerini gösterir. Yetki kanunlarının süreleri uzatılarak kanun hükmünde
kararname uygulamasına süreklilik ve yaygınlık kazandırılamaz.
(3) Kanun hükmünde
kararnameler, kararnamede yayından sonraki bir tarih belirlenmemişse, Resmi
Gazetede yayınlandıkları gün yürürlüğe girer ve aynı gün Türkiye Büyük Millet
Meclisine sunulur.
(4) Yayımlandıkları gün Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulmayan
kararnameler bu tarihte; Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından görüşülmemiş
kararnameler Meclise sunum tarihinden itibaren altı ayın sonunda ve Türkiye
Büyük Millet Meclisince reddedilen kararnameler reddeden kararın Resmî Gazetede
yayımlandığı tarihte, yürürlükten kalkar. Değiştirilerek kabul edilen
kararnamelerin değiştirilmiş hükümleri, bu değişikliklerin Resmî Gazetede
yayımlandığı gün yürürlüğe girer.
(5) Cumhurbaşkanı yayımlanmasını uygun görmediği kanun hükmünde
kararnameleri Bakanlar Kuruluna gerekçeleri ile birlikte yedi gün içinde geri
gönderebilir. Bakanlar Kurulu geri gönderilen kanun hükmünde kararnameyi aynen
kabul ederse, kararname üç gün içinde Cumhurbaşkanı tarafından yayımlanır.
Cumhurbaşkanının geri göndermediği ya da yayımlamadığı kanun hükmünde
kararnameler Bakanlar Kurulu tarafından yayımlanır.
(6) Bakanlar Kurulunun istifası, düşürülmesi veya yasama döneminin
bitmesi, belli süre için verilmiş olan yetkinin sona ermesine sebep olmaz.
(7) Olağanüstü yönetim usullerinde Bakanlar Kurulunun kanun hükmünde
kararname çıkarmasına ilişkin hükümler saklıdır.
Madde notu: BDP, kanun hükmünde kararnamelere karşıdır.
Madde notu: AK Parti, Başkanlık sistemi önerdiği için, maddenin müzakeresine katılmamıştır
Not:
“Devletin olumsuz edimi” kavramı yerine daha uygun bir ifade düşünülecektir.
(BDP Önerisi) Halk
İnisiyatifi
Madde 86- (1) Seçmen kütüğüne kayıtlı üç yüz bin seçmenin
imzasıyla halk yasa teklifi veya Anayasa değişikliği önerisi sunabilir. Bu yasa
teklifi veya Anayasa değişikliği önerisi, uluslararası hukukla uyuşmazlık
içinde olamaz, insan haklarının kazanımlarına aykırı hükümler taşıyamaz, temel
hak ve özgürlükleri gerileten hükümler barındıramaz ve hukuki norm oluşturmanın
temel koşullarını taşımak zorundadır. Bu koşullara aykırı yasa teklifleri yok
hükmündedir.
(2) Halk inisiyatifinin yasa önerisi Türkiye Büyük Millet Meclisi
Genel Kurulunda üye tam sayısının salt çoğunluğuyla, Anayasa değişikliği
önerisi ise üye tam sayısının üçte iki çoğunluğuyla kabul edilir.
(3) Halkın yasa teklifini destekleyenler, ilgili görüşmeler Türkiye
Büyük Millet Meclisi'nde yapılırken, temsili olarak görüşmelere katılır.
(4) Türkiye Büyük Millet Meclisi halkın yasa teklifini kabul etmezse
teklifi halkoyuna sunar. Teklif kabul edildiği takdirde yasalaşır.
Türkiye Büyük Millet
Meclisinin Bilgi Edinme ve Denetim Yolları
Genel Olarak
Madde 87- (1)
Türkiye Büyük Millet Meclisi soru, Meclis araştırması, genel görüşme, gensoru,
Meclis soruşturması ve rapor isteme yollarıyla bilgi edinme ve denetleme
yetkisini kullanır. Soru, Meclis araştırması ve genel görüşme ile ilgili
önergelerin verilme şekli, içeriği ve kapsamı ile cevaplandırılma, görüşme ve
araştırma yöntemleri Meclis İçtüzüğü ile düzenlenir.
Madde notu: AK Parti hükümet sistemi önerisi Başkanlık sistemi olduğu
için sadece bilgi edinme yolu olarak meclis araştırmasını öngörmektedir. Klasik
parlamenter sistem önerilerini müzakere etmemektedir.
Soru
Madde 88- (1) Soru, Bakanlar Kurulu adına, sözlü veya
yazılı olarak cevaplandırılmak üzere Başbakan veya bakanlardan bilgi istemekten
ibarettir.
(2) Soru önergesine
süresinde cevap verilmemesi halinde, ilgili Bakan Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanı tarafından Genel Kurul' da cevap vermeye davet edilir. Davet üzerine on
beş gün içerisinde cevap verilmemesi halinde soru önergesi Resmi Gazete' de ve
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin resmi internet sitesinde yayınlanır. Önerge
sahibi milletvekiline genel kurul da önergesi hakkında on dakikalık söz hakkı
verilir
Madde notu: AK Parti hükümet sistemi önerisi Başkanlık sistemi olduğu
için sadece bilgi edinme yolu olarak meclis araştırmasını öngörmektedir. Klasik
parlamenter sistem önerilerini müzakere etmemektedir.
Meclis Araştırması
Madde 89- (1) Meclis araştırması, belli bir konuda
bilgi edinilmek için yapılan incelemeden ibarettir.
(2) Bir siyasi parti grubunun talebi üzerine Genel Kurul’da
alınacak kararla araştırma komisyonu kurulabilir ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tam sayısının en az üçte birinin
talebi halinde Meclis Araştırma Komisyonu kurulması zorunludur. (AK Parti bu fıkraya katılmamaktadır.)
(2) (AK Parti Önerisi)
Meclis araştırması ile ilgili önergenin verilme şekli, içeriği ve
kapsamı ile araştırma usûlleri İçtüzük ile düzenlenir
(3) Meclis Araştırma Komisyonu kamu ve özel kuruluşlarda gerekli
bilgi ve belgeleri isteyebilir, ilgilileri dinleyebilir. Kuruluş, kişi ve
kurumlar komisyonun çağrısına uymakla yükümlüdür. (AK Parti bu fıkraya katılmamaktadır.)
(BDP Önerisi: Bir konunun yargıya intikal etmesi meclis araştırma
komisyonu kurulmasına engel değildir.)
(4) (BDP Önerisi: Meclis araştırma komisyonun talebine karşılık
ticari sır ve devlet sırrı gerekçe gösterilemez.)
Not: (CHP-MHP: Ticari sır ve devlet sırrı kavramlarına teknik,
objektif ve somut ölçütler getirilmeli, aksi yaklaşımlarla araştırma komisyonu
çalışmaları engellenmemelidir.)
Gensoru
Madde 90- (1) Gensoru önergesi, bir siyasal parti grubu
adına veya en az yirmi (BDP
Önerisi: on) milletvekilinin imzasıyla verilir.
(2) Gensoru önergesi, verilişinden sonraki üç gün içinde
bastırılarak üyelere dağıtılır; dağıtılmasından itibaren on gün içinde gündeme
alınıp alınmayacağı görüşülür. Bu görüşmede, ancak önerge sahiplerinden biri,
siyasal parti grupları adına birer milletvekili, Bakanlar Kurulu adına Başbakan
veya bir bakan konuşabilir. Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tam sayısının en
az üçte biri tarafından verilen gensoru önergesinin gündeme alınması
zorunludur.
(3) Gündeme alma kararıyla birlikte, gensorunun görüşülme günü
de belli edilir; ancak gensorunun görüşülmesi, gündeme alma kararının verildiği
tarihten başlayarak iki gün geçmedikçe yapılamaz ve yedi günden sonraya
bırakılamaz.
(4) Gensoru görüşmeleri sırasında üyelerin veya grupların
verecekleri gerekçeli güvensizlik önergeleri veya Bakanlar Kurulunun güven
isteği, bir tam gün geçtikten sonra oylanır.
(5) Bakanlar Kurulunun veya bir bakanın düşürülebilmesi, üye
tamsayısının salt çoğunluğuyla olur; oylamada yalnız güvensizlik oyları
sayılır.
(6) Bakanlar Kurulu’na karşı verilecek güvensizlik önergesinde
başbakan adayının ismi yer alır. Bakanlar Kurulu’nun üye tam sayısının salt
çoğunluğunun oyu ile düşürülmesi durumunda Cumhurbaşkanı önergede ismi geçen
milletvekilini başbakan olarak atar.
Madde notu: AK Parti hükümet sistemi önerisi Başkanlık sistemi olduğu
için sadece bilgi edinme yolu olarak meclis araştırmasını öngörmektedir. Klasik
parlamenter sistem önerilerini müzakere etmemektedir.
Meclis Soruşturması
Madde 91-
(1) Başbakan veya bakanlar hakkında, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye
tamsayısının en az onda birinin vereceği önerge ile soruşturma açılması
istenebilir. Meclis, bu istemi en geç bir ay içinde görüşür ve gizli oyla
karara bağlar. (CHP-MHP Önerisi: Önergenin
reddi halinde önergeyi verenler on beş gün içinde Anayasa Mahkemesi
Başkanlığı’na itiraz dilekçesi verebilir. Karar tarihinden itibaren on beş gün
içinde genel kurullarında kura usulüyle belirlenecek Anayasa Mahkemesi’nden
bir, Yargıtay ceza dairelerinden
iki, Yargıtay hukuk dairelerinden bir, Danıştay’dan bir üyeden oluşan geçici
inceleme kurulu bu itirazları inceler. Kurula Anayasa Mahkemesi’nden gelen üye
başkanlık eder.)
(2) Soruşturma açılmasına
karar verilmesi halinde, Meclisteki siyasal partilerin, güçleri oranında
komisyona verebilecekleri üye sayısının üç katı olarak gösterecekleri adaylar
arasından her parti için ayrı ayrı ad çekme suretiyle kurulacak on beş kişilik
bir komisyon tarafından soruşturma yapılır. Komisyon, tarafsızlık ve gizlilik
esasına göre çalışır. Komisyon, soruşturma sonucunu belirten raporunu iki ay
içinde Meclise sunar. Soruşturmanın bu sürede bitirilememesi halinde, komisyona
iki aylık yeni ve kesin bir süre verilir. Bu süre içinde raporun Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına teslimi zorunludur.
(3) Rapor Başkanlığa
verildiği tarihten itibaren on gün içinde dağıtılır, dağıtımından itibaren on
gün içinde görüşülür ve gerek görüldüğü takdirde ilgilinin Yüce Divana sevkine
karar verilir. Yüce Divana sevk kararı ancak üye tamsayısının salt çoğunluğunun
gizli oyuyla alınır. Yüce Divana sevk edilenler görevden düşer.
(4) Meclisteki siyasal
parti gruplarında, Meclis soruşturması ile ilgili görüşme yapılamaz ve karar
alınamaz.
Madde notu: AK Parti hükümet sistemi önerisi Başkanlık sistemi olduğu
için sadece bilgi edinme yolu olarak meclis araştırmasını öngörmektedir. Klasik
parlamenter sistem önerilerini müzakere etmemektedir.
Rapor İsteme
Madde 92- (1) Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının onda biri
ya da siyasi parti grupları, temel hak ve özgürlüklere ilişkin mevzuatın
uygulanması ve sonuçları konusunda Bakanlar Kurulu’ndan rapor talep edebilir.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin (BDP Önerisi: Silahlı Kuvvetlerin) yabancı ülkelere gönderilmesi ya da yabancı silahlı kuvvetlerin
Türkiye’de bulunmasına izin verilmesi hallerinde Bakanlar Kurulu silahlı
kuvvetlerin durumu hakkında her iki ayda bir Meclise rapor sunar. Bu fıkrada
belirtilen raporların Genel Kurulda görüşülme usulleri İçtüzükle düzenlenir.
Madde
notu: AK Parti böyle bir denetim imkanının
mevcut denetim araçlarınca karşılandığı görüşündedir. Bu nedenle maddenin
gereksiz olduğu kanaatindedir.
Seçimlerin Genel Yönetim
ve Denetimi
Madde 93- (1) Seçimler,
yargı organının genel yönetim ve denetimi altında yapılır.
(BDP Önerisi) Seçimler, halk oylaması ve
halk inisiyatifi, şeffaflık, çoğulculuk ve adil yarışma esaslarına uygun olarak
Meclisin ve yargının yönetim ve denetimi altında yapılır. Bu görev ve yetki
Meclise ve Seçim Konseyi'ne aittir.
(2) (AK Parti Önerisi) Seçimlerin
başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğü ile
ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra
seçim konularıyla ilgili bütün şikâyet ve itirazları inceleme ve kesin karara
bağlama ve Başkanlık, milletvekilliği ve mahalli idare yöneticiliği seçim
tutanaklarını kabul etme görevi Yüksek Seçim Kurulunundur.
(CHP Önerisi) Seçimler,
yargı organlarının genel yönetim ve denetimi altında yapılır. Seçimlerin
başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğü ile
ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra
seçim konularıyla ilgili bütün yolsuzluklar, şikayet ve itirazları inceleme ve
kesin karara bağlama ve seçim tutanaklarını kabul etme, seçimden sonra ortaya
çıkan seçilme yeterliğine ilişkin eksiklikler dolayısıyla tutanağın iptaline
karar verme, Cumhurbaşkanı seçiminin Cumhurbaşkanı Seçim Kurulu tarafından
yapılması halinde buna ilişkin her türlü işlemi denetleme görevi Yüksek Seçim Kurulunundur.
(MHP
Önerisi) Seçimlerin
başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğü ile
ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim
konularıyla ilgili şikâyet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama ve
milletvekillerinin seçim tutanaklarını kabul etme görevi Yüksek Seçim
Kurulunundur.
(BDP Önerisi) Seçimlerin başlamasından bitimine kadar, düzen ve
dürüstlük içinde yönetilmesi ve denetlenmesiyle ilgili işlemleri yapmak, seçim
süresince ve seçim sonrasında şikâyet ve itirazları inceleme yetkisi Seçim
Konseyi'ne aittir.
Madde notu: AK Parti başkanlık sistemi önerisi sebebiyle önceki
maddelerde yer alan atfıyla yetinir. Başkanlık sisteminin hiçbir unsuru
müzakere edilmemiştir.
(3) (AK Parti-BDP Önerisi) Yüksek Seçim
Kurulu, onbir üyeden oluşur. Üyelerin üçü hukukçu öğretim üyeleri ve avukatlar
arasından TBMM’nin üye tam sayısının beşte üç çoğunluğuyla seçilir. Üyelerin
ikisi Yargıtay, ikisi Danıştayın kendi üyeleri arasından kura ile belirlenir.
Üyelerden dördü son genel seçimde siyasi partilerin aldıkları oy oranı
sıralamasına göre ilk dört parti tarafından seçilir. Üyeler, salt çoğunluk ve
gizli oyla aralarından bir başkan ve bir başkan vekili seçerler. Süresi
bitenler bir kere daha seçilebilir.
(CHP Önerisi) Yüksek
Seçim Kurulu on bir üyeden oluşur. Üyelerden dördü son genel seçimde siyasi
partilerin aldıkları oy oranı sıralamasına göre ilk dört parti,
ikisi Yargıtay, ikisi Danıştay Genel Kurullarınca kendi üyeleri arasından kura
ile belirlenir. Bir üye hukukçu öğretim üyeleri arasından Üniversitelerarası
Kurul tarafından; bir üye avukatlar arasından Türkiye Barolar Birliği
tarafından; bir üye de seçim işlerinde uzman hakimler arasından Hakimler ve
Savcılar Yüksek Kurulu tarafından seçilir. Yüksek Seçim Kurulu üyeleri, salt
çoğunluk ve gizli oyla aralarından bir başkan ve iki başkanvekili
seçerler. Yüksek Seçim Kurulu
üyeleri resmi ya da özel başka bir görev yapamazlar.
(MHP Önerisi) Yüksek Seçim
Kurulu, 11 üyeden oluşur. Üyelerden dördü son milletvekili veya il genel
meclisi seçimlerinde en çok oyu alan ilk dört partinin bildireceği birer asil
birer yedek üye ile Yargıtay'dan dört Danıştay'dan üç üye olmak üzere kendi
üyesi olan adaylar arasından genel kurulları huzurunda kur'a ile dört yıllığına
seçilir.
Not: Yüksek Seçim Kuruluna seçilecek üyelerin menşei siyasi
partiler ve yargı mensupları üzerinden anlaşma sağlandığı takdirde MHP, Kurulun
üye sayısında, yedek üyelerin durumu ve çalışma esası hakkında esnek
davranabilir.
YÜRÜTME
Cumhurbaşkanının Nitelikleri ve Tarafsızlığı
Madde 94- (1) Cumhurbaşkanı, kırk
yaşını doldurmuş, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip, (MHP-CHP Önerisi)
yükseköğrenim görmüş (BDP yükseköğrenim şartı öngörmemektedir.), (CHP-BDP
Önerisi) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları (MHP Önerisi: Türk vatandaşları) arasından (CHP-MHP Önerisi) yedi yıl
(BDP Önerisi: beş yıl) için bir defaya mahsus olmak üzere (CHP-MHP Önerisi) Türkiye
Büyük Millet Meclisi (BDP Önerisi: halk) tarafından seçilir. (BDP Önerisi:
Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki kez
Cumhurbaşkanı seçilebilir. Kimse arka arkaya iki defa Cumhurbaşkanı seçilemez.)
(2) (CHP-MHP Önerisi) Cumhurbaşkanlığına
Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri arasından veya Meclis dışından aday
gösterilebilmesi; Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının yüzde onunun
yazılı teklifi ile mümkündür. (MHP Önerisi: En son yapılan milletvekili genel
seçimlerinde geçerli oylar toplamı birlikte hesaplandığında yüzde onu geçen
siyasi partilerin birlikte ortak aday bildirmesi ile en son yapılan
milletvekili genel seçimlerinde kayıtlı seçmen sayısının %2’sinin aday
göstermek üzere İlçe Seçim Kurullarına başvurusu ile mümkündür. (BDP Önerisi:
Cumhurbaşkanlığına on milletvekilinin yazılı teklifi ile veya en az yüzbin
seçmen tarafından aday gösterilir.)
(3) (CHP-BDP Önerisi) Cumhurbaşkanı bütün görev ve yetkilerini
yerine getirirken tarafsızdır. Cumhurbaşkanı seçilenin partisi ile
ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona erer.
(4) (BDP Önerisi)
Cumhurbaşkanlığına aday olan başbakan ve bakanlar kurulu üyeleri istifa eder,
seçilmemeleri halinde görevlerine dönemezler. Bu kapsama giren diğer kamu
görevleri yasayla belirlenir.
(5) (BDP Önerisi)
Cumhurbaşkanlığının görev ve yetkileri anayasada sayma yoluyla belirlenir.
(6) (BDP Önerisi) Adaylar seçimden önce mal bildiriminde bulunur ve
bildirim Resmi Gazetede yayınlanır. Adayların aldığı bağış ve yardımlar,
şeffaflık ve dürüstlük ilkesine göre Seçim Konseyi ile Sayıştay tarafından
denetlenir.
(7) (BDP Önerisi) Haklarında dokunulmazlık kapsamı dışındaki suçlar
nedeniyle fezleke bulunan milletvekilleri ve bakanlar bu davaların sonucu
kesinleşmeden aday olamaz.
(8) (BDP Önerisi) Cumhurbaşkanlığı seçimi ve adaylığı ile ilgili
diğer hususlar kanunla düzenlenir.
(AK Parti Önerisi) (Başkanın Seçilme
Yeterliliği ve Adaylık)
(1) Başkan, kırk yaşını doldurmuş,
yükseköğrenim yapmış ve milletvekili seçilme yeterliliğine sahip vatandaşlar
arasından, halk tarafından seçilir.
(2)
Başkanın görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Başkan
seçilebilir.
(3)
Başkanlığa son genel seçimde en az yüzde beş oranında oy almış olan
siyasi partiler ile en az yüzbin seçmen aday gösterebilir.
(4)
Başkan seçilen milletvekilinin Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği
sona erer.
Cumhurbaşkanının (AK Parti: Başkanın) Seçimi
Madde 95- (1) (CHP-MHP Önerisi) Cumhurbaşkanının
görev süresinin dolmasından otuz gün önce ya da cumhurbaşkanlığı makamının
boşalmasından on gün sonra cumhurbaşkanlığı seçimine başlanır ve seçime başlama
tarihinden itibaren yirmi gün içinde seçim sonuçlandırılır. Bu sürenin ilk on
gününde adaylar Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanına bildirilir.
Kalan yirmi günde seçim tamamlanır.
(BDP Önerisi) Cumhurbaşkanı seçimi, Cumhurbaşkanının görev süresinin
dolmasından önceki altmış gün içinde; makamın herhangi bir sebeple boşalması
halinde ise boşalmayı takip eden altmış gün içinde tamamlanır.
(BDP Önerisi) Cumhurbaşkanlığı Seçim Konseyi’nin yönetimi ve
denetimi altında şeffaflık, dürüstlük, eşitlik ve adil yarışma ilkelerine göre
yapılır.
(2) (CHP Önerisi) Cumhurbaşkanı Türkiye
Büyük Millet Meclisi tarafından. üye
tamsayısının üçte ikisi ile seçilir. Kırk sekiz saat ara ile yapılacak üç
oylama sonucunda hiçbir aday bu çoğunluğu sağlayamazsa hemen Cumhurbaşkanını
Seçim Kurulu oluşturulur. Kurulun üye sayısı Türkiye Büyük Millet Meclisi üye
tamsayısının iki katıdır. Cumhurbaşkanını Seçim Kurulu Türkiye Büyük Millet
Meclisi üyeleri ile her ilin il genel meclisi üyelerinden oluşur. Her il,
kurulda nüfusu oranında ve en az bir temsilciyle temsil edilir. Cumhurbaşkanı
Seçim Kurulunun kuruluşuna ve seçime ilişkin usul ve esaslar kanunda
gösterilir. Cumhurbaşkanını Seçim Kurulu, Türkiye Büyük Millet Meclisinde
yapılan son oylamada en çok oy almış iki aday arasından üye tamsayısının salt
çoğunluğuyla cumhurbaşkanını seçer.
(MHP Önerisi) En az iki gün ara ile
yapılacak oylamaların ilk ikisinde üye tamsayısının üçte iki çoğunluk oyu
sağlanamazsa üçüncü oylamaya geçilir, üçüncü oylamada üye tamsayısının salt
çoğunluğunu sağlayan aday Cumhurbaşkanı seçilmiş olur. Bu oylamada üye
tamsayısının salt çoğunluğu sağlanamadığı takdirde üçüncü oylamada en çok oy almış
bulunan iki aday arasında dördüncü oylama yapılır, Bu oylamada da üye
tamsayısının salt çoğunluğu ile Cumhurbaşkanı seçilemediği takdirde Türkiye
Büyük Millet Meclisi seçimleri derhal yenilenir.
(BDP Önerisi) Genel oyla yapılacak
seçimde, geçerli oyların salt çoğunluğunu alan aday Cumhurbaşkanı seçilmiş
olur. İlk oylamada bu çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamayı izleyen ikinci pazar
günü ikinci oylama yapılır. Bu oylamaya, ilk oylamada en çok oy almış iki aday
katılır ve geçerli oyların çoğunluğunu alan aday Cumhurbaşkanı seçilmiş olur.
(3) Seçilen cumhurbaşkanı göreve
başlayıncaya kadar görev süresi dolan cumhurbaşkanının görevi devam eder.
(4) (BDP Önerisi) Genel seçimlerin
yapıldığı tarihten doksan gün önce ve sonra cumhurbaşkanlığı seçimi yapılmaz.
Bu durumda süresi dolan cumhurbaşkanının görev süresi yeterli süre için
kendiliğinden uzar.
(5) (BDP Önerisi) Herhangi bir adayın ölümü ya
da cumhurbaşkanlığı görevine yerine getirmesine engel hali ortaya çıkarsa,
seçim süreci yasanın belirleyeceği koşullarda yeniden başlar.
(AK Parti Madde Önerisi) (1) Genel oyla yapılacak
seçimde, geçerli oyların salt çoğunluğunu alan aday Başkan seçilmiş olur. İlk
oylamada bu çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamayı izleyen ikinci pazar günü ikinci
oylama yapılır. Bu oylamaya, ilk oylamada en çok oy almış iki aday katılır ve
geçerli oyların çoğunluğunu alan aday Başkan seçilmiş olur.
(2) İkinci oylamaya katılmaya hak kazanan adaylardan birinin
herhangi bir nedenle seçime katılmaması halinde; ikinci oylama, boşalan
adaylığın birinci oylamadaki sıraya göre ikame edilmesi suretiyle yapılır.
İkinci oylamaya tek adayın kalması halinde, bu oylama referandum şeklinde
yapılır. Aday, geçerli oyların çoğunluğunu aldığı takdirde Başkan seçilmiş
olur.
İDARE ve KAMU HİZMETLERİ
İdarenin Esasları
Madde 96- (1) İdare, kuruluş ve görevleriyle bir
bütündür (BDP, bu ifadeye katılmamaktadır.) ve kanunla düzenlenir.
(2) İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden
yönetim (BDP Önerisi: demokratik
yerinden yönetim) esaslarına
dayanır.
(3) Kamu tüzelkişiliği, ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği
yetkiye dayanılarak kurulur.
(4) (CHP-MHP Önerisi) İdari işlemlerde
(AK Parti-BDP Önerisi): İdarenin her türlü faaliyetlerinde) şeffaflık ve hesap verebilirlik esastır. (AK Parti-BDP Önerisi: bunlara ilaveten “ayrımcılık yasağı”)
(BDP Önerisi: eşitlik, katılımcılık) İdare,
işlemlerinde gerekçe göstermek ve işlemlerine karşı başvurulacak kanun
yollarını belirtmek zorundadır. (AK Parti, son
cümlenin bilgi edinme ve başvuru hakkı maddesinde daha önce yazılan fıkra hükmü
ile karşılaştırılması gerektiğini düşünmektedir.)
(5) (BDP-CHP Önerisi) İdarenin organlarının oluşumunda cinsiyet
eşitliği ilkesi esas alınır.
(6) (CHP-MHP Önerisi) Kanunda belirtilen zorunlu haller dışında,
idarenin elindeki bilgi ve belgeler ilgili herkese açıktır. Hak arama
özgürlüğünü sınırlayacak nitelikte gizlilik kaydı konulamaz. (AK Parti, temel hak ve
özgürlüklerin sınırlanması sistematiğinin sorun için yeterli olduğu
kanısındadır.)
Not: 6. fıkra hükmü ileride yeniden ele alınacaktır.
Gerekçe notu: Yerinden yönetim kavramı idari yerinden yönetim olarak
anlaşılmalıdır. (BDP bu gerekçe notuna katılmamaktadır.)
Yönetmelik
Madde 97- (1) Başbakanlık, (AK Parti, sistem önerisi sebebiyle
katılmamaktadır.) bakanlıklar
ve kamu tüzelkişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların
uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler
çıkarabilir.
(2) (AK Parti-MHP Önerisi) Resmi gazetede yayınlanacak
yönetmelikler kanunda belirtilir.
(CHP Önerisi: Yönetmelikler resmi gazetede yayımlanır.)
(BDP Madde Önerisi)
Kamu İdaresinin Düzenleme Yetkisi
Madde- (1) Kamu idareleri ve kamu tüzel kişileri, kendi
görev alanlarına giren kanunların uygulanmasını sağlamak amacıyla ve bunlara
aykırı olmamak kaydıyla düzenleyici işlemler yapabilirler. Bu düzenleyici
işlemlerden hangilerinin Resmi Gazetede yayınlanacağı kanunla düzenlenir.
Yargı denetimi
Madde 98- (1) İdarenin hiç bir eylem ve işlemi yargı
denetimi dışında bırakılamaz. Kamu hizmetleri ile ilgili imtiyaz şartlaşma ve
sözleşmelerinde, bunlardan doğan uyuşmazlıkların millî veya milletlerarası
tahkim yoluyla çözülmesi öngörülebilir. Milletlerarası tahkime, ancak
yabancılık unsuru taşıyan uyuşmazlıklar için gidilebilir.
(2) Yargı yetkisi, idarî işlem ve eylemlerin
yalnızca hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. (AK Parti-BDP Önerisi: bu cümleye “hiçbir surette
yerindelik denetimi şeklinde kullanılamaz.” İbaresi ilave edilmelidir.) Yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil
ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idarî eylem ve
işlem niteliğinde veya takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı
verilemez. (CHP, bu fıkranın Anayasada
yer almaması gerektiğini düşünmektedir.)
(2) (CHP Önerisi) Bireysel
idari işlemlere karşı açılacak davalarda süre yazılı bildirim tarihini;
düzenleyici işlemlere karşı açılacak davalara karşı süre düzenleyici idari
işlemin usulüne uygun olarak yayımlanacağı ya da ilan edileceği tarihi izleyen
günden itibaren işlemeye başlar.
(3) İdarî işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararın
doğması ve (CHP Önerisi: ya da) idarî işlemin (CHP Önerisi: açıkça) hukuka aykırılığı konusunda kuvvetli belirtilerin bulunması
şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda, gerekçe gösterilerek yürütmenin
durdurulmasına karar verilebilir. (AK Parti Önerisi) Millî güvenlik, kamu düzeni,
kamu yararı, genel sağlık nedenleri ile ve ayrıca olağanüstü hallerde
olağanüstü halin ilanına sebep olan konularla ilgili yürütmenin durdurulması
kararı verilmesi kanunla sınırlanabilir.
(4) (AK Parti Önerisi) İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan
zararı ödemekle yükümlüdür. Kanun bu zararlar konusunda adli yargı yolu dahil
farklı hukuki rejimler öngörülebilir. Çalışanların kusurlarından doğan tazminat
davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve kanunun gösterdiği şekil ve
şartlara uygun olarak, ancak idare aleyhine açılabilir.
Merkezi İdare
Madde 99- (1) Türkiye, merkezî idare kuruluşu
bakımından, coğrafya durumuna, ekonomik şartlara ve kamu hizmetlerinin
gereklerine göre, illere; iller de diğer kademeli bölümlere ayırılır.
(2) İllerin idaresi, yetki genişliği esasına dayanır.
(3) (AK Parti
Önerisi: Kamu hizmetlerinin) (CHP Önerisi: Belli kamu hizmetlerinin) (MHP
Önerisi: belli bir kamu hizmetinin) görülmesinde verim ve uyum sağlamak amacıyla, birden çok ili
içine alan merkezî idare teşkilâtı kurulabilir. Bu teşkilâtın görev ve yetkileri
kanunla düzenlenir.
(BDP Madde Önerisi)
Merkezi Kamu İdaresi
Madde- (1) Türkiye, merkezi idare kuruluşu bakımından;
ekonomik şartlarına, sosyal ve kültürel özelliklerine, coğrafya durumuna ve
kamu hizmetlerinin gereklerine göre bölgelere, bölgeler illere, iller de diğer
kademeli birimlere ayrılır.
(2) Bölgelerin ve illerin idaresi yetki genişliği esasına dayanır.
(3) Merkezi kamu idaresi tarafından yürütülecek görev ve hizmetler
şunlardır:
a)
Adalet, ulusal savunma, ulusal güvenlik ve dış ilişkilere dair görev
ve hizmetler.
b)
Maliye, hazine, dış ticaret, gümrük hizmetleri ile piyasalara
ilişkin düzenleme görev ve hizmetleri.
c)
Mali kaynakların kullanımı konusunda bölge kamu idarelerine mali
özerklik esasları uygulanır.
d)
Ulusal düzeyde ekonomik, sosyal ve fizikî plânları hazırlamaya,
bölgeler arasındaki gelişmişlik farklılıklarını gidermeye yönelik program ve
projelerin uygulanmasını sağlamaya ilişkin görev ve hizmetler.
e) Kanunlarla münhasıran merkezî idare tarafından yerine getirilmesi
öngörülen ulusal nitelikli diğer görev ve hizmetler.
Yerel Yönetimler
Madde 100- (1) Yerel
yönetimler, (CHP-MHP Önerisi: il, belediye ve köy halkının) (AK Parti Önerisi: yöre
halkının) yerel
ortak ihtiyaçlarını karşılamak üzere, kuruluş esasları ile görev ve yetkileri
kanunla düzenlenen ve genel karar organları seçimle belirlenen kamu tüzel kişileridir. Kanun,
büyük yerleşim merkezleri için özel yönetim biçimleri de getirebilir.
(2) (AK Parti Önerisi) Yerel yönetimlerin
kuruluşu, görevleri, yetkileri, karar organlarının seçim usul ve esasları ile
görev ve yetkileri, yerinden yönetim ilkesine uygun olarak kanunla düzenlenir.
Yerel yönetimler kanunda belirtilen ve münhasıran başka bir kamu idaresine
verilmeyen kamu hizmetlerini yerine getirmeye yetkilidir.
(CHP-MHP Önerisi) Yerel yönetimler;
idarenin bütünlüğüne, hizmetin vatandaşa en yakın yönetim birimi tarafından
hizmet gereklerine en uygun biçimde görülmesi amacıyla kurulur. Yerel
yönetimler, idari yerinden yönetim ilkesine uygun olarak kanunun koyduğu
esaslar çerçevesinde, hizmetleri kendi sorumlulukları altında yerine getirir.
Yerel yönetimlerin, merkezi yönetimle karşılıklı bağ ve ilgileri ile kendi
aralarında kuracakları birlikler yerinden yönetim ilkesine uygun olarak kanunla
düzenlenir.
(3) Yerel yönetimlerin
seçimleri (CHP
Önerisi: başta cinsiyetler arası eşit temsil ve katılım ilkesi göz önünde
tutulmak üzere), Anayasanın....maddelerinde belirtilen esaslara göre beş
yılda bir yapılır. Ancak, milletvekili genel
(CHP-MHP Önerisi: veya ara) seçiminden önceki veya sonraki bir yıl içinde yapılması
gereken yerel seçimler milletvekili genel seçimleriyle birlikte yapılır. Savaş sebebiyle yerel seçimlerin yapılmasına
imkân görülmezse, Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye tamsayısının salt
çoğunluğuyla seçimlerin bir yıl ertelenmesine karar verebilir. Erteleme sebebi
ortadan kalkmamışsa, aynı usule göre bu işlem tekrarlanabilir.
Not: Seçme ve seçilmeye ilişkin temel düzenlemelerdeki
esaslara uygun olmak üzere; yürürlükteki anayasanın 67 ve 76. Maddelerine
karşılık gelecek maddeler, 3. Fıkradaki “…maddedeki” ifadesinin yerine geçmek
üzere değerlendirilecektir.
(4) Yerel yönetim seçimleri yargı organının yönetim ve denetimi
altında yapılır. (AK Parti-MHP Önerisi: Yerel
yönetimlerin seçilmiş organlarının organlık sıfatının veya bu organlara
üyeliğin kaybı ancak yargı kararı ile olur.)
(CHP Önerisi: Seçimle oluşan
yerel yönetim organlarının bu sıfatlarının kazanılması ve kaybedilmesine
ilişkin uyuşmazlıkların çözümü ancak yargı kararı ile olur.)
(5) Görevleri ile ilgili bir suç
sebebi ile hakkında soruşturma veya kovuşturma açılan yerel yönetim organları
veya bu organların üyelerini (CHP Önerisi: görevden
uzaklaştırılmalarına, İçişleri Bakanlığı'nın talebi üzerine, kanunla belirtilen
idari yargı merci tarafından en geç 15 gün içinde karar verilir.) İçişleri Bakanı
geçici bir tedbir olarak, (AK Parti Önerisi: kesin hükme kadar
uzaklaştırabilir.) (MHP Önerisi: tekrarlanmamak şartıyla en çok iki ay
görevinden uzaklaştırabilir.)
(6) (CHP Önerisi) Yerel
yönetimlerin sınırlarında, ancak bunların halkoylaması ya da başka yollarla
görüşü alınmak koşuluyla değişiklik yapılabilir.
(7) (CHP Önerisi) Yerel
yönetimleri doğrudan ilgilendiren bütün konulara ilişkin planlama ve karar alma
süreçlerinde yerel yönetimlere danışılması ilkesi esastır.
(8) (AK Parti-MHP Önerisi) Merkezi idare, yerel yönetimler üzerinde,
idarenin bütünlüğü ile hizmetlerin sunulmasında verim ve uyumun sağlanması
amacıyla kanunda belirtilen esas ve usuller dairesinde idari vesayet yetkisine
sahiptir.
(CHP Önerisi) Merkezi idare, kamu yararına aykırı olduğu
açıkça görülen ve hemen önlem alınmaması halinde telafisi mümkün olmayan bir
zararın doğması durumunda yerel yönetimin işlem ve kararlarının geçici olarak
uygulanmasını durdurabilir. Merkezi İdarenin bu kararı 30 gün içinde kanunda
gösterilen idari yargı merciinin onayına sunulur. İdari yargı mercii buna
ilişkin kararını 6 ay içinde açıklar. İdari yargı merciine süresi içinde
başvurulmaması ya da idari yargı merciin 6 ay içinde kararını açıklamaması
durumunda merkezi idarenin kararı kendiliğinden kalkar.
(9) (AK Parti-MHP Önerisi) Mahallî idarelere, görevleri ile orantılı
gelir kaynakları sağlanır (AK Parti Önerisi: ve bu amaçla gerekli düzenlemeler
yapılır.)
(CHP Önerisi) Devlet, yerel
yönetimlere, yerel yönetim olmanın gerektirdiği asgari görevleri yerine
getirebilmesi amacıyla yeterince gelir kaynağı sağlamakla yükümlüdür. Yerel
yönetimler bu kaynakların nasıl kullanılacağı konusunda yetkilidir.
Yerel yönetimlerin gelir kaynakları
saydamlık ilkesine göre sağlanır. Buna ilişkin usul ve esaslar kanunla
düzenlenir.
(BDP Madde Önerisi)
Yerel Kamu İdareleri
Madde- (1) Yerel kamu idareleri; bölge, il ve diğer
kademeli birimler halkının ortak yerel ihtiyaçlarını karşılamak üzere
oluşturulan ve genel karar organları halk tarafından seçilen kamu tüzel
kişileridir.
(2) Yerel kamu idarelerin seçimleri, dört yılda bir yapılır.
(3) Yerel kamu idarelerin seçilmiş organlarının organlık sıfatını
kazanma ve kaybetmeleri konusundaki denetim, ancak yargı yolu ile olur.
(4) Yerel kamu idareleriyle ilgili kanunlar, Türkiye Büyük Millet
Meclisi üye tam sayısının salt çoğunluğuyla çıkartılır.
(5) Yerel kamu idarelerin kuruluşuna, görev ve yetkilerine, karar
organlarının seçimlerine, kendi aralarında birlik kurmalarına ve kendi
aralarındaki görev, yetki ve gelir bölüşümüne, merkezi kamu idaresi ile
aralarındaki ilişkilere, uluslararası kuruluşlarla ilişkilerine ve uluslararası
yerel yönetim kuruluşlarına üyeliklerine dair usul ve esaslar demokratik
yerinden yönetim ilkesine uygun olarak kanunla düzenlenir. Kanun, büyük
yerleşim merkezleri için özel yönetim biçimleri öngörebilir.
(BDP Önerisi) Bölgesel Kamu idaresi
Madde- (1) Bölgesel özerk kamu yönetimlerinin sınırları, tarihi, kültürel,
sosyolojik, coğrafi ve ekonomik özellikler dikkate alınarak kanunla düzenlenir.
(2) Bölgesel Kamu İdaresi; Bölge Meclisi ve Bölge Başkanlığından
oluşur.
(3) Bölge Meclisi, o bölge
sınırları içerisindeki illerin toplam milletvekili sayısının 3 katı kadar
üyeden oluşur.
(4) Bölge Meclisi üyeleri;
üyelikle bağdaşmayan işler, yasama sorumsuzluğu, yasama dokunulmazlığı,
milletvekilliğin düşmesi ile ödenek ve yolluklara dair hususlarda TBMM
üyelerine ilişkin öngörülen hükümlere tabidirler.
(5) Bölge Meclisi, anayasa ve
kanunlar tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisine ve başka bir kamu idaresine
bırakılmayan yetkiler ile ortak yetkiler dışında kalan bütün yetkileri
münhasıran kullanır. Bölge Meclisi, kanuni düzenleme yapma ve karar alma
yetkisine sahiptir. Mali özerklik çerçevesinde merkezi bütçeden aktarılan
kaynaklar ile yerel mali kaynakların bütçesini yapma yetkisine sahiptir.
(6) Bölge Başkanlığı, Bölge
Başkanı ve Bölge Yürütme Kurulu'ndan oluşur. Bölge Başkanı, milletvekili
seçilme yeterliliğine sahip vatandaşlar arasından, halk tarafından seçilir.
Bölge Başkanı, Bölge Meclisi tarafından kabul edilen kanun ve kararları
yürütmekle görevlidir. Bölge Başkanı, bu görevi yerine getirirken kendisine
yardımcı olacak Bölge Yürütme Kurulu üyelerini Meclis üyeleri arasından ve
Meclis dışından atar, gerektiğinde görevden alır. Bölge Başkanı tarafından
atanan Yürütme Kurulu atamadan sonraki ilk oturumda Bölge Meclisinin güvenoyuna
sunulur. Bölge Yürütme Kurulu üye sayısı Bölge Meclisi üye sayısının 2/5'inden
fazla olamaz.
(7) Bölge Kamu İdaresi yetki ve görevlerini, ülkenin bütünlüğü ile
illerin ve diğer kademeli birimlerin yetkilerine saygı çerçevesinde kullanmakla
yükümlüdür.
(BDP Önerisi) İki Meclise Üyelik Yasağı
(1) Bölge Meclisi üyeleri aynı zamanda Türkiye Büyük Millet Meclisi
üyesi olamazlar.
(BDP Önerisi) Yerel Kamu İdarelerinin Denetimi
(1) Bölge Meclisi tarafından çıkarılan kanunların ve alınan
kararların Anayasaya aykırılığı iddiasıyla Anayasa Mahkemesine iptal davası
açabilme yetkisi, Cumhurbaşkanına ve Bölge Meclisinde grubu bulunan siyasi
partilere aittir.
(2) Bölge mülki idare amiri ve menfaati ihlal edilen herkes, Anayasaya
ve kanunlara aykırı gördüğü Bölge Başkanlığının kararlarına, işlemlerine ve
eylemlerine karşı kanunda gösterilen süreler içerisinde idari yargı yoluna
başvurabilir.
(AK Parti Önerisi:
Çalışanlar) (CHP-MHP Önerisi: Memurlar ve Diğer Kamu Görevlileri) (BDP Önerisi:
Kamu Çalışanları) İle İlgili Hükümler
Madde 101- (1) (AK Parti Önerisi) Devletin ve diğer kamu tüzelkişilerinin
yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği görevler
çalışanlar eliyle yürütülür. Kamu hizmetlerinin hizmet alımı yoluyla karşılanacağı haller
kanunla düzenlenir.
(CHP-MHP Önerisi) Devletin, kamu iktisadi teşebbüslerinin ve diğer
kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları
kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer
kamu görevlileri eliyle görülür.
(BDP Önerisi) Kamu idarelerinin yürütmekle yükümlü oldukları kamu
hizmetlerinin gerektirdiği görevler, kamu personeli eliyle görülür.
(2) (AK Parti: Çalışanların)
(CHP-MHP Önerisi: Memurların ve
diğer kamu görevlilerinin) (BDP Önerisi: Kamu çalışanlarının) (CHP-MHP Önerisi:
atanmaları) nitelikleri, (AK Parti Önerisi: istihdam tipleri) meslekte
yükselmeleri, görev ve yetkileri,
hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri ile üst kademe yöneticilerinin yetiştirilmesine ilişkin usul ve esaslar liyakat ve (CHP-MHP Önerisi: kıdem,
hizmetin gerekleri) esaslarına uygun olarak kanunla düzenlenir. Ancak, malî ve sosyal haklara ilişkin toplu
sözleşme hükümleri saklıdır.
(3) (AK Parti Önerisi:
Çalışanlar) (CHP-MHP Önerisi: Memurlar ve diğer kamu görevlileri) (BDP Önerisi:
Kamu çalışanları) Anayasaya ve kanunlara uygun olarak faaliyette
bulunmakla yükümlüdürler. (CHP-BDP Önerisi) Görevlerini yerine getirirken, kişiler arasında inanç
ve düşüncelerinden ötürü herhangi bir ayrım yapamazlar.
(4) (AK Parti Önerisi:
Çalışanlara) (CHP-MHP Önerisi: Memurlar ve diğer kamu görevlilerine) (BDP
Önerisi: Kamu çalışanlarına) görevleriyle ilgili işledikleri iddia
edilen suçlar hakkında ceza
soruşturması açılması, ancak kanunda belirtilen hallerde idarî merciin iznine
bağlıdır. (CHP-BDP Önerisi)
Öldürme, kasten yaralama, işkence ve kötü muamele suçlarından dolayı soruşturma
açılması hiçbir şekilde izne tabi tutulamaz.
(5) (CHP-MHP Önerisi: Memurlar ve diğer kamu görevlileri) (BDP Önerisi:
Kamu çalışanları) ile kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşları ve bunların üst kuruluşları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça
disiplin cezası verilemez; disiplin kararları yargı denetimi dışında bırakılamaz. (AK Parti, bu hükmün içeriğine
katılmakla birlikte, hükmü Anayasa sorunu olarak görmemektedir.)
(6) (CHP-MHP Önerisi) (MHP Önerisi: Türk) Silahlı Kuvvetler mensupları hakkındaki disipline
ilişkin hükümler saklıdır. (AK Parti, bu hükmün içeriğine katılmakla birlikte,
hükmü Anayasa sorunu olarak görmemektedir.)
(7) (AK Parti Önerisi) Müsteşar, vali ve genel müdürlerin görev
süresi Başkanın görevinin sona ermesi ile kendiliğinden sona erer.
Madde notu: AK Parti’nin 7 nolu fıkrası, yürütme organına ilişkin
maddelerin müzakeresinin ertelenmesi ilkesi çerçevesinde müzakere edilmemiştir.
Kanunsuz Emir
Madde 102- (1) (AK Parti Önerisi: Çalışanlar) (CHP-MHP Önerisi: Memurlar ve Diğer
Kamu Görevlileri) (BDP Önerisi: Kamu Çalışanları) üstünden aldığı
emri, kanuna (CHP-BDP
Önerisi: yönetmelik, tüzük veya Anayasa hükümlerine) aykırı görürse, yerine getirmez ve
bu aykırılığı o emri verene bildirir. Ancak, üstü (CHP-BDP Önerisi:
emrinde ısrar eder ve) bu emrini yazı ile yenilerse, emir yerine getirilir;
bu hâlde, emri yerine getiren sorumlu olmaz.
(2) Konusu (BDP Önerisi: ulusal ya da uluslararası hukuka
göre) suç teşkil eden
emir, hiçbir suretle yerine getirilmez; yerine getiren kimse sorumluluktan
kurtulmaz.
(3) (MHP Önerisi) Askeri hizmetlerin görülmesine ilişkin haller ile
ivedi hallerde kamu düzeninin ve kamu güvenliğinin korunması amacıyla kanunla
gösterilen istisnalar saklıdır.
Diyanet İşleri Başkanlığı
Madde 103- (1) (AK Parti Önerisi) Kamu tüzelkişiliğine sahip
Diyanet İşleri Başkanlığı, siyasi
tarafsızlık ilkesi doğrultusunda, kanunda gösterilen görevleri yerine getirir.
(CHP Önerisi) Diyanet İşleri
Başkanlığı genel idare teşkilatı içinde yer alır. Din ve inanç özgürlüğünün
Anayasada belirtilen esasları çerçevesinde ve laiklik ilkesi doğrultusunda,
toplumdaki din ve mezhep çeşitliliğini gözetmek koşuluyla kanunda sayılı
görevleri yerine getirir.
(MHP Önerisi) Diyanet İşleri Başkanlığı, laiklik ve siyasi tarafsızlık
ilkeleri doğrultusunda, kanunda gösterilen görevleri yerine getirir.
Başkomutanlık ve Milli
Savunma
Madde 104- (1) Başkomutanlık, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin manevi şahsiyetine ait olup Cumhurbaşkanı (AK Parti: Başkan) tarafından temsil edilir.
(2) Milli savunmadan ve Silahlı Kuvvetlerin yurt savunmasına
hazırlanmasından (AK Parti Önerisi: Başkan sorumludur.) Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı, Bakanlar
Kurulu sorumludur.
(3) Genelkurmay başkanı,
silahlı kuvvetlerin komutanı olup Milli Savunma Bakanına bağlıdır.
(4) Genelkurmay başkanı, Milli Savunma
Bakanının inhası ve Bakanlar kurulunun teklifi üzerine Cumhurbaşkanı tarafından
atanır. (AK
Parti, atamayla ilgili fıkranın bulunmasını gerekli görmemektedir.)
(5) (BDP Önerisi) Silahlı
kuvvetler, barışı sağlamak, ülkeyi ve halkı korumakla yükümlüdür ve Türkiye
Büyük Millet Meclisinin sürekli denetimine tabiidir. Silahlı kuvvetler mensupları, siyasal konularda müdahalede bulunamaz.
(6) (BDP Önerisi) Güç kullanımının kurallarını belirleyen uluslararası
hukuka aykırı ve insanlığa karşı suç işlemek sonucunu yaratacak emir verilemez.
Halkların bir arada barış içinde yaşamalarını engellemek ve saldırı savaşı
hazırlamak Anayasaya aykırıdır.
Not: 2. Fıkrada müzakere edilen “milli güvenliğin sağlanması”
hususu Bakanlar Kurulunun/Başkanın görevleri arasında yer alacaktır. BDP bu
öneriyi Bakanlar Kurulu başlığında değerlendirecektir.
Madde notu: (CHP) AK Parti’nin Başkanlık önerisindeki unsurların
görüşülemediği yolunda diğer bazı maddelere konulan not bu maddede AK Parti’nin
itirazı nedeniyle tekrarlanamamıştır.
(MHP) Müzakerelerin olumsuz etkilenmemesi ve zaman
kaybının önlenmesi amacıyla daha önce alınan karara istinaden bazı maddelerde
tekrarlanan “Başkanlık sistemi önerisiyle” ilgili not, AK Parti’nin itirazı
sebebiyle yazılamamıştır.)
Olağanüstü Yönetim Usulleri
Madde 105- (1) Tabii
ya da insan kaynaklı afet; tehlikeli salgın hastalıklar; ağır ekonomik bunalım;
Anayasal düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın
şiddet hareketlerinin ortaya çıkması sebebiyle kamu düzeninin ciddî şekilde
bozulması hallerinde Bakanlar
Kurulu (AK Parti Önerisi: Başkanın talebiyle
Türkiye Büyük Millet Meclisi), yurdun bir
veya birden fazla bölgesinde veya bütününde süresi
iki ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilan edebilir.
(MHP Önerisi) MHP, Anayasal düzeni veya
temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerinin ortaya çıkması
sebebiyle kamu düzeninin ciddî şekilde bozulması halinde Milli Güvenlik
Kurulu’nun da görüşünün alınmasını önermektedir.
(2) Olağanüstü hal ilânına karar verilmesi durumunda, bu karar
Resmî Gazetede yayınlanır ve hemen Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına
sunulur. (AK Parti, cümlenin “ve”den
sonraki kısmına katılmamaktadır.) Meclis tatilde ise derhâl toplantıya çağrılır. Meclis, Bakanlar
Kurulunun (AK Parti Önerisi: Başkanın) istemi üzerine her defasında iki ayı geçmemek
üzere süreyi uzatabilir veya olağanüstü hali kaldırabilir.
(3) Olağanüstü hallerde
her türü için ayrı ayrı geçerli olmak üzere, Anayasanın 41. maddesi ile bu
konuya ilişkin diğer ilkeler doğrultusunda temel hak ve özgürlüklerin
sınırlanması veya askıya alınması (BDP, “askıya alınma” ifadesine karşı
çıkmaktadır); vatandaşlara
getirilecek yükümlülükler; olağanüstü halde alınacak önlemlerin niteliği ve
yürütülmesi; kamu görevlilerine verilecek yetkiler Olağanüstü Hal
Kanununda (AK Parti-BDP Önerisi: kanunla) düzenlenir.
Not: “Kamu görevlisi” terimi ilgili maddede mutabakat
sağlandığında yeniden gözden geçirilecektir.
(4) (AK Parti-BDP Önerisi) Savaş ya da savaşı gerektirecek bir
durumun baş göstermesi halinde Başkanın (BDP Önerisi: Bakanlar Kurulu)
talebiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi seferberlik ve savaş haline karar
verebilir.
(CHP Önerisi) Savaş hali,
seferberlik, yakın bir saldırı tehdidi, olağanüstü hal ilanını gerektiren
hallerden daha vahim şiddet hareketlerinin yaygınlaşması nedenlerinden birine dayanarak Bakanlar Kurulu, süresi iki
ayı aşmamak üzere yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde
sıkıyönetim ilan edebilir. Bu karar, derhal Resmi Gazetede yayımlanır ve aynı
gün Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur. Türkiye Büyük Millet
Meclisi toplantı halinde değilse hemen toplantıya çağırılır. Türkiye Büyük
Millet Meclisi Bakanlar Kurulunun istemiyle, her defasında iki ayı aşmamak
üzere, süreyi uzatabilir veya sıkıyönetimi kaldırabilir. Savaş ve seferberlik
hallerinde süre koşulu aranmaz.
(MHP Önerisi) Savaş hali, seferberlik ve
yakın saldırı tehdidi hallerinde veya olağanüstü hal ilanını gerektiren
hallerden daha vahim şiddet hareketlerinin yaygınlaşması veya ayaklanma olması
veya ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten veya dıştan tehlikeye düşüren
şiddet hareketlerinin yaygınlaşması sebepleriyle, Bakanlar Kurulu, Milli
Güvenlik Kurulunun da görüşünü aldıktan sonra, süresi dört ayı aşmamak üzere
yurdun bir veya birden fazla ilinde veya bütününde sıkıyönetim ilan edebilir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Bakanlar Kurulunun istemiyle, her defasında dört
ayı aşmamak üzere, süreyi uzatabilir veya sıkıyönetimi kaldırabilir. Savaş ve
seferberlik hallerinde süre koşulu aranmaz.
(5) (CHP Önerisi) Sıkıyönetim halinde Anayasanın 41. maddesi
ile bu konuya ilişkin diğer ilkeler doğrultusunda temel hak ve özgürlüklerin
sınırlanması veya askıya alınması vatandaşlara getirilecek yükümlülükler;
sıkıyönetimde alınacak önlemlerin niteliği ve yürütülmesi; kamu görevlilerine
verilecek yetkiler Sıkıyönetim Kanununda düzenlenir.
(6) (CHP Önerisi) Olağanüstü hal ve
sıkıyönetim süresince Bakanlar Kurulu olağanüstü halin gerekli kıldığı
konularda Olağanüstü Hal Kanunu; sıkıyönetim halinin gerekli kıldığı konularda
ise Sıkıyönetim Kanunu çerçevesinde ve söz konusu durumların gerektirdiği somut
önlemleri belirtmek amacıyla kanun hükmünde kararnameler çıkarabilir. Bu
kararnameler Resmi Gazetede yayımlanır ve aynı gün Türkiye Büyük Millet
Meclisinin onayına sunulur. Türkiye Büyük Millet Meclisi bu kararnameleri
öncelikle görüşür ve en geç 30 gün içinde aynen ya da değiştirerek onaylar ya
da reddeder. Bu süre içinde Meclis tarafından karara bağlanmayan kararnameler
yürürlükten kalkar. Bu kararnamelerin Meclis tarafından onaylanmasına ilişkin
usul ve esaslar İçtüzükte gösterilir.
Olağanüstü hal ve sıkıyönetim kanun
hükmünde kararnameleri ile bunların Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından
onaylanmasıyla kanunlaşmış olanları, ancak olağanüstü hal ve sıkıyönetim
süresince ve usulüne göre olağanüstü hal ya da sıkıyönetimin ilan edildiği
yerlerde uygulanır. Olağanüstü hal ya da sıkıyönetimin kalkmasıyla birlikte bu
kararnameler ya da bunların Türkiye Büyük Millet Meclisince onaylanarak
kanunlaşmış olanları kendiliğinden yürürlükten kalkar. Olağanüstü hal ve
sıkıyönetim kanun hükmünde kararnameleriyle Olağanüstü Hal ve Sıkıyönetim
Kanunlarında değişiklik yapılamaz.
Anayasa Mahkemesi bu kararnamelerin
Olağanüstü Hal ya da Sıkıyönetim Kanununa ve Anayasaya uygunluğunu öncelikle
görüşür ve denetler.
(MHP Önerisi) Olağanüstü hal süresince, Cumhurbaşkanının
başkanlığında toplanan Bakanlar
Kurulu, olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda, kanun hükmünde kararnameler
çıkarabilir. Bu kararnameler, Resmî Gazetede yayımlanır ve aynı gün Türkiye
Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur; bunların Meclisçe onaylanmasına
ilişkin süre ve usul, İçtüzükte belirlenir.
Üniversiteler
Madde 106- (1) Üniversiteler, bilimsel ve akademik
özgürlük, kurumsal ve akademik özerklik, (CHP-BDP Önerisi: mali özerklik) ilkelerine uygun
olarak devlet tarafından kanunla kurulur. Münhasıran eğitim, kültür, bilim ve
teknoloji alanına özgülenmiş yeterli kaynaklara sahip vakıflar, bilimsel
özgürlük ilkesine uygun olarak kanunla belirlenmiş usul ve esaslar çerçevesinde
kâr amacı gütmeyen üniversiteler kurabilir. (AK Parti Önerisi:
İştigal konusu münhasıran yükseköğretime yönelik ve yeterli sermayeye sahip
anonim şirketlerin üniversite kurmasına ilişkin şartlar kanunla düzenlenir.)
(2) Üniversiteler kamu tüzel
kişiliğine sahiptir. (AK Parti, kamu tüzelkişiliğinin sadece devlet ve vakıf üniversitelerine
verilmesi gerektiğini ifade etmektedir.)
(3) Üniversiteler, öğretim üyeleri ve diğer öğretim elemanları
serbestçe her türlü (MHP, “her
türlü” vurgusuna gerek görmemektedir.) araştırma, sanatsal üretim, yayın, açıklama ve öğretim
faaliyetinde bulunabilirler. (MHP Önerisi: Ancak, bu hak, hiç kimseye devletin bağımsızlığı ile
ülkenin ve milletin bölünmez bütünlüğü aleyhinde faaliyette bulunma serbestliği
vermez.)
(4) Üniversite yönetim organları ile öğretim elemanları,
üniversitelerin ve yetkili üst kurulların dışında kalan makamlarca (BDP Önerisi: üniversite dışındaki makamlarca) her ne suretle olursa olsun görevlerinden
uzaklaştırılamazlar.
(5) Öğretim üyelerinin unvanları, atama, yükselme ve
emeklilikleri; öğretim elemanı yetiştirme; öğretim düzeyleri ve süreleri;
yükseköğretime giriş; disiplin ve ceza işleri, malî işler, özlük hakları,
öğrenimin ve öğretimin hürriyet ve teminat içinde ve bilim ve teknolojinin
evrensel gereklerine göre yürütülmesi, (AK Parti-MHP Önerisi: üniversitelere devletin sağladığı malî
kaynakların kullanılması) kanunla düzenlenir.
(6) Türk Silahlı Kuvvetleri
ve emniyet teşkilatına bağlı yükseköğretim kurumları özel kanun hükümlerine
tabidir. (Bu fıkra yeniden görüşülecektir.)
(7) (CHP Önerisi) Devlet maliyesinden
yükseköğretim kurumlarına ayrılacak pay ile diğer mali yardımların
belirlenmesinde değerlendirme raporları esas alınır. Yükseköğretim Ulusal
Değerlendirme Kurumunun kuruluşu ile görev ve yetkileri kanunla düzenlenir.
Not: Üniversiteler başlıklı maddede MHP
teklifi olarak yer alan Üniversitelerarası Kurul, bu kurula ve Yükseköğretim
Düzenleme Kuruluna üye seçimi konusunda uzlaşmaya varıldığı takdirde teklifini
gözden geçirebilir.
(8) (MHP
Önerisi) Üniversitelerarası Kurul, her üniversitenin profesör unvanlı öğretim
üyelerinin aday olanları arasından kura usulü ile belirlenen birer üyesinden ve
üniversite rektörlerinden oluşur. Üniversitelerarası Kurulun başkanı, kurulun
akademik unvan bakımından en kıdemli üyesidir. Kurul ayda en az bir defa toplanır.
Kurul, yükseköğrenim
kurumlarını idari bakımdan denetlemek, yükseköğretim kurumları arasında eğitim,
öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetlerinde koordinasyonu sağlamak,
kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulmasını, geliştirilmesini
ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili biçimde kullanılması için
gerekli yönlendirmeyi sağlamak, öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için
gerekli tedbirlerin alınması hususunda tavsiyede bulunmak görevlerini yürütür.
Kurul bu görevleri
yürütmek üzere aday olan kendi üyeleri arasından dört yıllık bir dönem için
başkan hariç kura ile seçilecek 8 üyeden oluşan Yükseköğretim Düzenleme
Kurulunu kurar. Üniversitelerarası kurul başkanı aynı zamanda Yükseköğretim
Düzenleme Kuruluna da başkanlık eder.
Yükseköğretim Düzenleme Kurulu
Madde 107- (1) Yükseköğretim Düzenleme Kurulu, bilimsel ve akademik özgürlük,
akademik ve kurumsal özerklik, şeffaflık, hesap verebilirlik ve katılımcılık
ilkelerini esas alarak; ülkenin
yükseköğretim ihtiyaçları konusunda planlama yapar ve görüş bildirir;
yükseköğretim kurumları arasında eşgüdümü sağlar; yükseköğretim kurumlarıyla
toplumun çeşitli kesimleri arasında işbirliğini teşvik eder ve niteliği
artırıcı önlemler alır; üniversite, fakülte, yüksekokul ve enstitülerin
kuruluşları ile programların açılması ve kapatılmasına ilişkin ölçütleri
üniversitelerin görüşlerini alarak belirler ve yükseköğretimde değerlendirme
ile görevli kurumun raporları çerçevesinde kararlar alır; yabancı yükseköğretim
kurumlarından alınan diplomaların ve akademik unvanların denkliğini tanır; yeni
üniversitelerin kurulması ile yükseköğretime ilişkin düzenlemeler konusunda
görüş bildirir; yükseköğretim
kurumlarının öğretim elemanı kadroları ve öğrenci kontenjanları ile ilgili
temel ölçütleri belirler; yükseköğretim kurumlarının faaliyetlerini
değerlendirir ve gerekli tedbirleri alır.
(2) Kurul, yükseköğretim kurumlarının
faaliyetlerini, yukarıdaki fıkradaki görevlerini yerine getirmek üzere planlar,
düzenler ve denetler.
(3) Kurul, on beş üyeden oluşur.
Kurulun dokuz üyesi, yükseköğretim kurumlarının kadrolarında bulunan öğretim
elemanları tarafından profesör unvanına sahip öğretim üyeleri arasından (BDP, sadece profesör
unvanı olanların seçilmesi usulüne karşıdır) seçilir. Öğretim
elemanları tarafından yapılacak seçimlerde her öğretim elemanı bir adaya oy
verir. Kurulun altı üyesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından üye
tamsayısının beşte üçü ile seçilir. (MHP, Kurul üyelerinin seçimi konusuyla
alakalı üniversiteler maddesindeki notta belirtilen kura yöntemini teklif
etmektedir.)
(4) Kurulun teşkilatı, görevleri,
yetkileri, çalışma esasları ve üyelerinin seçimine ilişkin diğer hususlar
kanunla düzenlenir.
Not: Üyelerin seçim usulü hususu daha sonra tekrar ele
alınacaktır.
Gerekçe notu: “Toplumun çeşitli
kesimlerinden” sivil toplumun anlaşılacağı yazılacaktır.
Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşları
Madde 108- (1) Kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşları ve üst kuruluşları; belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını
karşılamak ve mesleğin etik kurallara uygun olarak sürdürülmesini sağlamak
amacıyla kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından, yargı gözetimi
ve denetimi altında (AK Parti Önerisi: her
üyenin yalnızca bir adaya oy verebilme esasını da ihtiva eden) demokratik usullerle seçilen kamu tüzelkişilikleridir. (CHP Önerisi: Mali denetimleri kuruluş kanununda gösterilen
usullere göre yapılır. Aynı meslek için birden fazla üst kuruluş kurulamaz ve
meslek kuruluşlarının üst kuruluşlarına üyeliği zorunludur.)
(2) Kamu kurumu
niteliğindeki meslek kuruluşlarının
seçilmiş organları yargı kararı olmaksızın (CHP-BDP
Önerisi: geçici ve) sürekli olarak
görevden uzaklaştırılmaz ve yerlerine yenileri seçimle gelir.
(3) (MHP Önerisi) Milli güvenliğin, kamu düzeninin, suç işlenmesinin
önlenmesi yahut yakalamanın gerektirdiği hallerde gecikmede
sakınca varsa, yetkili merci, meslek kuruluşlarını veya üst kuruluşlarını
faaliyetten men edebilir. Bu karar, yirmi dört saat içerisinde görevli hâkimin
onayına sunulur. Hâkim, kararını kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi halde
faaliyetten men kararı kendiliğinden yürürlükten kalkar.
(4) (CHP Önerisi) Mesleğin icra edilebilmesi
için ilgili meslek kuruluşuna üyelik zorunludur.
(5) (CHP Önerisi) Mesleki ilkeleri düzenleme
ve denetimleri yapma yetkisi meslek kuruluşlarına aittir. Meslek kuruluşlarının
düzenleyici işlemleri çalışma ilkeleri ile üyelerinin hak ve yükümlülükleri
demokratik ilkelere aykırı olamaz. Meslek kuruluşlarının üyeleri hakkında,
mesleki faaliyetlerine ilişkin olarak ilgili meslek kuruluşu veya üst kuruluşu
dışında herhangi bir merci tarafından disiplin soruşturması yapılamaz disiplin
yaptırımı uygulanamaz. Disiplin soruşturmalarında suçlama açıkça ve yazılı
olarak bildirilerek yazılı savunma hakkı verilir.
(6) (CHP-BDP Önerisi) Meslek kuruluşlarının,
amaçlarını gerçekleştirmek ve kamuoyu oluşturmak için başka kişiler ya da
örgütler ile işbirliğine gitmesi, toplantı ve gösteri düzenlemesi, hukuksal ve
yargısal yollara başvurması kısıtlanamaz.
Kamu Denetçiliği
Madde 109- (1) Herkes kamu
denetçisine başvurma hakkına sahiptir.
(2) Kamu denetçiliği, Türkiye Büyük Millet Meclisi adına, idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler.
(3) Kamu Başdenetçisi Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından
üye tamsayısının üçte ikisinin (AK Parti Önerisi: beşte üçünün) gizli oyuyla beş yıl için seçilir. Aynı kişi
yeniden seçilemez. Kamu başdenetçisi (CHP-BDP
Önerisi: liyakat ve insan hakları alanında iyi şöhrete sahip olan) adayları
seçimden önce Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ilgili komisyon tarafından
kamuya açık olarak dinlenir. Bu komisyon her adayın başvuru dosyasını
inceleyerek hazırlayacağı raporu Genel Kurula sunar.
(4) (BDP Önerisi) Olağanüstü yönetim usullerinin uygulanması kamu
denetçisinin çalışmasına engel olmaz.
(5) Kamu başdenetçisi yetki ve görevlerini
tarafsızlık ve bağımsızlık içinde yerine getirir. Kamu başdenetçisi, göreviyle
ilgili olarak yaptığı açıklamalardan ve işlemlerden dolayı görevi süresince
sorgulanamaz, suçlanamaz, yargılanamaz ya da tutuklanamaz.
(6) Kamu başdenetçisi, temel hak ve özgürlükleri
korumak amacıyla idareye yönelik şikayetleri araştırma ve inceleme; idareye
önerilerde bulunma; taraflar arasında arabuluculuk yapma; gereken hallerde savcılığa suç
duyurusunda bulunma; kanunda belirtilen istisnai hallerde anayasa şikayeti
başvurusunda bulunma yetkisine sahiptir.
(7) Kamu başdenetçisi her
yasama yılının başında Türkiye Büyük Millet Meclisine kendi çalışmalarına
ilişkin olarak yıllık rapor sunar.
(CHP-BDP Önerisi: Ayrıca kendisinin gerekli görmesi ya da Türkiye
Büyük Millet Meclisinin talep etmesi halinde özel öneme sahip bir konu hakkında
da ayrıca rapor hazırlayabilir.) (MHP Önerisi: Türkiye Büyük Millet Meclisinin
talep ettiği konularda ayrıca rapor hazırlayabilir)
(8) Kamu Denetçiliğine ilişkin diğer hususlar Meclis içtüzüğü ve
kanunda gösterilir.
Notlar: 1) 3. Fıkra hükmü İçtüzük Komisyonu’na iletilmek üzere
Meclis Başkanına sunulacaktır.
2)
AK
Parti, bu maddenin ilk 2 fıkrası ile 3. fıkrasının ilk 2 cümlesi dışında kalan
hükümleri içtüzük konusu olarak değerlendirmektedir.
Gerekçe notu: Kamu
denetçiliğinin, “Kamu idaresinin her tür eylem ve işlemleri ile tutum ve
davranışlarını, insan haklarına, ayrımcılık yasağına, hukuka ve hakkaniyete
uygunluk açısından incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmak
amacıyla” kurulacağı yazılacaktır.
(CHP Önerisi: Düzenleyici ve
Denetleyici Kurumlar ve İdari Denetim Kurumları)/(MHP Önerisi: Düzenleyici ve
Denetleyici Kurumlar)
Madde 110- (CHP Önerisi) (1) Belirli piyasa ve sektörlerin sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayacak
ve geliştirecek düzenleme ve denetimleri yapmak üzere, kamu tüzel kişiliğine
sahip düzenleyici ve denetleyici kurumlar kurulabilir.
(2) İdarelerin faaliyetlerini hukuka,
temel hak ve özgürlüklere ve Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası insan
hakları sözleşmelerine uygun şekilde yürütmesini ve düzenli ve verimli şekilde
çalışmasını sağlayacak ve geliştirecek idari denetimleri yapmak üzere, kamu
tüzel kişiliğine sahip idari denetim kurumları kurulabilir.
(3) Bu kurumlar idari ve mali özerkliğe ve
görevlerinin gerektirdiği bağımsızlığa sahip olarak kanunla kurulurlar. Bunlara
sağlanacak mali kaynaklara, düzenleme veya denetim yapacak personellerinin
mesleki güvencelerine ve idari ve mali denetimlerine ilişkin düzenlemeler idari
ve mali özerklik ilkesi ile bağımsızlık ilkesine uygun şekilde kanunla
düzenlenir.
(MHP Önerisi) (1) Temel Hakların
Korunması, idari faaliyetlerin temel hak ve özgürlüklere uygun yürütülmesi ve
idarenin buna uygun olarak geliştirilmesinin sağlanması ile piyasa ekonomisinin
sağlıklı şekilde işlemesini sağlayacak biçimde ekonominin duyarlı alanlarının
sektörel ölçekte düzenlenmesi amacıyla merkezi yönetimin hiyerarşisi dışında
düzenleyici ve denetleyici kurullar kanunla kurulabilir. Bu kurulların
görevlerinin gereklerine uygun ölçüde bağımsızlığı ile idari ve mali
özerkliğini sağlayıcı hükümler kanunda düzenlenir.
Notlar: 1) BDP, ileride bir mutabakata varıldığında madde
önerilerine katılabileceğini beyan etmiştir.
2) AK Parti, düzenleme ve denetleme kurullarını temel hak ve özgürlükler
ve diğer alanlardaki işleyiş noktasında iyi yönetimin temel koşulu olarak kabul
eder, ancak sorunu anayasal değil, yasal düzey sorunu olarak ele alır.
Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu ve Kamuyla
İlişkili Haber Ajansları
Madde 111- (1) Kamu tüzelkişiliği olarak kurulan
Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu, devletçe kurulan diğer radyo ve televizyon
kurumları ile kamu tüzelkişilerinden yardım gören haber ajanslarının kuruluş ve
çalışmaları özerklik ve yayında tarafsızlık ilkeleri çerçevesinde, kanunla
düzenlenir. Bu kurumlar yayınlarında bilim, sanat, kültür, tarih ve haber alanlarını esas alır (BDP Önerisi: ve kültürel
çoğulculuğun anadilinde yayınlarla korunmasını sağlar.)
Not: AK Parti, hem
Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumunun hem de Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun
kanunla düzenlenebileceğini ifade etmektedir.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu
Madde 112- (1) Radyo ve televizyon
faaliyetlerini düzenlemek ve denetlemek amacıyla kurulan Radyo ve Televizyon
Üst Kurulu (CHP-BDP
Önerisi: çoğulculuk) özerklik ve tarafsızlık ilkelerine bağlı olarak (BDP Önerisi: ve
kültürel çoğulculuğun anadilinde yayınlarla korunmasını sağlayacak şekilde) çalışır.
Not: MHP, çoğulculuk ilkesini, ülke bütünlüğü aleyhine
yorumlanabileceği kaygısıyla kabul etmemektedir.
(2) Kurul (CHP-BDP: cinsiyet
eşitliği esas alınarak) on beş üyeden oluşur. Bu üyelerden dokuzu Türkiye
Büyük Millet Meclisi tarafından, her siyasi parti grubuna en az bir üye düşecek
şekilde güçleri oranında temsil edilmek üzere gösterecekleri adaylar arasından
salt çoğunlukça seçilir. Altı üye, en az on yıl görsel ve işitsel medya
alanında çalışan, biri hukukçu, diğerleri ilgili meslek örgütü mensupları
arasından kurayla seçilir. (BDP Önerisi: Dört üyenin ikisi kadın ve
engelli örgütleri tarafından belirlenir.)
(3) Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun
kuruluşu ve çalışması, görev ve yetkileri ile seçilmelerine ilişkin diğer
hususlar basın özgürlüğünün etkili kullanımı ve kamuoyunun serbestçe oluşması
esaslarına uygun olarak kanunla düzenlenir.
(4) (BDP Önerisi) Kurul,
görsel ve işitsel yayın özgürlüğünü ortadan kaldıracak nitelikte kararlar
alamaz.
Not: AK Parti, hem
Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumunun hem de Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun
kanunla düzenlenebileceğini ifade etmektedir.
YARGI
Yargı Bağımsızlığı ve Tarafsızlığı
Madde 113- (1) Hâkimler, görevlerinde
bağımsız ve tarafsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka (BDP Önerisi: ulusal,
uluslararası hukuka ve teamül kararlarına) uygun olarak vicdani kanaatlerine
göre hüküm verir. Hâkimler mesleğin etik kurallarına uyarlar.
Not: MHP hukuka uygunluk kavramının Anayasa
ve kanun gibi kavramları da kapsadığı gerekçesiyle bu kavramların fıkrada yer
almasını gereksiz görmektedir.
Gerekçe notu: Bu fıkradaki tarafsız kelimesi
hâkimlerin objektif ve sübjektif tarafsızlığını birlikte anlatır. Subjektif
tarafsızlık gerekçede genişçe açıklanacaktır.
(2) Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin
kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere hiçbir şekilde emir ve talimat
veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz.
(3) Devlet organları, mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Bu
organlar, mahkeme kararlarını değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini
geciktiremez.
(4) Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi ve
yargılama usulleri (CHP-BDP Önerisi: yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkesine
uygun olarak) kanunla düzenlenir.
(5) (MHP Önerisi) Görülmekte olan bir davayı etkilemek amacıyla,
münhasıran yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili yasama denetimi yollarına
başvurulamaz.
(CHP Önerisi) Bir yargı merciinde görülmekte olan bir dava hakkında
yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili olarak Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nde soru sorulamaz, görüşme yapılamaz ve herhangi bir beyanda
bulunulamaz.
(6) (AK Parti-BDP Önerisi) Disiplin mahkemeleri dışında kanunla
askeri mahkemeler kurulamaz. (AK Parti Önerisi: Savaş halinde asker kişilerin
görevleriyle ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevli
askeri mahkemeler kurulabilir.)
Avukatlık
Mesleği ve Barolar
Madde 114-
(1) Savunma yargının kurucu unsurlarındandır ve
bağımsızdır.
(2) Avukatlık, kamu hizmeti niteliğinde bir serbest meslektir. (CHP-BDP Önerisi: Yargı ve
yönetim mercilerinde hak arama ve savunma için temsil, avukatlar aracılığıyla
sağlanır. Avukatların görevlerinin gerektirdiği güvenceler kanunla düzenlenir.)
(3) Avukatlar üstlendikleri davalarda delil toplama yetkisine
sahiptir. Buna ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
(4) Yabancı avukatlık kuruluşları, karşılıklılık ilkesine bağlı
olarak, ancak yabancı hukuk ve milletlerarası hukuk konularında danışmanlık
hizmeti verebilirler.
(5) (CHP Önerisi: Avukatlık mesleğine kabul, mesleğe hazırlama,
mesleğin yerine getirilme koşulları ve disiplin kurallarının saptanmaları
konularında barolar ve Türkiye Barolar Birliği; sınav ve mesleki etik
kurallarının saptanmaları konularında ise Türkiye Barolar Birliği yetkilidir.)
(5) (BDP Önerisi: Avukatlık mesleğine kabul, mesleğe hazırlama,
mesleğin yerine getirilme koşulları ve disiplin konularında barolar
yetkilidir.)
(6) Baroların seçimleri, yönetimleri ve çalışmaları demokratik
ilkelere uygun olarak kanunla düzenlenir.
Baroların mali ve idari özerkliğini zedeleyecek biçimde denetim
yapılamaz.
(7) Barolar ve Türkiye Barolar Birliği’nin mali ve idari
saydamlığına ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
Not: 6. ve 7. fıkralar, Kamu Kurumu
Niteliğindeki Meslek Kuruluşları maddesinde düzenlendiği takdirde bu maddeden
çıkarılacaktır.
Not: MHP, 6. ve 7. fıkraların ancak Kamu
Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşları maddesinde ele alınabileceğini
düşünmektedir.
Not:
AK Parti, Anayasada “savunma, yargının kurucu unsurudur ve bağımsızdır”
biçiminde bir normun özellikle yargı bölümünde yer almasını gerekli ve yeterli
görmektedir.
Hâkimlik
mesleği ve teminatı
Madde
115- (1) Hâkimler azlolunamaz, kendileri istemedikçe altmış yedi yaşını
bitirmeden emekli edilemez; bir mahkemenin veya kadronun kaldırılması sebebiyle
de olsa, aylık, ödenek ve diğer özlük haklarından mahrum bırakılamaz.
(2) Meslekten çıkarılmayı gerektiren bir suçtan dolayı hüküm
giymiş olanlar veya görevini sağlık bakımından yerine getiremeyeceği kesin
olarak anlaşılanlar hakkında kanundaki istisnalar saklıdır. (MHP) Maddenin gramatik
olarak meramını anlatmaktan uzaktır, meramı çerçevesinde düzeltilmesi gerekir.)
(3) Hâkimler yargı faaliyeti dışında resmi ve özel hiçbir görev
alamazlar. (MHP) (Hâkimlerin Adalet Bakanlığı’nda görevlendirilmesi Anayasa
hükmü ile engellenmemelidir.)
(4) Hâkimlerin nitelikleri, (MHP Önerisi: mesleğe kabul
şartları) atanmaları, özlük hakları, görevlerinin ve görev yerlerinin
geçici veya sürekli olarak değiştirilmesi, haklarında disiplin kovuşturması
açılması ve disiplin cezası verilmesi, görevleriyle ilgili veya görevleri
sırasında işledikleri suçlarından dolayı soruşturma yapılması ve
yargılanmalarına karar verilmesi, meslekten çıkarmayı gerektiren suçluluk
halleri ve meslek içi eğitimleri ile diğer özlük işleri yargı bağımsızlığı
hâkimlik güvencesi esaslarına uygun olarak kanunla düzenlenir.
(5) (BDP Önerisi) Hâkimler, mesleki ve sosyal çıkarlarını korumak ve
geliştirmek, insan haklarının etkin korunmasını sağlamak, hak ve özgürlüklerle
ilgili yargı politikalarına katkı yapmak amacıyla dernek, vakıf ve sendikalar
şeklinde örgütlenme hakkına sahiptir.
(CHP Önerisi) Hâkimler, hâkimlik mesleğini korumak ve geliştirmek
amacıyla örgütlenme haklarından yararlanırlar. Kanun, bu haktan
yararlanılmasını güçleştirecek ya da etkisiz hale getirecek sınırlamalar ve
kayıtlamalar getiremez.
(AK Parti-MHP) Bu haklar hâkimler için dernek kurma hürriyeti
maddesinde düzenlendiği için burada yer almasına gerek yoktur.
(6) (MHP Önerisi) Askeri hâkimlerin özlük işleri kanunda gösterilir.
(7) (MHP Önerisi) Hâkimler idari yönden Hâkimler Yüksek Kurulu’na
bağlıdır.
(8) (MHP Önerisi) Hâkimler adli ve idari yargı hâkimleri olarak
görev yapar.
(9) (MHP Önerisi) Hâkimlerin görevlerini hukuka uygun olarak yapıp
yapmadıklarını denetleme, görevlerinden dolayı ve görevleri sırasında suç
işleyip işlemediklerine ilişkin inceleme ve soruşturma Hâkimler Yüksek Kuruluna
bağlı müfettişler tarafından yapılır.
(10) (AK Parti Önerisi) Hâkimler idari görevleri yönünden Adalet
Bakanlığı’na bağlıdır.
Savcılık
mesleği ve teminatı
Madde
116- (1) Savcılar, adli görevlerinde hâkimlik teminatına tabidir.
(2) (BDP Önerisi) Savcılar, mesleki ve sosyal çıkarlarını korumak ve
geliştirmek, insan haklarının etkin korunmasını sağlamak, hak ve özgürlüklerle
ilgili yargı politikalarına katkı yapmak amacıyla dernek, vakıf ve sendikalar
şeklinde örgütlenme hakkına sahiptir.
(CHP Önerisi) Savcılar, savcılık mesleğini korumak ve geliştirmek
amacıyla örgütlenme haklarından yararlanırlar. Kanun, bu haktan
yararlanılmasını güçleştirecek ya da etkisiz hale getirecek sınırlamalar ve
kayıtlamalar getiremez.
(AK Parti-MHP) Bu haklar savcılar için dernek kurma hürriyeti
maddesinde düzenlendiği için burada yer almasına gerek yoktur.
(3) (MHP Önerisi) Askeri savcıların özlük işleri kanunda gösterilir.
(4) (MHP Önerisi) Savcılar idari yönden Savcılar Yüksek Kurulu’na ve
Adalet Bakanlığı’na bağlıdır.
(5) (MHP Önerisi) Savcılar adli ve idari yargı savcıları olarak
görev yapar.
(6) (MHP Önerisi) Savcıların görevlerini hukuka uygun olarak yapıp
yapmadıklarını denetleme, görevlerinden dolayı ve görevleri sırasında suç
işleyip işlemediklerine ilişkin inceleme ve soruşturma Savcılar Yüksek Kuruluna
bağlı müfettişler tarafından yapılır.
(7) (AK Parti Önerisi) Savcılar idari görevleri yönünden Adalet
Bakanlığı’na bağlıdır.
Gözden Geçirme Notu: a) Savcıların yargılama faaliyeti
dışındaki işlevlerinin çerçevesi ile,
b) Savcılık kurumunun mukayeseli hukuk da
gözetilerek tanımlanma gerekliliğini (İspanya örneği) Komisyon daha sonra
görüşecektir.
Adli Kolluk (CHP-BDP Önerisi)
Madde 117- (1) Adli makamların yargı
bağımsızlığı ilkesine uygun olarak kovuşturma ve soruşturma görevlerini yerine
getirmelerini, sanık ve kanıtlara
gecikmeden ve güvenilir biçimde ulaşmalarını sağlamak amacıyla il ve ilçelerde
cumhuriyet savcılarına bağlı olarak görev yapmak üzere adli kolluk kurulur.
Adli kolluğun kuruluşu, çalışması ve idari kolluk gücüyle görev ilişkisi
yasayla düzenlenir.
Askeri yargı (CHP-MHP
Önerisi)
Madde 118- (1) Askerî yargı, askerî
mahkemeler ile disiplin mahkemelerinden oluşur. Bu mahkemeler, asker kişilerin
askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri askeri suçlara ait
davalara bakmakla görevlidir.
(2) Savaş hali haricinde, asker olmayan kişiler askerî mahkemelerde
yargılanamaz.
(3) Askerî yargı organlarının kuruluşu, işleyişi ve askerî hâkimlerin
özlük işleri, askerî savcıların görevli bulundukları komutanlıkla ilişkileri,
yargı bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.
Uyuşmazlık Mahkemesi
Madde 119- (1) Uyuşmazlık Mahkemesi
adlî ve idarî mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak
çözmeye yetkilidir.
(2) Uyuşmazlık Mahkemesinin kuruluşu, üyelerinin nitelikleri ve
seçimleri ile işleyişi kanunla düzenlenir. Mahkeme, kendi üyeleri arasından bir
kişiyi iki yıllığına salt çoğunlukla başkan seçer.
(3) Diğer
mahkemelerle, Anayasa Mahkemesi arasındaki görev uyuşmazlıklarında, Anayasa
Mahkemesinin kararı esas alınır.
Not: AK Parti önerisinde Danıştay ve Yargıtay
birleştirilerek Temyiz Mahkemesi önerilmektedir. Bu nedenle adli ve idari yargı
alanında görev uyuşmazlığı olmayacağından hareketle “Uyuşmazlık Mahkemesi”
önerilmemektedir.
Anayasa Mahkemesi’nin
Kuruluşu
Madde 120- (1) Anayasa Mahkemesi on yedi üyeden oluşur.
(2)
Üyelerden üçü Yargıtay, ikisi Danıştay, biri Sayıştay Genel
Kurulları tarafından en az on yıl üyelik yapmış kendi başkan ve üyeleri
arasından, her üyenin adaylardan sadece biri için oy kullanması yoluyla
yapılacak tek seçimde, her boş yer için gösterilecek üç kat aday listesi
TBMM’ye gönderilir ve seçilir.
(3) Anayasa Mahkemesi üyelerinin üçü baroya kayıtlı olarak
çalışan avukatlar; ikisi insan hakları hukuku alanında olmak üzere beşi kamu
hukukunda uzmanlaşmış öğretim üyeleri arasından; ikisi yüksek mahkemelere
seçilme yeterliliğine sahip hakim ve savcılar; biri kamuda çalışmakta olan üst
kademe yöneticileri arasından TBMM tarafından seçilir.
(4) Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yapacağı üye seçiminden
önce, adaylar, Mecliste grubu bulunan her siyasal partinin eşit sayıda temsil
edileceği bir komisyon tarafından dinlenir. Komisyon her boş yer için üç kat
aday saptar. Bu adaylar hakkında hazırlayacağı raporu TBMM başkanlığına sunar.
TBMM Genel Kurulu bu üç aday arasından üye tam sayısının üçte iki çoğunluğuyla
ve gizli oyla Anayasa Mahkemesi üyelerini seçer. Üç oylamada üçte iki çoğunluk
sağlanamazsa, adaylar arasından çekilecek kura ile anayasa mahkemesi üyeleri
belirlenir. (BDP: Kura hususunu değerlendirecektir.)
(AK Partinin 2, 3 ve 4. Fıkraların Yerine Önerdiği Fıkra: Türkiye
Büyük Millet Meclisi, en az yedisi anayasa hukuku, kamu hukuku veya siyaset
bilimi alanında çalışan öğretim üyeleri arasından olmak üzere dokuz üyeyi üye
tamsayısının üçte iki çoğunluğu ve gizli oyla seçer. Birinci oylamada üçte iki çoğunluk ile seçimin yapılamaması halinde
ikinci oylama yapılır ve bu oylamada üye tamsayısının salt çoğunluğu aranır. Başkan
sekiz üyeyi anayasa hukuku, kamu hukuku veya siyaset bilimi alanında çalışan
öğretim üyeleri, üst kademe yöneticileri, serbest avukatlar, meslekte en az
onbeş yıl görev yapmış hâkimler ve savcılar ile en az beş yıl raportörlük
yapmış Anayasa Mahkemesi raportörleri arasından seçer.)
(5) Anayasa Mahkemesine üye seçilebilmek için, kırk yaşını
doldurmuş, hukuk ve sosyal bilimler alanında yükseköğrenim görmüş ve mesleğinde
en az onbeş yıl fiilen çalışmış olmak şarttır. Bu şartlar tüm adaylar için
aranır.
(6) Anayasa Mahkemesi üyeleri, aslî görevleri dışında resmî veya
özel hiçbir görev alamazlar.
(7) Anayasa Mahkemesi başkanı ve başkanvekilleri üyeler
tarafından kendi aralarından gizli oyla ve üye tamsayısının salt çoğunluğu ile
dört yıl için seçilir. Başkan ve başkanvekilleri bu görevlere bir defadan fazla
seçilemezler.
(8) Üyelerin seçimine ilişkin usul ve esaslar kanunla
düzenlenir.
(9) Anayasa Mahkemesi üyeleri bir defaya mahsus olmak üzere ve
dokuz yıl için seçilirler. Altmışyedi yaşını dolduran üyeler emekliye
ayrılırlar.
Gerekçe notu: Bu maddenin
uygulanmasına ilişkin geçici madde yazılırken Anayasa Mahkemesi üyelerinin üçte
birinin üç yılda bir yenilenmesi hususu dikkate alınacaktır.
Üyelerin Görev Süresi ve
Üyeliğin Sona Ermesi
Madde 121- (1) Anayasa Mahkemesi üyeleri bir defaya mahsus
olmak üzere ve dokuz yıl için seçilirler. Altmışyedi yaşını dolduran
üyeler emekliye ayrılırlar.
(2) Anayasa Mahkemesi üyeliği, bir üyenin hâkimlik mesleğinden
çıkarılmayı gerektiren bir suçtan dolayı hüküm giymesi halinde kendiliğinden;
görevini sağlık bakımından yerine getiremeyeceğinin kesin olarak anlaşılması
halinde ise, Anayasa Mahkemesi üye tamsayısının üçte iki çoğunluğunun kararı
ile sona erer.
Görev ve Yetkileri
Madde 122- (1) Anayasa Mahkemesi,
kanunların (AK Parti Önerisi: başkanlık kararnamelerinin) (BDP Önerisi: ve Bölge
Meclisleri tarafından kabul edilen kanunların) Türkiye Büyük Millet
Meclisi İçtüzüğünün (CHP-MHP Önerisi: ve kanun hükmünde kararnamelerin) (CHP-MHP
Önerisi: ön denetim yoluyla olmak üzere uluslararası antlaşmaların) şekil ve esas bakımından, (CHP-MHP Önerisi: anayasa
değişikliklerine ilişkin kanunların ise sadece şekil bakımından) Anayasaya
uygunluğunu denetlemek (MHP Önerisi: ve siyasi
partilerin kapatılma davalarına bakmak, siyasi partilerin mali denetimini
yapmakla) anayasa şikâyeti başvurularına
bakmak ve Anayasada belirtilen diğer görevleri yerine getirmekle görevlidir. (AK Parti-BDP Önerisi: Anayasa değişiklikleri şekil ve esas
bakımından hiçbir biçimde denetlenemez.)
(CHP Önerisi) Cumhurbaşkanı; TBMM’de grubu bulunan siyasal partiler
ile TBMM üye tamsayısının en az onda biri oranındaki üye Türkiye Büyük Millet
Meclisinin kabul ettiği uluslararası anlaşmanın onaylanmasının uygun
bulunduğuna ilişkin kanun ile ilgili uluslararası antlaşmanın anayasaya
uygunluğunun öndenetimi talebiyle Anayasa Mahkemesine başvurabilir. Başvuru
hakkı, kanunun cumhurbaşkanına yayımlanmak üzere gönderildiği tarihten itibaren
on gün sonra düşer. Anayasa Mahkemesi, kendisine başvuru yapıldığı tarihten
itibaren otuz gün içinde konuya ilişkin kararını verir. Anayasa Mahkemesinin
anayasaya aykırı bulduğu uluslararası anlaşma hükümleri onaylanmaz.
(2) (AK Parti Önerisi) Kanunların şekil bakımından denetlenmesi, son
oylamanın öngörülen çoğunlukla yapılıp yapılmadığı hususu ile sınırlıdır. (MHP
Önerisi) Kanunların ve Anayasa değişikliklerinin şekil bakımından denetimi,
yasama iradesini etkileyen usul aykırılıkları ile sınırlıdır.
(3) (BDP Önerisi) Anayasa Mahkemesi, devletin merkezi ve bölgesel organları arasında, bölgelerin
kendi aralarında ve bir bölgenin kendi sınırları dahilindeki kademeli
birimlerle arasında çıkacak olan yetki uyuşmazlıklarını kesin olarak hükme
bağlar.
(4) (AK Parti Önerisi)
Anayasa Mahkemesi Başkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanını ve bakanları
görevleriyle ilgili suçlardan dolayı yargılar. Bu yargılamalarda, savcılık
görevini Temyiz Mahkemesi Başsavcısı yapar. Yargılamada verilen kararlara karşı
yeniden inceleme başvuruları Genel Kurulca kesin karara bağlanır.
(5) (BDP Önerisi) Anayasa Mahkemesi yasama, yürütme ve Cumhurbaşkanı
ile yürütmenin diğer organları arasındaki uyuşmazlıklarda hakemlik görevi
yapar.
Çalışma ve Yargılama
Usulü
Madde 123- (1) Anayasa Mahkemesi,
Genel Kurul ve üç daire halinde çalışır. Anayasa şikâyetleri için kanunla
komisyonlar kurulabilir.
(2) Genel Kurul, iptal ve itiraz davaları ile siyasi partilerin
kapatılması kararlarına karşı itirazlara bakar, anayasa şikayeti konusunda
daireler arasındaki görüş ayrılıklarını dairelerden birisinin başvurusu üzerine
giderir. (BDP Önerisi: siyasi partilere ilişkin davalara) (AK Parti
Önerisi: yüce divan kararlarının temyizine)
(3) Daireler siyasi partilerin kapatılması davalarına, anayasa
şikayeti başvurularına ve Genel Kurulun bakmadığı diğer işlere bakar. (BDP “siyasi partilerin
kapatılması davalarına” ifadesine katılmamaktadır.)
(4) Genel Kurul, mahkeme başkanının veya belirleyeceği
başkanvekilinin başkanlığında en az… üye ile toplanır ve kararlarını
katılanların salt çoğunluğuyla alır.
(5) Her bir dairenin başkanlığı, bir başkanvekili tarafından
yürütülür. Her daire en az… üye ile toplanır ve toplantıya katılanların salt
çoğunluğuyla karar verir.
(6) Anayasa
değişikliklerinin şekil bakımından iptaline, (AK
Parti-BDP, bu ifadeye karşıdır) siyasi
partilerin kapatılmasına (BDP, bu ifadeye
katılmamaktadır.) veya devlet yardımından
mahrum bırakılmasına karar verilebilmesi için katılanların üçte iki çoğunluğu
gerekir.
(7) Şekil bozukluğuna bağlı iptal davaları öncelikle karara
bağlanır.
(8) Anayasa Mahkemesi, siyasî partilere ilişkin davalarda
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısından (AK Parti Önerisi: Temyiz Mahkemesi Başsavcısı) sonra ilgili siyasî
partinin genel başkanı veya tayin edeceği bir vekili dinler.
(9) Anayasa Mahkemesinin kuruluşu, yargılama usulleri, çalışma
esasları ve üyelerin disiplin işlemleri kanunla düzenlenir.
Gerekçe notu: Daireler Özel Kurulu bir
temyiz mercii değil içtihat kuruludur.
İptal Davası
Madde 124- (1) Anayasa Mahkemesinde
iptal davası açma yetkisi, Cumhurbaşkanına (AK Parti Önerisi: Başkana), Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nde (BDP Önerisi: ve Bölge Meclislerinde temsil olunan siyasi parti
gruplarına) grubu bulunan siyasi partilere (AK Parti “grubu bulunan
siyasi partiler” ifadesine katılmamaktadır), Türkiye Büyük Millet Meclisi üye
tamsayısının (CHP-BDP Önerisi: onda biri) (AK Parti Önerisi: beşte biri) oranındaki
milletvekillerine (BDP Önerisi: ve TBMM’nde grup oluşturamayan ancak son milletvekili seçimlerinde
%5 ve üzerinde oy alan partilere, kamu denetçiliği kurumuna) aittir. (CHP-BDP Önerisi: Kendi
varlık ve görevlerini ilgilendiren konularda Yüksek Hâkimler Kurulu, Yüksek
Savcılar Kurulu, Yargıtay, Danıştay, üniversiteler) (CHP Önerisi: büyükşehir
belediyeleri ve kamu kurumu niteliğindeki meslek üst kuruluşları da) (BDP
Önerisi: yerel yönetimler, Barolar, Sayıştay) kanunların ve bunların belirli madde ve hükümlerinin esas
bakımından anayasaya aykırılığı savıyla Anayasa Mahkemesinde doğrudan doğruya
iptal davası açabilirler.
(BDP’nin 2. fıkra Önerisi) Türkiye Büyük Millet
Meclisi tarafından çıkarılan devletin merkezi ve bölgesel organlarının görev ve
yetkilerine ilişkin kanunların anayasaya aykırılığı iddiasıyla iptal davası
açabilme yetkisi, Cumhurbaşkanına ve Bölge Yürütme Kurulu Başkanlarına aittir.
(2) Anayasa Mahkemesinde iptal davası açma
yetkisi, iptali istenen kanunun, (AK Parti Önerisi: Başkanlık kararnamesinin) veya İçtüzüğün Resmî
Gazetede yayınlanmasından başlayarak altmış gün (AK Parti-MHP Önerisi: şekil sakatlığına dayanan davalarda ise
(AK Parti Önerisi: on gün) (MHP Önerisi: yirmi gün) sonra düşer.
(3) (BDP Önerisi) İçtüzüğün
öndenetimini isteme yetkisi, öndenetime konu olan hükmün Türkiye Büyük Millet
Meclisi Genel Kurulunda kabul edilmesinden başlayarak on gün sonra düşer.
Madde notu: (CHP) AK Parti’nin Başkanlık
önerisindeki unsurların görüşülemediği yolunda diğer bazı maddelere konulan not
bu maddede AK Parti’nin itirazı nedeniyle tekrarlanamamıştır.
Not: (BDP) Seçim barajının kaldırılması
veya %5 veya altında bir oranın bütün partilerce kabulü halinde “TBMM’nde grup
oluşturamayan ancak son milletvekili seçimlerinde %5 ve üzerinde oy alan
partilere” iptal davası imkânı veren düzenlemeden vazgeçilecektir.
İtiraz Yolu
Madde 125- (1) Bir davaya bakmakta olan mahkeme, uygulanacak bir kanun veya (AK Parti Önerisi:
kararnamenin) (CHP-MHP Önerisi: kanun hükmünde kararnamelerin) hükümlerini Anayasaya (BDP Önerisi: “ve usulüne
göre yürürlüğe konulmuş insan hak ve özgürlüklerine ilişkin uluslararası
antlaşmalara”) aykırı görürse veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık
iddiasının ciddî olduğu (BDP Önerisi: hukukun üstünlüğü ve demokratik devlet düzeninin
gerekleri açısından dikkate alınması gerektiği) kanısına varırsa,
Anayasa Mahkemesinin bu konuda vereceği karara kadar davayı geri bırakır.
(2) Mahkeme, Anayasaya aykırılık iddiasını ciddî görmezse (BDP Önerisi: dikkate almamaya karar verirse) bu iddia, temyiz merciince esas hükümle
birlikte karara bağlanır.
(3) Anayasa Mahkemesi, müracaatın kendisine gelişinden başlamak
üzere beş ay (CHP Önerisi: altı ay) içinde kararını verir ve gerekçeli kararını açıklar. Bu süre
içinde karar verilmezse, mahkeme (CHP Önerisi: Mahkeme, Anayasaya aykırılık iddiasını kendi kanısına
göre çözerek davayı yürütür.) davayı yürürlükteki hükümlere göre sonuçlandırır Ancak, Anayasa
Mahkemesinin kararı, esas hakkındaki karar kesinleşinceye kadar açıklanırsa,
mahkeme buna uymak zorundadır.
(4)
Şekil sakatlığı nedeniyle Anayasaya aykırılık itiraz yoluyla ileri sürülemez.
Anayasa Mahkemesi Kararları
Madde 126- (1) Anayasa Mahkemesinin
kararları kesindir. Bu kararlar, gerekçesi yazılmadan hiçbir surette
açıklanamaz. Mahkemenin kararları derhal Resmî Gazetede yayınlanır.
Gerekçe notu: Anayasa Mahkemesi, 1982 Anayasasında “Anayasa
Mahkemesi kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamaz” şeklindeki açık hükme
rağmen basın toplantıları düzenleyerek kısa karar açıklama yoluna gitmektedir.
Yukarıda tam mutabakatla kabul edilen 1. fıkra, Anayasa Mahkemesinin kısa karar
açıklama ile Anayasanın özünü ve sözünü ortadan kaldıran uygulamalarını
engellemek amacıyla düzenlenmiştir.
(2) Anayasa Mahkemesi, (CHP-MHP Önerisi: iptal davasına konu olan hükmün)
(BDP Önerisi: insan hak ve özgürlüklerine ilişkin bir kuralın) uygulanması
halinde telafisi imkânsız bir zararın ortaya çıkacak olması (MHP-BDP Önerisi: ve Anayasa açıkça aykırı görülmesi) (CHP
Önerisi: Anayasaya aykırılık konusunda güçlü belirtiler bulunması) durumunda talep üzerine yürürlüğün durdurulması (MHP Önerisi: üyelerin üçte iki çoğunluğu ile) kararı verilebilir. (CHP-BDP
Önerisi: Yürürlüğün durdurulmasının söz konusu olduğu hallerde Anayasa
Mahkemesi, esas hakkındaki gerekçeli kararını en geç altmış gün içinde verir.)
(AK Parti Önerisi) Anayasa Mahkemesi hiçbir şekilde yürürlüğü
durdurma kararı veremez.
(3) Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği hükümler gerekçeli kararın
Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkar. Anayasa Mahkemesi iptal
hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi, gerekli durumlarda ayrıca kararlaştırabilir.
Bu tarih, kararın Resmî Gazetede yayınlandığı günden başlayarak bir yılı
geçemez.
(4) Anayasa Mahkemesi, verdiği kararlarla, kanun koyucu gibi
hareketle, yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hüküm tesis edemez; (AK Parti Önerisi: yorumlu
red kararı veremez. Kanunların, Başkanlık kararnamelerinin ve İçtüzük
hükümlerinin yürürlükten kaldırılmasına ilişkin düzenlemeler esas bakımından
denetlenemez.)
(CHP) Anayasa Mahkemesinin her türlü iptal kararı yeni bir durum
yaratacaktır, dolayısıyla “kanun koyucu gibi hareketle yeni bir uygulamaya yol
açacak biçimde hüküm tesis edilemez” ifadesi anlamsızdır.
(5)
İptal kararları geriye yürümez.
(6) İptal kararının yürürlüğe girişinin ertelendiği durumlarda,
Türkiye Büyük Millet Meclisi, iptal kararının ortaya çıkardığı hukuki boşluğu
dolduracak kanun tasarı veya teklifini öncelikle görüşüp karara bağlar.
(7) Anayasa Mahkemesi kararları, yasama, yürütme ve yargı
organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar. (AK Parti Önerisi: Anayasa
Mahkemesi kararları bağlayıcıdır.)
(8) (AK Parti Önerisi) Anayasa Mahkemesinin iptal davası veya itiraz
yoluyla işin esasına girerek verdiği red kararlarının Resmî Gazetede yayınından
itibaren beş yıl geçmedikçe, aynı hükmün Anayasaya aykırılığı iddiasıyla tekrar
başvuruda bulunulamaz.
Anayasa Şikâyeti
Madde 127- (1) Herkes, (AK Parti-MHP Önerisi:
Anayasada güvence altına alınmış temel hak ve hürriyetlerinden, Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesi kapsamındaki herhangi birinin) (CHP Önerisi: Anayasanın
…maddelerinde veya Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde güvence altına alınmış
temel hak ve özgürlüklerinden herhangi birisinin) (BDP Önerisi:
Anayasadaki hak ve özgürlüklerden birinin veya Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde güvence altına alınmış temel hak ve
özgürlüklerinden herhangi birisinin) kamu gücü tarafından
ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvurabilir. Başvuruda
bulunabilmek için olağan kanun yollarının tüketilmiş olması şarttır. Anayasa
şikâyetinde, kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlarda inceleme yapılamaz.
Anayasa şikâyetine ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
(2) (CHP-BDP Önerisi)
Kamu gücü tarafından ihlale yol açtığı
ileri sürülen işlem, eylem ya da ihmal nedeniyle güncel ve kişisel bir hakkı
doğrudan etkilenen gerçek ve tüzel kişiler ile kamu baş denetçisi Anayasa
Mahkemesine anayasa şikâyetinde bulunabilir. Anayasa şikâyeti, olağan kanun
yollarının tüketildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılır. Seçmenlere,
seçime, adaylara ve aday listelerine karşı yapılan başvurularda ise süre
kararın tebliğ tarihinden itibaren üç gündür. Anayasa Mahkemesi bu başvuruları
üç gün içinde karara bağlar.
Madde notu: (CHP) AK Parti’nin Başkanlık
önerisindeki unsurların görüşülemediği yolunda diğer bazı maddelere konulan not
bu maddede AK Parti’nin itirazı nedeniyle tekrarlanamamıştır.
(AK Parti Madde Önerisi)
Temyiz Mahkemesi
Madde 128- (1) Temyiz Mahkemesi, alt
derece mahkemelerince verilen ve kanunun başka bir yargı merciine bırakmadığı
karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. Kanunla gösterilen belli davalara
da ilk ve son derece mahkemesi olarak bakar.
(2) Temyiz Mahkemesi üyelerinin dörtte üçü Hakimler ve Savcılar
Kurulu tarafından, dörtte biri Başkan tarafından, mesleğinde fiilen onbeş yıl
çalışmış olan hâkim ve savcılar, öğretim üyeleri ile avukatlar arasından,
kanunda öngörülen yöntemlerle ölçülen liyakat ve başarı gibi nitelikler dikkate
alınarak dokuz yıl için seçilir.
(3) Temyiz Mahkemesi başkanı ve başkanvekilleri, üyeler tarafından
kendi aralarından dört yıl için seçilir.
(4) Temyiz Mahkemesinin kuruluşu, işleyişi, daire başkanları ve
üyeleri ile Temyiz Mahkemesi Başsavcısının nitelikleri ve seçim usulleri,
mahkemelerin bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile hâkimlik teminatı esaslarına göre
kanunla düzenlenir.
Yargıtay
Madde 129- (1) Yargıtay, adliye
mahkemeleri (CHP-MHP Önerisi: askerî mahkemelerce) verilen ve kanunun başka
bir adlî yargı merciine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. Kanunla
gösterilen belli davalara da ilk ve son derece mahkemesi olarak bakar.
(2) Yargıtay üyeleri, birinci sınıfa ayrılmış kanunun aradığı
şartları haiz adlî yargı hâkim ve savcıları (BDP Önerisi:
ile yükseköğrenim kurumlarının hukuk alanında görev yapan öğretim üyeleri ve en
az on yıllık mesleki deneyime sahip avukatlar) arasından,
(CHP-BDP Önerisi: kanunlarında öngörülen
yöntemlerle ölçülen liyakat ve başarı gibi nitelikler dikkate alınarak) (CHP Önerisi:
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurullarınca) (MHP Önerisi: Hâkimler ve Savcılar
Yüksek Kurullarının birlikte yapacağı toplantı huzurunda dokuz yıl için kur’a
ile) (BDP Önerisi: Yargı Yüksek Kurulunca, üye tamsayısının salt çoğunluğu ile
ve gizli oyla dokuz yıl için) seçilir. (CHP-BDP Önerisi: Yargıtay üyelerinin seçiminde cinsiyet
eşitliği ilkesi esas alınır.)
(CHP Önerisi) Seçimden önce adaylar Hâkimler Yüksek Kurulunun
oluşturacağı bir komisyon tarafından kamuya açık olarak dinlenir. Bu komisyon,
her adayın başvuru dosyasını inceleyerek hazırlayacağı raporu Kurula sunar.
Not:
“Birinci sınıf hâkimler” ifadesi yerine daha uygun bir ifadenin bulunması
halinde değerlendirilecektir.
(3) Yargıtay Başkanı, başkanvekilleri ve daire başkanları ile
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ve Cumhuriyet Başsavcıvekili, kendi üyeleri
arasından Yargıtay Genel Kurulunca üye tamsayısının salt çoğunluğu ve gizli
oyla (MHP
Önerisi: her görev yeri için en çok oy alan dört aday arasından kura ile) dört yıl görev yapmak
üzere seçilir. Süresi bitenler yeniden seçilebilir.
(4) (BDP Önerisi)
Yargıtay üyeleri, üniversitelerde ders verme dışında, asli görevlerinden başka
hiçbir görev alamazlar.
(5) Yargıtayın kuruluşu, işleyişi, Başkan, başkanvekilleri,
daire başkanları ve üyeleri ile Cumhuriyet Başsavcısı ve Cumhuriyet
Başsavcıvekilinin nitelikleri ve seçim usulleri, mahkemelerin bağımsızlığı ve
tarafsızlığı ile hâkimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.
Danıştay
Madde 130- (1) Danıştay, idari
mahkemelerce ve kanunun başka bir idari yargı merciine bırakmadığı karar ve
hükümlerin son inceleme merciidir. Kanunla gösterilen belli davalara da ilk ve
son derece mahkemesi olarak bakar.
(2) Danıştay, Başbakanlık (BDP Önerisi: Bölge Başkanlıkları) tarafından gönderilen
kanun tasarıları, kamu hizmetleri ile ilgili imtiyaz şartlaşma ve sözleşmeleri
hakkında iki ay içinde düşüncesini bildirmek, idari uyuşmazlıkları
çözmek ve kanunla gösterilen
diğer işleri yapmakla da görevlidir.
(3) (CHP Önerisi) Danıştay üyelerinin dörtte üçü, birinci sınıf
idarî yargı hâkim ve savcıları ile
bu meslekten sayılanlar arasından başta liyakat ve başarı olmak üzere, kanunda
gösterilen ölçütler gözetilerek Hakimler Yüksek Kurulu; dörtte biri,
nitelikleri kanunda belirtilen adaylar arasından Türkiye Büyük Millet Meclisi
tarafından seçilir. Hakimler Yüksek Kurulunca seçilecek adaylar seçimden önce
Hakimler Yüksek Kurulunun oluşturacağı bir komisyon tarafından kamuya açık
olarak dinlenir. Bu komisyon, her adayın başvuru dosyasını inceleyerek
hazırlayacağı raporu Kurula sunar.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin yapacağı seçimden önce, adaylar,
Mecliste grubu bulunan her siyasal partinin eşit sayıda temsil edileceği bir
komisyon tarafından dinlenir. Komisyonun toplantıları Türkiye Radyo Televizyon
Kurumu tarafından yayınlanır. Bu
komisyon, her adayın başvuru dosyasını inceleyerek hazırlayacağı raporu Türkiye
Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna sunar. Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye
tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla ve gizli oyla Danıştay üyelerini seçer.
Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimi, adayların Meclis Başkanlığına
bildirilmesinden itibaren doksan gün içinde tamamlar.
(MHP Önerisi) Danıştay üyelerinin dörtte üçü, kanunun aradığı
şartlara haiz idari yargı hâkim ve savcıları ile bu meslekten sayılan adaylar
arasından; dörtte biri nitelikleri kanunda belirtilen görevliler arasından
Bakanlar Kurulu tarafından gösterilecek boş üyeliklerin üç katı kadar aday
arasından Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurullarının birlikte yapacağı toplantı
huzurunda sekiz yıl için kur’a ile seçilir. Süresi bitenler yeniden
seçilebilir.
(BDP Önerisi) Danıştay üyelerinin yarısı, birinci sınıf idarî yargı
hâkimleri ile bu meslekten sayılanlar arasından, özel kanunlarında öngörülen yöntemlerle ölçülen liyakat ve başarı
gibi nitelikler dikkate alınarak, Yargı Yüksek Kurulunca, üye tamsayısının salt
çoğunluğu ile ve gizli oyla seçilir. Diğer Danıştay üyeleri, nitelikleri
kanunda belirtilen, yüksek öğrenim kurumlarının hukuk, iktisat, maliye, kamu
yönetimi ve uluslararası ilişkiler alanlarında görev yapan öğretim üyeleri, en
az on yıllık mesleki deneyime sahip avukatlar ve üst düzey kamu görevlileri
arasından Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından seçilir. Danıştay üyelerinin
görev süresi dokuz yıldır. Süresi bitenler yeniden seçilebilir.
(CHP-BDP Önerisi: Danıştay üyelerinin seçiminde cinsiyet eşitliği
ilkesi esas alınır.)
(4) Danıştay Başkanı, Başsavcı, başkanvekilleri ve daire
başkanları, kendi üyeleri arasından Danıştay Genel Kurulunca üye tamsayısının
salt çoğunluğu ve gizli oyla dört yıl için seçilirler. Süresi bitenler yeniden
seçilebilirler.
(5) Danıştayın, kuruluşu, işleyişi, Başkan, Başsavcı,
başkanvekilleri, daire başkanları ile üyelerinin nitelikleri ve seçim usulleri,
idarî yargının özelliği, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik güvencesi
esaslarına göre kanunla düzenlenir.
Yüce Divan
Madde 131- (1) Yüce Divan Cumhurbaşkanını, Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanını, Bakanlar Kurulu üyelerini (BDP Önerisi: Bölge Başkanlarını), Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay
başkanlarını, başsavcılarını, Hâkimler Yüksek Kurulu Başkanını (MHP Önerisi: Hakimler Yüksek Kurulu Başkanvekili) (BDP Önerisi: Yargı Kurulu Başkanını) ve Sayıştay Başkanını, (CHP-MHP Önerisi: Genel Kurmay Başkanını) görevleriyle ilgili suçlardan dolayı
yargılar.
(2) Yüce Divan on
bir üyeden oluşur. Yüce Divan
Başkanı Yargıtay Ceza Genel Kurulu Başkanıdır, üyelerinden altısı Yargıtay Ceza
Genel Kurulu, ikisi Anayasa Mahkemesi, ikisi Danıştay üyeleri arasından kendi
genel kurulları huzurunda çekilecek kura ile belirlenir.
(3) Yüce Divan üyesi
olarak görev yapanlar hariç olmak üzere Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Yüce Divan yargılamalarında temyiz
mercii olarak görev yapar.
(4) Yüce Divanda, savcılık görevini Cumhuriyet
Başsavcısı yapar.
Not: AK Parti, Yüce Divan görevini Anayasa
Mahkemesine verdiğinden burada yer vermemektedir.
(AK Parti: Hakimler ve
Savcılar Kurulu) (CHP-MHP: Hâkimler Yüksek Kurulu) (BDP: Yargı Kurulu)
Madde 132- (1) Kurulun çalışma
usul ve esasları ile teşkilat yapısı hâkim teminatı, yargının bağımsızlığı ve
tarafsızlığı ilkelerine göre kanunla düzenlenir.
(2)
Kurulun Başkanı (AK
Parti-MHP Önerisi: Adalet Bakanı’dır.) (CHP-BDP Önerisi: Kurul
kendi üyeleri arasından başkan ve başkanvekillerini üye tamsayısının salt
çoğunluğuyla ve gizli oyla seçer).
(3)
(AK Parti-MHP Önerisi) Kurulun daire toplantılarına ilke olarak Adalet Bakanı
katılamaz.
Not:
CHP ve BDP Adalet Bakanının Kurul üyesi olmasına itiraz etmektedir.
(4)
Kurul üyelerinin görev süresi dört yıldır. Süresi biten üye yeniden seçilemez.
Not: (MHP) Kurul üyeleri
kura ile seçileceği için yeniden seçilmesi mümkün olmalıdır.
(5)
Kurul, ehliyet ve liyakat esasına (CHP-BDP Önerisi: ve cinsiyet eşitliği
ilkesine)
göre hâkimlerin (AK
Parti-BDP Önerisi: ve savcıların) mesleğe kabul, atama, disiplin ve
diğer özlük işleri ile kanunla verilen görevleri yürütür. (CHP-BDP Önerisi: Kurul,
çalışmaları ve bütçesi bakımından özerktir. Meslek öncesi ve meslek içi eğitim
işlerini planlar ve yürütür.)
(6)
Mahkemelerin denetimi Hâkimler (BDP Önerisi: Yargı) Kurulunun izni ile
Kurulun hâkim müfettişleri tarafından yapılır.
Not: AK Parti bu fıkraya
katılmamaktadır.
(7)
Adalet Bakanının, mahkemelerin kaldırılması veya yargı çevresinin
değiştirilmesine dair teklifini karara bağlar.
(8) Kurul üyeleri, görevlerinin devamı
süresince (BDP
Önerisi: üniversitelerde ders vermek dışında) özel ve resmi başka
hiçbir görev kabul edemez.
(9) Adalet Bakanı, rızalarını almak
kaydıyla hâkimleri bakanlığın merkez kuruluşlarında geçici veya sürekli olarak
görevlendirmeye yetkilidir. (BDP Önerisi) Adalet Bakanı atama
yetkisini kurulun onayını alarak kullanır. Atanan hakim ve savcıların tekrar idari
ve adli yargıda görev almaları için kurulun onayı gerekir.
AK Parti Önerisi
Hâkimler ve Savcılar Kurulu
(1) Hâkimler ve Savcılar Kurulu yirmiiki
üyeden oluşur. Kurul, Hakimler Dairesi, Savcılar Dairesi ve Disiplin Dairesi
olmak üzere üç daire halinde çalışır.
(2) Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kurulun
tabiî üyesi olup Savcılar Dairesinin Başkanıdır. Kurul kendi üyeleri arasından
Hakimler Dairesi ile Disiplin Dairesi başkanlarını seçer.
(3) Kurulun yedi üyesi, yükseköğretim
kurumlarının hukuk, sosyal ve siyasi bilimler dallarında görev yapan öğretim
üyeleri ile avukatlar arasından Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından üye
tamsayısının üçte iki çoğunluğu ile seçilir. Birinci oylamada üçte iki çoğunluk
ile seçimin yapılamaması halinde, ikinci oylama yapılır ve bu oylamada üye
tamsayısının salt çoğunluğu aranır. Yedi üyesi meslekte onbeş yıl çalışmış
hakim ve savcıları arasından Başkan tarafından seçilir. Altı üyesi üçü hakim ve üçü savcı olmak üzere meslekte
onbeş yıl çalışmış hakim ve savcılar arasından alt derece mahkemesi hakim ve
savcılarınca seçilir. Hakim ve savcılar tarafından yapılacak seçimlerde her
hakim veya savcı sadece bir adaya oy verir.
(6) Hâkim ve savcılar ile Temyiz Mahkemesi
üyelerinin görevlerini Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak yapıp
yapmadıklarını denetleme, görevlerinden dolayı veya görevleri sırasında suç
işleyip işlemediklerini araştırma ve gerektiğinde haklarında inceleme ve
soruşturma işlemleri Kurul Başkanına bağlı ve ona karşı sorumlu olarak görev
yapan Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından yapılır. Soruşturma ve inceleme daha
kıdemli hakim veya savcılar eliyle de yaptırılabilir. Teftiş Kurulu Başkanı ve
müfettişler Kurul Başkanı tarafından atanır.
MHP Önerisi
Hâkimler Yüksek Kurulu
Madde- (1) Hâkimler Yüksek Kurulu, on beş
üye¬den oluşur ve iki daire şeklinde çalışır. Daireler, yedişer üyeden oluşur
ve salt çoğunlukla karar alır. Daire kararına karşı itiraz edilmesi durumunda,
kurulun diğer dairesi itirazı inceler ve karara bağlar.
(5) Kurulun üç üyesi Yargıtay, iki üyesi
Danıştay, bir üyesi Türkiye Barolar Birliği genel kurulları tarafından her boş
görev yeri için kanunda gösterilen şartları haiz adaylar arasından kendi genel
kurulları huzurunda kur’a ile seçilir.
(6) Kurulun sekiz üyesi ise, aday olan
birinci sınıfa ayrılmış kürsü hakimleri arasından Kurul huzurunda kur’a ile
seçilir.
CHP Önerisi
A. Hâkimler Kurulu
Madde- (2) Kurul on bir üyeden oluşur. Üyelerin
dördü Yargıtay, üçü Danıştay tarafından, kendi başkan ve üyeleri arasından üye
tamsayısının salt çoğunluğu ve gizli oyla belirlenir. Yargıtay bir üyeyi
başsavcılar arasından seçer. İki
üye Üniversitelerarası Kurulun hukuk alanında görev yapan üniversite öğretim
üyelerinden göstereceği üç kat aday; iki üye Türkiye Barolar Birliğinin en az
on beş yıl fiilen avukatlık yapmış olanlardan göstereceği üç kat aday arasından
Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından seçilir.
(3) Hâkimler Kurulu’na Yargıtay ve
Danıştay tarafından seçilecek adaylar, seçimden önce bu iş için oluşturulacak
özel bir komisyon tarafından kamuya açık olarak dinlenir. Bu komisyon her
adayın başvuru dosyasını inceleyerek hazırlayacağı raporu Yargıtay ve Danıştay
Genel Kurullarına sunar. Yargıtay ve Danıştay kontenjanından seçilecek
adayların en az üç yıllık üyelik yapmış olma koşulunu taşımaları gerekir.
(4) Türkiye Büyük Millet Meclisinin
yapacağı seçimden önce adaylar, Mecliste grubu bulunan her siyasal partinin
eşit sayıda temsil edileceği bir komisyon tarafından dinlenir. Komisyonda
yapılacak dinlemeler Türkiye Radyo Televizyon Kurumu tarafından yayınlanır. Bu
komisyon, her bir adayın başvuru dosyasını inceleyerek hazırlayacağı raporu
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna sunar. Türkiye Büyük Millet Meclisi
Hâkimler Kurulu üyelerini üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla ve gizli oyla
seçer. Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimi, adayların Meclis Başkanlığına
bildirilmesinden itibaren doksan gün içinde tamamlar.
(7) Hâkimler Kurulunun kendisine bağlı
Genel Sekreterliği ve Teftiş Kurulu bulunur. Genel Sekreter ile Teftiş Kurulu
Başkanı ve Teftiş Kurulunda görev yapacak hâkim müfettişler Kurul tarafından
atanır.
BDP Önerisi
Yargı Kurulu
Madde- (2) Yargı Yüksek Kurulu, yirmibir üyeden
oluşur. Kurul kendi üyeleri arasından bir Başkan ve üç Başkanvekili seçer.
(3)Yargı Yüksek Kurulunun üç üyesi
yükseköğrenim kurumlarının hukuk, iktisat ve siyaset bilimleri alanlarında
görev yapan öğretim üyeleri arasından, üç üyesi ise en az on yıllık mesleki
deneyime sahip avukatlar arasından Türkiye Büyük Millet Meclisince üye tam
sayısının üçte ikisi tarafından gizli oyla seçilir. Beş üye Yargıtay Genel Kurulunca, iki üye Danıştay Genel
Kurulunca, kendi üyeleri arasından üye tamsayılarının salt çoğunluğu ile ve
gizli oyla seçilir. Beş üye birinci sınıfa ayrılmış adli yargı hakim ve
savcıları arasından adli yargı hakim ve savcılarınca, iki üye birinci sınıfa
ayrılmış idari yargı hakimleri arasından idari yargı hakimlerince gizli oyla
seçilir. Seçim sistemi temsilde
adalet ilkesine göre düzenlenir. İdari görev ifa eden hakim ve savcılar oy
kullanamaz ve aday olamazlar. Üyelerin görev süresi dört yıldır ve üyelik bir
dönemle sınırlıdır.
(4)Yargı Yüksek Kurulu, üç daire ve Genel Kurul halinde çalışır.
Daireler yedi üyeden oluşur, Başkanvekili başkanlığında en az beş üyenin
katılımıyla toplanır ve salt çoğunlukla karar alır. Genel Kurul, Mahkeme
Başkanının veya Başkanın belirleyeceği Başkanvekilinin başkanlığında en az
onbeş üye ile toplanır ve salt çoğunlukla karar alır.
Savcıların özlük hakları, hukuki
statülerindeki farklılıklar dikkate alınarak düzenlenir. Hakimlerin ve
savcıların özlük işlerinden kurulun iki farklı dairesi sorumludur.
Yargı Yüksek Kurulunun bütün kararlarına
yargı yolu açıktır. Bu davalarda Danıştay’ın ilgili dairesi yetkilidir.
Meslekten çıkarma kararları, ancak Genel
Kurul üye tamsayısının üçte iki çoğunluğunun oyu ile alınır.
Kurul kararları gerekçeli ve erişime
açıktır.
(7) Kurula bağlı Genel Sekreterlik
kurulur. Genel Sekreter, birinci sınıf hâkim ve savcılardan Kurulun teklif
ettiği üç aday arasından Kurul Başkanı tarafından atanır. Kurul müfettişleri
ile Kurulda geçici veya sürekli olarak çalıştırılacak hâkim ve savcıları,
muvafakatlerini alarak atama yetkisi Kurula aittir.
(CHP-MHP Önerisi)
Savcılar Kurulu
Madde 133- (1) Kurulun çalışma usul
ve esasları ile teşkilat yapısı hâkimlik teminatı, yargının bağımsızlığı ve
tarafsızlığı ilkelerine göre kanunla düzenlenir.
(2) (MHP Önerisi) Kurul, on bir üyeden
oluşur ve iki daire şeklinde çalışır. Daireler, beşer üyeden oluşur ve salt
çoğunlukla karar alır. Daire kararına karşı itiraz edilmesi durumunda, kurulun
diğer dairesi itirazı inceler ve karara bağlar.
(2) (CHP Önerisi) Kurul on bir üyeden
oluşur. Üyelerin dördü Yargıtay, ikisi Danıştay tarafından kendi üyeleri olan
savcılar arasından üye tamsayısının salt çoğunluğu ve gizli oyla belirlenir.
Yargıtay ayrıca bir üyeyi de hakim üyeleri arasından seçer. İki üye
Üniversitelerarası Kurulun üniversite öğretim üyelerinden göstereceği üç kat
aday; iki üye Türkiye Barolar Birliğinin en az on beş yıl fiilen avukatlık
yapmış olanlardan göstereceği üç kat aday arasından Türkiye Büyük Millet
Meclisi tarafından seçilir.
Savcılar Yüksek Kurulu’na Yargıtay ve
Danıştay tarafından seçilecek adayların seçimden önce bu iş için oluşturulacak
özel bir komisyon tarafından kamuya açık olarak dinlenir. Bu komisyon her
adayın başvuru dosyasını inceleyerek hazırlayacağı raporu Yargıtay ve Danıştay
Genel Kurullarına sunar. Yargıtay ve Danıştay kontenjanından seçilecek
adayların en az üç yıllık üyelik yapma koşulunu taşımaları gerekir.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin yapacağı
seçimden önce adaylar, Mecliste grubu bulunan her siyasal partinin eşit sayıda
temsil edileceği bir komisyon tarafından dinlenir. Komisyonda yapılacak
dinlemeler Türkiye Radyo Televizyon Kurumu tarafından yayınlanır. Bu komisyon,
her adayın başvuru dosyasını inceleyerek hazırlayacağı raporu Türkiye Büyük
Millet Meclisi Genel Kuruluna sunar. Türkiye Büyük Millet Meclisi Savcılar
Yüksek Kurulu üyelerini üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla ve gizli oyla
seçer. Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimi, adayların Meclis Başkanlığına
bildirilmesinden itibaren doksan gün içinde tamamlar.
(3) Kurulun başkanı Adalet Bakanı, (MHP
Önerisi) Başkanvekili Kurulun en kıdemli üyesidir. (MHP Önerisi) Adalet
Bakanlığı Müsteşarı Kurulun üyesidir.
(4) (MHP Önerisi) Kurulun iki üyesi
Yargıtay, bir üyesi Türkiye Barolar Birliği kurulları tarafından her boş görev
yeri için kanunda gösterilen şartları haiz olan adaylar arasından kendi genel
kurulları huzurunda kur’a ile seçilir.
(5) (MHP Önerisi) Kurulun altı üyesi ise,
kanuni şartları haiz, aday olan birinci sınıfa ayrılmış ve savcılık mesleğini
fiilen icra eden savcılar arasından, Kurul huzurunda kur’a ile seçilir.
(6) Üyelerin görev süresi dört yıldır,
süresi biten üyeler yeniden seçilebilir. (CHP Önerisi: seçilemez)
(7) Savcılar Yüksek Kurulu, savcıların
mesleğe kabul, atama, özlük ve disiplin işlemlerini yürütür.
(8) (MHP Önerisi) Adliyeler ile Adalet
Bakanlığı’na bağlı ve ilgili kuruluşların denetimi Adalet Bakanının izni ile
adalet müfettişleri tarafından yapılır.
(9) (MHP Önerisi) Savcıların görevlerinden
dolayı veya görevleri sırasında suç işledikleri iddiası ile gerektiğinde
haklarında inceleme ve soruşturma Kurul izni ile, gecikmesinde sakınca olan
hallerde Kurulun ilk toplantısında onaya sunulmak üzere Kurul Başkanı veya
Başkan vekilinin izni ile Kurulun savcı müfettişleri tarafından yapılır.
(9) (CHP Önerisi) Savcıların görevlerini
hukuka ve kanunlara uygun olarak yapıp yapmadıklarını denetleme; görevlerinden
dolayı ve görevleri sırasında suç işleyip işlemediklerini, davranış ve
eylemlerinin görev gereklerine uyup uymadığını araştırma ve gerektiğinde
inceleme ve soruşturma Savcılar Kurulu Başkanlığının izniyle adalet
müfettişleri tarafından yapılır.
(10) Gecikmesinde sakınca bulunan
hallerde, Kurul Başkanı veya Başkanvekili kurulun ilk toplantısında onaya
sunulmak üzere, savcıları geçici yetki ile görevlendirebilir.
(11) Kurul üyeleri görevleri süresince
başka bir iş ve görev kabul edemez. (CHP Önerisi: veya Kurul tarafından başka
bir göreve atanamaz ve seçilemez.)
(12) Adalet Bakanlığı’nın merkez kuruluşunda geçici veya sürekli olarak
çalıştırılacak savcıların muvafakatlerini alarak atama yetkisi Adalet Bakanı’na
aittir.
(13) (CHP Önerisi) Kurul, savcıları
mesleğe kabul etme, atama ve nakletme, geçici yetki verme, yükseltme ve birinci
sınıfa ayırma, kadro dağıtma, meslekte kalmaları uygun görülmeyenler hakkında
karar verme, disiplin cezası verme, görevden uzaklaştırma işlemlerini yapar;
Anayasa ve kanunlarla kendisine verilen diğer görevleri yerine getirir.
(BDP)
Yerinden yönetim organlarının denetimi
Madde 134- Mali saydamlık ve hesap verebilirlik
ilkesini gerçekleştirmek üzere yerinden yönetim organlarının mali denetimi,
Bölge düzeyinde kurulmuş ve örgütlenmiş Sayıştay’ın yerel yönetim denetleme
birimleri tarafından yapılır.
Yerel yönetimler başka olmak üzere yerel yönetimlerce kurulan birlikler,
şirketler ile yerel yönetim bütçesinden para alan tüm kuruluşlar denetime
tabidir.
(BDP)
Güvenlik ve savunma sektörü
ile asker ve kolluk kuvvetlerinin mali denetimi
Madde 135- (1) Bütün güvenlik harcamaları şeffaf ve kamu
denetimine açıktır. Güvenlik ve
istihbarat kurumlarının uluslararası standartlara uyumlu olarak çalışması için
gerekli verimlilik, yerindelik, etkinlik denetimi Sayıştay tarafından yapılır.
(2) Güvenlik hizmeti veren bütün kurumlar, stratejik plan ve
performans programı hazırlamak, performans hedef ve göstergeleri belirlemek ve
bunları kamuoyuna duyurmakla yükümlüdür. Güvenlik ve savunma hizmetleri veren
kamu kurumlarının malları, harcama, bütçe ve planlamaları, gizlilik ve güvenlik
gerekçesi ileri sürülerek Sayıştay denetimi dışına çıkartılamaz.
Hesap verilebilirlik ve şeffaflık ilkesi ile gerçekten gizlilik
gerektiren istihbarat konuları ve askerî güvenlik sistemlerinin korunması
arasındaki denge gözetilir.
Güvenlik kurumlarının Meclis tarafından demokratik denetimi ile
Sayıştay’ın güvenlik kurum ve hizmetleriyle, bağlı şirketleri ve harcamaları
denetleme yetkisi uluslararası standartlara uygun olarak yasa ile düzenlenir.
Denetim sonuçları, ilgili komisyonlarda değerlendirilmek üzere TBMM
Başkanlığı’na sunulur.
(3) Denetime ilişkin usuller Sayıştay tarafından saptanır ve kamuya
açıktır.
Savunma, güvenlik ve istihbarat ile ilgili kurumlara ilişkin denetim
raporları ve sonuçları Uluslararası standartlar uygun bir şekilde kamuoyu ile
paylaşılır. Raporların kamuoyuna duyurulmasına ilişkin hususlar, ilgili
güvenlik ve istihbarat kurumun görüşleri alınarak Sayıştay tarafından
düzenlenir.
Not: (BDP) Bu öneri, mali ve ekonomik hükümler bölümü altında
görüşülecektir.
MALİ, EKONOMİK VE SOSYAL HÜKÜMLER
Bütçe ve Kesin
Hesap
Madde
136- (1)
(CHP-BDP Önerisi) Bütçenin amacı, kamu harcamalarını karşılamak, gelir ve
zenginliklerin adil ve eşitsizlikleri fiilen ortadan kaldıracak şekilde
dağılımını sağlamaktır.
(1) Devletin ve kamu iktisadi teşebbüsleri dışındaki diğer kamu
tüzel kişilerinin harcamaları, kanunla belirlenen usul ve sürelere uygun olarak
bütçelerle yapılır.
(2) Merkezi yönetim bütçesinin hazırlanması ve uygulanması
kanunla düzenlenir. Bütçe kanununa, bütçe ile ilgili hükümler dışında hiçbir
hüküm konulamaz. (BDP Önerisi: Bütçe
kalkınma planlarına uygun olarak, gizli ödenek ve fonların varlığına engel
olacak şekilde düzenlenir. Kamusal faaliyetleri bütçe kapsamı dışına çıkartacak
yasa çıkarılamaz.)
(3) Bakanlar Kurulu (AK Parti Önerisi: Bütçe Komisyonu), merkezi yönetim bütçe
kanunu tasarısı ile milli bütçe tahminlerini içeren raporu, mali yıl başından
en az yetmiş beş gün önce, Türkiye Büyük Millet Meclisine sunar. Türkiye Büyük
Millet Meclisinde görüşülür ve mali yıl başına kadar karara bağlanır. (AK Parti Önerisi: Mali
yılbaşına kadar bütçe kanununun kabul edilmemesi halinde, bütçe kanunu kabul
edilinceye kadar bir önceki mali yıl bütçe kanunundaki hükümler uygulanır.)
Not:
Bütçe Komisyonunun kuruluşu İçtüzük Komisyonuna havale edilmiştir.
(4) Bütçe kanunu tasarılarının Genel Kurulda görüşülmesi
sırasında, gider artırıcı veya gelirleri azaltıcı önerilerde bulunulamaz.
(5) Merkezi yönetim bütçesiyle verilen ödenek, harcanabilecek
miktarın sınırını gösterir. Bakanlar Kurulu, (CHP-MHP Önerisi: kanun
hükmünde kararname ile) bütçede değişiklik yapamaz; harcanabilecek miktar sınırını
aşmaya yönelik karar alamaz. Bütçe
kanununa bu yönde yetki veren hükümler konamaz. (AK Parti, son iki cümleye
katılmamaktadır.) Cari yıl bütçesindeki ödenek artışını öngören değişiklik
tasarıları ile cari ve izleyen yılların bütçelerine mali yük getiren tasarı ve
tekliflerde, öngörülen giderleri karşılayabilecek mali kaynak gösterilmesi
zorunludur.
(CHP Önerisi) Ek bütçeye
ilişkin kararlar Maliye Bakanlığının önerisi ile Bakanlar Kurulu tarafından
alınır.
(BDP Önerisi) Ulusal savunmaya ayrılan pay ayrı ayrı hesaplanmak
kaydıyla eğitim, sağlık, sosyal güvenlik için ayrılan ödeneklerden fazla
olamaz.
Bütçede kaynak dağılımında din ve mezhepler arasında eşitlik ve
pozitif ayrımcılık ilkesi gözetilir.
(6) Kesin hesap kanun tasarısının görüşülmesi ve kabulü ile
ilgili usul ve esaslar TBMM İçtüzüğü ile düzenlenir.
(AK Parti Önerisi) Merkezi yönetim kesin hesap kanunu tasarısı,
ilgili olduğu mali yılın sonundan başlayarak en geç altı ay sonra Bütçe
Komisyonu tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulur. Kesin hesap kanunu
tasarısı, yeni yıl bütçe kanunu tasarısıyla birlikte görüşülür ve karara
bağlanır. Kesin hesap kanunu tasarısının hazırlanması ve görüşülmesi ile ilgili
diğer usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
(CHP Önerisi) Kesinhesap kanunu tasarıları, kanunda daha kısa bir
süre kabul edilmemiş ise, ilgili oldukları malî yılın sonundan başlayarak, en
geç yedi ay sonra, Bakanlar Kurulunca Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulur.
Sayıştay, genel uygunluk bildirimini, ilişkin olduğu kesinhesap kanunu
tasarısının verilmesinden başlayarak en geç yetmişbeş gün içinde Türkiye Büyük
Millet Meclisine sunar.
Kesinhesap kanunu tasarısı, yeni yıl bütçe kanunu kabul edildikten
sonra, Kesinhesap Komisyonu gündemine alınır. Bu Komisyon’un Başkanı Ana Muhalefet Partisinden seçilir.
Kesinhesap kanunu tasarısı ve
genel uygunluk bildiriminin Türkiye Büyük Millet Meclisine verilmiş olması,
ilgili yıla ait Sayıştay’ca sonuçlandırılamamış denetim ve hesap yargılamasını
önlemez ve bunların karara bağlandığı anlamına gelmez.
Piyasaların
Geliştirilmesi ve Düzenlenmesi
Madde 137- (1) Devlet, para, kredi,
sermaye, mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı
ve geliştirici ve tüketicileri koruyucu tedbirleri alır; piyasalarda fiilî veya
anlaşma sonucu doğacak tekelleşme ve kartelleşmeyi önler.
(2) Dış ticaret işlemleri üzerine ülke ekonomisi yararına vergi
ve benzeri yükümlülükler dışında ek mali yükümlülükler koymaya ve bunları
kaldırmaya kanunla Bakanlar Kuruluna (AK Parti Önerisi: Başkana) yetki verilebilir.
Not: CHP’nin madde önerilerindeki 1 ve 2. Fıkralar daha sonra
ele alınacaktır.
Sayıştay
Madde 138- (1) Sayıştay, merkezi yönetim bütçesi
kapsamındaki kamu idarelerinin, özel bütçeli idarelerin, sosyal güvenlik
kurumlarının, mahallî idarelerin, (AK Parti-BDP Önerisi:
siyasi partilerin) ve sermayesinin yarısından fazlası
doğrudan doğruya veya dolaylı olarak kamuya ait olan kuruluş ve ortaklıkların bütün
gelir ve giderleri ile mallarını, Türkiye Büyük Millet Meclisi adına denetlemek
ve sorumluların hesap ve işlemleri ile kamu zararının tahsil edileceği
sorumluları kesin hükme bağlamak ve kanunlarla verilen inceleme, denetleme ve
hükme bağlama işlerini yapmakla görevlidir.
(2) (CHP-BDP Önerisi) Kullanılan
kamu kaynak ve imkânlarından yararlanma çerçevesinde her türlü kurum, kuruluş,
fon, işletme, şirket, kooperatif, birlik, vakıf ve dernekler ile benzeri
teşekküllerin hesap ve işlemleri ile kamu çıkarlarını ilgilendiren tüm hizmet
sözleşmeleri ve harcamaları denetlemek Sayıştay’ın yetkisi içindedir.
Not:
AK Parti ve MHP, “önerilen bu fıkra Anayasanın 160. Maddesinden kaynağını alan
Sayıştay Kanununun 45. Maddesinde açıkça düzenlendiğinden, kanun hükmünü tekrar
etmenin gerekli olmadığını” düşünmektedir.
(3) Sayıştay’ın kesin
hükümleri hakkında ilgililer bir kereye mahsus olmak üzere karar düzeltilmesi
isteminde bulunabilirler. Bu kararlar
dolayısıyla idarî yargı yoluna başvurulamaz.
(4) Vergi, benzeri malî
yükümlülükler ve ödevler hakkında Danıştay ile Sayıştay kararları arasındaki
uyuşmazlıklarda Danıştay kararları esas alınır.
(5) (CHP Önerisi) TBMM Sayıştay üyelerini üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla ve
gizli oyla seçer. Sayıştay üyelerinin en az üçte birinin hukuk fakültesi mezunu
olması şarttır. TBMM’nin yapacağı seçimden önce adaylar, Mecliste grubu bulunan
her siyasal partinin eşit sayıda temsil edileceği bir komisyon tarafından
dinlenir. Bu komisyon, her bir adayın başvuru dosyasını inceleyerek
hazırlayacağı raporu Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna sunar.
(MHP Önerisi) Sayıştay
üyelikleri kanunda gösterilen nitelikleri haiz başvuran adaylar arasından
Sayıştay Genel Kurulunca her boş üyelik için 5 katı sayıda belirleyeceği
adaylar arasından TBMM (Plan ve) Bütçe komisyonu tarafından kur’a ile seçilir.
Sayıştay
Genel Kurulu aday belirleme seçimlerinde her bir adayın Genel Kurul tam
sayısının 2/3 oranında oy alması gereklidir. Genel Kurul seçim takviminin
başlamasından itibaren seçimleri tamamlar. Aksi halde, başvuran adayların
tamamı (Plan ve) Bütçe Komisyonda yapılacak kur’aya katılır.
(BDP Önerisi) Sayıştay üyelerinin üçte
biri, birinci sınıf idarî yargı hâkimleri ile bu meslekten sayılanlar
arasından, Kuruluş Yasasında öngörülen yöntemlerle ölçülen liyakat ve başarı
gibi nitelikler dikkate alınarak Yargı Yüksek Kurulunca üye tamsayısının salt
çoğunluğu ile ve gizli oyla seçilir. Diğer Sayıştay üyeleri ise, nitelikleri
yasada belirtilen, yükseköğrenim kurumlarının hukuk, iktisat, işletme, maliye,
muhasebe ve kamu yönetimi alanlarında görev yapan öğretim üyeleri ile yeminli
mali müşavirler ve üst düzey kamu görevlileri arasından Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından seçilir. Sayıştay
üyelerinin görev süresi on iki yıldır.
(6) (BDP Önerisi) Sayıştay raporları
herkesin erişimine açık biçimde yayınlanır. Hiçbir kamu kuruluşu Sayıştay’ın
onayı olmadan bilgi ve belgelere gizlilik kaydı koyamaz. Uluslararası
kuruluşlarla paylaşılan bilgi ve belgelerin gizliliği öne sürülerek denetim
sınırlanamaz.
(7) Sayıştay’ın, kuruluşu, işleyişi,
denetim usulleri, mensuplarının nitelikleri, atanmaları, ödev ve yetkileri,
hakları ve yükümlülükleri ve diğer özlük işleri, Başkan ve üyelerinin teminatı (CHP-BDP
Önerisi: yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile hâkimlik teminatı ilkesine
göre) kanunla düzenlenir.
(CHP-BDP Önerisi)
Planlama
Madde 139- (1) Ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınma plana bağlı
olarak gerçekleştirilir. Kalkınma
planları, gelecek kuşakları düşünerek sürdürülebilir kalkınmayı sağlamayı,
doğal varlık ve kaynakların yenilenebilir niteliğini korumayı, sektör ve
bölgelerin birbiriyle uyum içinde gelişmesini, gelir ve zenginliklerin adil ve
hakça bölüşümünü, sosyal ve kültürel politikaların ekonomi politikası ile
eşgüdümünü, yaşam ve çevre kalitesinin korunmasını ve geliştirilmesini teşvik
etmeyi amaçlar. Bu amaçların
gerçekleşmesini sağlayan teşkilatı kurmak Devletin görevidir.
(BDP Önerisi)
Merkezi Planlama Örgütü
Madde 140- (1) Anayasada öngörülen
planlama ilkelerinin bilimsel temellerde gerçekleşmesini sağlamak amacıyla
Merkezi Planlama Örgütü kurulur. Planlama örgütü uzmanlık ve cinsiyet eşitliği
ilkesi gözetilerek özerk bir kurum olarak yapılandırılır.
(2) Kalkınma projeleri, Yerel ve Bölgesel Yönetimler ile Sivil
Toplum, işçi, kadın ve meslek kuruluşlarının katılımı ile hazırlanır.
(3) Bölgesel eşitsizlikleri gidermek için Merkezi Kalkınma Fonu
oluşturulur.
(4) Merkezi planlama örgütünün kuruluşu, bölgesel ölçekte
örgütlenmesi, görevleri, ve kalkınma planlarının bütünlüğünü bozacak
değişikliklerin önlenmesini sağlayacak ilkeler temel bir kanunla düzenlenir.
(CHP-BDP Önerisi)
Ekonomik, Sosyal ve Çevre Konseyi
Madde 141- (1) Konsey, ekonomik ve
sosyal politika ile çevre alanında danışma ve uyumdan sorumlu organdır. Bu
konularda hazırlanan kanun tasarı ve
teklifleri, (CHP Önerisi: Kanun hükmünde kararname tasarıları), tüzük ve
yönetmelikler ile kalkınma planları ve yıllık programlara ilişkin olarak TBMM
ya da Bakanlar Kuruluna bunların talebi üzerine veya kendiliğinden görüş
bildirir. Konsey, hazırladığı raporları TBMM’ye, Bakanlar Kuruluna ve kamuoyuna
sunar.
(2) Konsey, yerel yönetimler,
işveren ve çalışanların örgütleri ile ilgili bakanlıkların, işçi sendikaları,
meslek örgütleri, çevre, engelli ve gençlik kuruluşları ile yerel ve bölgesel
temsilcilerin Konseye katılımı kanunla düzenlenir.
(3) Konseyin kuruluşu ve çalışma usulleri
saydamlık ve özerklik ilkelerine uygun olarak kanunla düzenlenir.
(CHP-BDP Önerisi)
Kamu
Maliyesinin İlkeleri
Madde 142- (1) (CHP-BDP Önerisi) Kamu gelirlerinin toplanması ve kamu harcamaları;
etkililik, yararlılık, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerine dayanır. Kamu adına toplanan her
türlü gelir ve kamu adına yapılan her türlü harcama kamuoyunun bilgisine ve
Türkiye Büyük Millet Meclisinin denetime açıktır.
(2) (BDP Önerisi) Kamu maliyesinin yönetimi; mali disiplin
sağlanmasını, kalkınma planları ve programlarında belirtilen hedefler
doğrultusunda, gelirlerle harcamanın denkliğini, toplumsal refah ve yaşam
standartlarının fiili eşitlik ilkesine uygun olarak artırılmasını, sürdürülebilir ekonomik kalkınma koşullarını
geliştirmeyi ve istihdam yaratmayı hedefler.
(3) (BDP Önerisi) Ekonomik ve sosyal kalkınma
demokratik olarak planlanır; devlet,
toplumun ülke ekonomisinin yönetimine katılım ve denetim rolünün
geliştirilmesi için gerekli önlemleri alır. Planlı kalkınmayı sağlayacak ve
destekleyecek bir bilim ve teknoloji politikasını uygular.
(4) (BDP Önerisi) Ekonominin planlanmasında,
ülkenin bilim ve yeni teknolojilere dayalı, doğal kaynakları tüketmeyen sanayi
politikalarıyla gelişmesi, toplumun refahı, gelir ve zenginliklerin adil
paylaşımı, yoksulluğun ortadan kaldırılması, çevrenin korunması, gelirlerin
öncelikli olarak eğitim, sağlık, sosyal güvenlik ve barınma gibi temel
toplumsal ihtiyaçlara ve alternatif enerji kaynaklarına aktarılması, sosyal
adalet ve fırsat eşitliğinin sağlanması, servet ve gelir dağılımındaki
eşitsizliklerin giderilmesi, doğal kaynaklar ve ekolojik dengeyi koruyan bir
enerji politikasının uygulanması gözetilir.
(5) (BDP Önerisi) Ekonomi yönetimi bölgeler arası
eşitsizliğin giderilmesini, kadınların ve ayrımcılığa uğrayan kişi ve
kesimlerin ekonomik statülerinin geliştirilmesini esas alır.
(BDP Önerisi)
Türkiye İstatistik Kurumu
Madde 143- (1) Ekonominin ve mali sistemin verimli ve adil biçimde işleyebilmesi
için bağımsız, güvenilir ve bilimsel bilgi sağlama işlevi Türkiye istatistik
kurumu tarafından yerine getirilir.
Kurum siyasi otoriteden bağımsız, çalışmalarında ve idari yapısında
özerktir.
Türkiye istatistik Kurumu Başkanı, Türkiye büyük millet meclisi
tarafından nitelikli çoğunlukla seçilir, cumhurbaşkanı tarafından atanır. Başkanın görev süresi dokuz yıldır. Bir
kişi iki defa başkan seçilemez.
(BDP Önerisi)
Türkiye
Cumhuriyet Merkez Bankası
Madde
144- Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, özerk
olarak yapılandırılır. Siyasi otoriteden bağımsız olarak, kamu adına ve uluslar
arası kurallarla uyum içinde para politikasını oluşturma ve uygulama
işlevlerini yerine getirir.
Merkez Bankası Başkanı, siyasi partilere
üye olamaz, makamının onuruyla bağdaşmayan bir kamusal faaliyet
gerçekleştiremez. Merkez Bankası başkanının adaylığı, seçimi, atanması görev ve
yetkileriyle ilgili hükümler özerklik ve liyakat ilkesine göre yasayla
düzenlenir.
(BDP Önerisi)
Mali
Sistemi Düzenleyici Kurumlar
Madde
145- Yasa, Rekabet Kurulu, Menkul kıymetler
borsası, Sermaye Piyasası Kurulu ve Enerji Piyasası Denetleme Kurulu’nun
özerkliğini düzenler.
(BDP Önerisi)
Denetim
Madde
146- Türkiye Büyük Millet Meclisi, bütçenin
denetimini kesin hesap yasası ve Sayıştay tarafından hazırlanan genel uygunluk
bildirimleri yoluyla yapar.
Sermayesinin yarısından fazlası doğrudan
doğruya veya dolaylı olarak devlete ait olan kamu kuruluş ve ortaklıklarının
Türkiye Büyük Millet Meclisince denetlenmesi ilkeleri yasayla düzenlenir.
Kaynakları yasayla belirlenmedikçe fon
kullanılamaz. Fonlar Türkiye Büyük Millet Meclisi denetimi dışında bırakılamaz.
(BDP Önerisi)
Enerji politikaları
Madde 147- Temiz,
sürdürülebilir, ucuz, uygun, yenilenebilir enerji kaynaklarının üretilmesi ve
kullanılmasını hedefleyen bir enerji politikası izlenir.
Enerji üretimi planlaması yapılırken
doğal ve tarihi varlıkların korunması gözetilir.
(BDP Önerisi)
Kooperatifler
Madde 148- Devlet, kooperatiflerin ve birliklerin
toplumsal işlevlerini tanır,
uluslararası kooperatifçilik ilke ve ölçütleriyle uyumlu olarak
kurulmasını sağlar ve faaliyetlerini destekler. Kooperatiflerin yararlanacağı
bütçe ve mali yardımları ve kredi kullanma ve teknik yardım koşullarını
belirler. El sanatlarının korunması ve geliştirilmesi için gerekli koşulları
hazırlar. Üretim, satış, işleme ve hizmet kooperatifleri kurulmasına ve birlik
oluşturulmasına destek verir.
SON
HÜKÜMLER
Anayasanın Değiştirilmesi
Madde
149- (1) Anayasanın değiştirilmesi Türkiye
Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az üçte biri tarafından yazılı olarak
teklif edilebilir.
(2) Teklif, Genel Kurulda iki defa
görüşülür. Oylamalarda gizli oy ilkesi uygulanır. (BDP, gizli
oyu bir kez daha değerlendirecektir.) (AK Parti, bir defa görüşmeyi
öngörmektedir.)
(3)
a. Anayasa değişikliği teklifinin
maddelerle ilgili birinci tur görüşmelerinde Meclis üye tamsayısının üçte iki
çoğunluğu ile kabul edilen madde 2. Turda görüşülemez. Bu halde Meclis Anayasa
değişiklik teklifini Meclis üye tamsayısının salt çoğunluğu ile halkoyuna
sunabilir.
b. 1. ve 2. Tur görüşmelerinin herhangi
birisinde Meclis üye tamsayısının beşte üç oyun altında oy alınması halinde
madde reddedilmiş sayılır.
c. 1. tur görüşmelerinde Meclis üye
tamsayısının en az beşte üç oy alınması halinde 2. tur görüşmeye geçilir.
d. 2. Tur görüşmelerinde Meclis üye
tamsayısının üçte ikisinden daha az kabul oyu alması halinde Anayasa
değişikliği halkoyuna sunulur.
e. Anayasa değişikliği teklifinin bütününün
oylamasında yukarıdaki nisap ve kurallar geçerlidir.
f. Anayasa değişikliğine ilişkin kanunu
Cumhurbaşkanının bir defa daha görüşülmek üzere Meclise geri göndermesi
halinde, yukarıda belirtilen kurallar dışında kanunların geri gönderilmesine
ilişkin hükümler uygulanır.
(4)
Halkoyuna sunulan Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunların yürürlüğe girmesi
için, kullanılan geçerli oyların yarısından çoğunun kabul oyu olması gerekir.
(5) Anayasanın bütünüyle değiştirilmesi dışında, konu itibariyle
birbiriyle bağlantısı olmayan hükümler üzerinde ayrı ayrı oylama yapılır.
(6) Anayasa değişiklik teklifinin görüşülmesi ve kabulü, bu
maddedeki kayıtlar dışında, kanunların görüşülmesi ve kabulü hakkındaki
hükümlere tâbidir.
(AK
Parti Madde Önerisi)
(1)
Anayasanın değiştirilmesi Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az
üçte biri tarafından yazılı olarak teklif edilebilir.
(2) Anayasa
değişikliği Meclis üye tamsayısının en az beşte üç çoğunluğu ile kabul edilir.
(3) Başkan
Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunları onaylayarak yayınlayabilir veya veto
edebilir ya da halkoylamasına sunabilir.
(4)
Başkanca veto edilen kanunu, Meclis tarafından, üye tamsayısının beşte üçünün
kararı ile halkoylamasına sunulabilir.
(5) Meclis,
veto edilen anayasa değişikliğine dair kanunu, üye tamsayısının en az üçte iki
çoğunluğu ile aynen kabul ederse Başkan bu kanunu onaylayarak yayınlar.
(6)
Halkoylamasına sunulan Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunların kabul
edilmesi için, geçerli oyların yarısından çoğunun kabul oyu olması gerekir.
(7)
Anayasanın değiştirilmesi hakkındaki tekliflerin görüşülmesi ve kabulü, bu
maddedeki kayıtlar dışında, kanunların görüşülmesi ve kabulü hakkındaki
hükümlere tâbidir.
Başlangıç
Madde 150-
(1) Anayasanın dayandığı temel görüş ve
ilkeleri belirten Başlangıç Kısmı, Anayasa metnine dâhildir.
(2)
Madde kenar başlıkları, Anayasa metninden sayılmaz. (MHP, matlabın Anayasa metninden sayılmayacağına dair bir hükmün
Anayasaya konulmasına karşıdır.)
(AK Parti
Madde Önerisi)
(1) Başlangıç metni ve madde başlıkları Anayasa metninden sayılmaz.
BAŞLANGIÇ, GENEL HÜKÜMLER VE TEMEL
İLKELER
BAŞLANGIÇ METNİ
(AK
PARTİ Önerisi)
Herkesin insan haysiyetinden kaynaklanan evrensel hak ve hürriyetlere sahip
olduğu inancıyla her türlü ayrımcılığı reddeden, kültürel zenginliğimizin
kaynağı olan etnik ve dini farlılıklarımıza saygı duyarak müşterek tarihimiz ve
değerlerimiz etrafında birlikte yaşama arzusuyla hareket eden biz Türk Milleti;
demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne dayanan bu Anayasayı egemen
irademizin ifadesi olarak kabul ve ilan ederiz.
(CHP Önerisi)
Çatalhöyük’ten bu yana toprağı yoğurup, uygarlığı inşa eden, bin yıldır dostlukla
yaşayan; Balkanlardan, Kafkaslardan, Orta Asya’dan, Mezopotamya’dan yollara
düşen, Anadolu’da buluşan kadim
uygarlıkların mirasçısı olan Türkiye
Cumhuriyeti Ahalisi;
Çanakkale’de,
Sakarya’da, Afyon’da, “İstiklal Destanını”
dünyaya haykırmış, mazlum uluslara rehber olmuş; Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde her türlü ayrımcılığı
reddederek, farklılıkları ve kültürel çoğulculuğu, ulusal bütünlük
anlayışı içinde zenginliklerin kaynağı olarak kabul eden eşitlik anlayışıyla ve “Türk
Ulusu” adıyla;
İnsan
onuruna, insan haklarına, hukukun üstünlüğüne, sosyal adalete, katılımcı ve
çoğulcu demokrasi anlayışına dayalı laik
Cumhuriyetin kurum ve kurallarını düzenleyen; tarihi ve kültürel
mirasımızla çevre değerlerimizi koruma ve yaşatma amacı taşıyan bu Anayasayı ortak iradesi ile oluşturmuş;
Köken, dil,
cinsiyet, inanç ayrımı yapmaksızın, bize yadigar olan, “Türkiye” adıyla andığımız bu güzel ülkeyi yurt edinmiş nesiller olarak;
“Ay yıldızlı” bayrak altında;
Egemen
irademizin ve Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa
Kemal Atatürk’ün “çağdaş uygarlık hedefi” ile “ebedi barış idealine” bağlılığımızın ifadesi olarak;
Seçilmiş Temsilcilerimizle birlikte, bu Anayasayı kabul ediyor, ilerleyen bilimin ışığında,
sürekli değişen dünyanın gereklerine uygun olarak, yurttaşlar arasında dayanışma ve gönüllü birlikteliğe dayalı bir anlayışla;
Gelecek
kuşakların özgürlüğü, huzur, refah
ve mutluluğu için;
Bu
Anayasa’ya sahip çıkacakları ve meşruiyetini yitirmiş herkese karşı direnme hakkını kullanacakları inancı
ile, gelecek kuşaklara emanet ve
tevdi ediyoruz.
(MHP Önerisi)
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde yapılan Kurtuluş Savaşı
ile kurulan Türk Devleti’nin, ezelden beri hür yaşamış Türk Milleti’nin ve Aziz
Türk Vatanı’nın ebediyen varlığı, bağımsızlığı, bölünmez bütünlüğü ve
egemenliğin kayıtsız şartsız millete aidiyeti ilkeleri üzerinde inşa edilen bu
Anayasa;
Türk vatandaşlarının insan şeref ve haysiyetine dayalı temel hak ve
hürriyetlerini, herkesin hukuk önünde eşitliğini ve hiç kimseye hiçbir sebeple
ayrımcılık yapılamayacağını hukuk devleti ve demokratik toplum düzeni
gereklerine uygun olarak teyit eder.
Bu anayasa özü ve sözü ile birlikte yorumlanır ve uygulanır.
Bu anayasa, inşa ettiği kültür ve medeniyet değerleri ile insanlığın
evrensel değerlerine katkıda bulunan Türk Milleti’nin gelecek nesillerine,
milli birlik ve kardeşlik duygusuyla ve sadakatle bağlı kalmak üzere emanet
edilir.
(BDP Önerisi)
Biz Türkiye Halkı,
Bütün bireylerin ve halkların, evrensel insan hak ve özgürlüklerine
sahip olduğu inancını taşıyoruz. Irk, dil, din, mezhep, cinsiyet, cinsel
yönelim, etnik köken ve benzeri hiçbir ayrım yapmaksızın herkesin eşit olduğunu
kabul ediyoruz. Türkiye’de yaşayan tüm farklı kimlikler, kültürler, diller ve
inançlar bu anayasanın güvencesi altındadır. Farklılıklarımızı, toplumsal bütünlüğümüzün harcı olarak
görüyoruz. Bütün eylemlerinde adaleti gözetmesini ve her durumda insanların hak
ve özgürlüklerini güvence altına almasını devletin temel görevi sayıyoruz.
Ebedi barış idealini taşıyan bireyler ve topluluklar olarak meşru müdafaa
halleri dışında savaşı ve başka halkların özgürlüğüne karşı güç kullanmayı
reddediyoruz.
İnsan onurunu, hukukun üstünlüğünü, özgürlüğü ve eşitliği esas alan,
doğanın dengesini koruyarak doğayla uyumlu bir birlikteliği gözeten ve herkesin
mutlu bir şekilde yaşamasını hedefleyen demokratik bir düzen kurmayı
hedefliyoruz. Bu anayasayı da bu değerlere bağlılığımızın ve birlikte yaşama
irademizin bir beratı olarak kabul ve teyit ediyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder